Şampiyonlar Ligi arenasında Monaco deplasmanına büyük umutlarla giden ancak sahadan 1-0'lık mağlubiyetle ayrılarak tur şansını zora sokan Galatasaray'da moraller bozuk. Maçın ardından NEO Spor YouTube kanalında ekranlara gelen ünlü yorumcular Önder Özen ve Serdar Ali Çelikler, sarı-kırmızılı takımın röntgenini çekti. İkili, sadece skoru değil, sahada kaybolan ruhu ve Okan Buruk'u bekleyen büyük tehlikeyi masaya yatırdı.
Maçı detaylıca analiz eden Önder Özen, Galatasaray'ın önceki maçlardaki görüntüsünden eser kalmadığını vurguladı. Takımdaki fiziksel düşüşe ve konsantrasyon kaybına dikkat çeken Özen, şu çarpıcı ifadeleri kullandı:
"Galatasaray'da alışık olduğumuz o takım bütünlüğü bugün sahada yoktu. Ciddi bir tempo sorunu baş göstermiş. Kasım ayından sonra Aralık'ta da bu dalgalanmanın sürmesi endişe verici. Bugün fark olmadıysa bunun tek sebebi kaleci Uğurcan'dı, maçın kahramanı kesinlikle o. Korner savunmasındaki hatalar, dönen topların kaybedilmesi... Bu kadar pozisyon vermek kabul edilemez. İkinci yarıda şut yok, atak yok. Takımı ileri taşıyan tek isim Leroy Sane oldu. En kritik soruyu sormak lazım: Adanmışlık nerede? Takım bütünlüğü nerede?"
Serdar Ali Çelikler ise eleştirilerin dozunu daha da artırarak, Türk takımlarının kronikleşen "Kasım sonrası çöküş" sendromuna değindi. Galatasaray'ın fiziksel olarak tükendiğini belirten Çelikler, Okan Buruk'u bekleyen zorlu sürece işaret etti:
"Maçın hakkı aslında 3-0, 4-0'dı. Hep söylerim; Kasım'dan sonra Avrupalı vites yükseltir, Türk takımları düşüşe geçer. Bunun sebebi de bizim ligimizin kalitesi ve hakemlerimiz! Fizik gücümüz yetmiyor. Monaco, penaltı sayılabilecek pozisyonları cömertçe harcadı. Okan Buruk'un maç 1-0 bittiği için şükretmesi lazım. Bu seviyeden sonra 1 puan bile altın değerindeydi, beraberliğe oynanmalıydı."
Gruptaki hesapların karıştığını ve Manchester City ile Atletico Madrid'in de denkleme girdiğini hatırlatan Çelikler, teknik direktör Okan Buruk üzerindeki baskıyı ilginç bir benzetmeyle açıkladı:
"Önceden toplanan 9 puan olmasa şu an tur ihtimali konuşulamazdı bile. Ancak şimdi işler değişti. Son iki maçta o stresi göreceğim. Okan Buruk'un omzuna şu an 8 katlı bir apartman bindi. 'Acaba elenir miyim?' kaygısı başladı. Bu psikoloji ve stresle takımı nasıl oynatacak, asıl sınav şimdi başlıyor."