Başkan Halebak: “insanlarda Hoşgörü Azalınca Toplumsal Ahenk De Bozuluyor”

Kırklareli'nin Lüleburgaz Belediye Başkanı Emin Halebak insanlarda hoşgörü azaldıkça toplumsal ahengin de azaldığını söyledi.

Lüleburgaz Belediyesi’nin ‘Kentte yaşayanlar arasındaki iletişimi sevgi ve hoşgörü temeline oturtacak faaliyetler planlamak ve gerçekleştirmek’ amacıyla düzenlediği toplantıya katılan Halebak, insanların sabahları birbirine ‘günaydın’ demelerinin bile birçok sorunu çözeceğini kaydetti.

Dünyada hep iki kültürden, doğu ve batı medeniyetlerinden bahsedildiğini ancak bu medeniyetlerin üçüncüsünün Anadolu olduğunu ifade eden Halebak, “İnsanlar binlerce yıldır buradan geçti ve kendi medeniyetlerinde izler bıraktı burada. Anadolu, doğu ile batı arasındaki bu çatışma denen şeyin sentezini yaptı. Dünyada 50 milyon insanın ölmesine sebep olan Birinci ve İkinci Dünya Savaşlarını batı çıkardı. Bugünkü savaşların arkasında onların menfaatleri var” dedi.

Tüm olanlara en büyük karşıt hoşgörü olduğunu söyleyen Halalebak, “Bu yüzden bizi hedef alıyorlar. Hititler gibi büyük medeniyetler burada doğdu, Antik Yunan dediğimiz medeniyet Anadolu’nun Ege kıyılarında gelişti, para burada bulundu” diye konuştu.

İnsanlarda hoşgörü azalınca toplumsal ahengin de bozulduğunu dile getiren Halebak konuşmasında şunları kaydetti: “Bu ülkede insanlar 20 yıl hapse atıldı. Doğru ya da yanlış bunun hesabını tarih soracak. Ancak bu memlekette Hüseyin Üzmez gibi sapıklar var, Madımak Oteli’nde insanları yakmak isteyenleri bulunamaması var, korna çaldı diye arkasındaki sürücüyü öldürenler var, bunlar ne cezalar alıyorlar peki?

Bunlar hep hoşgörü eksikliğinden kaynaklanıyor. Bugün biz siyasi parti temsilcileri olarak buradayız. Bizde belki yok ama bizim genel merkezlerimiz arasında da tartışmalar var. Biz en azından şehrimizi ya da en azından kendimizi iyileştirmeliyiz. Bir günaydın demenin maliyeti yok, en azından bunu yapalım. Sadece bu bile birçok sorunu çözecektir.

Sabah evden gergin çıkabilirsiniz, yaşamın stresi olabilir, işleriniz ters gidiyor olabilir ama karşından gelen güler yüzlü bir gencin size bir günaydın demesi saha iyi hissetmenize sebep olur.

Biz Meclis üyeleri olarak öncelikle görevimizi yapmalıyız. Görevlerimizi yapmadan hoşgörülü olmak diye bir şey yok. Bir evde adam evine ekmek götürmüyorsa da hadi bugün güler yüzle idare edelim demesi olur mu? Biz de önce görevlerimizi, sorumluluklarımızı yerine getireceğiz”