YURTHABER

Erzurum
Şehirler
Şehir Seçiniz
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Aksaray
Amasya
Ankara
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Düzce
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Iğdır
Isparta
İstanbul
İzmir
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kilis
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Şanlıurfa
Siirt
Sinop
Şırnak
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak
Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Fazla Güneşlenme Cilt Morluklarını Artırıyor!

Dermatec Polikliniği Dermatoloji Uzmanı Dr.Ata Nejat Ertek, fazla güneşlenmenin cilt morluklarını artırdığını söyledi.Dr.Ata Nejat Ertek,...

Fazla Güneşlenme Cilt Morluklarını Artırıyor!

Dermatec Polikliniği Dermatoloji Uzmanı Dr.Ata Nejat Ertek, fazla güneşlenmenin cilt morluklarını artırdığını söyledi.Dr.Ata Nejat Ertek, konuya ilişkin olarak yaptığı açıklamada, “Göz çevresinde zengin bir damarsal ağ yapısı vardır. Zamanla derinin ince ve hassas olması nedeniyle de alt kapakta ödem ve torbalanma meydana gelmesi kaçınılmaz bir sonuçtur.Daha yaşlı ve yorgun görünmemize genetik faktörler,göz altı yağ yastıkçıları,hormonal ve metabolik düzensizlikler ve allerjik faktörler sebep olabilir.Aşırı tuz tüketiminden kaçınmak ve yeterli su tüketmek bu noktada oldukça önemlidir.Ayrıca bu sorunun olası ( böbrek,tiroid,allerji ) tıbbi nedenler ve kullanılan kozmetikler açısından araştırılması gerekir.Göz yaşı kanallarını tıkayabilen uygun olmayan kozmetik ürünlerin kullanımı şişkinliğin artmasına neden olabilir.Kafein içeren göz kremlerinin torbalanma belirtilerinde azalma yarattığı bildirilmektedir.Çünkü kafein kan dolaşımını uyaran,yapılandıran ve kılcal damarlardan sıvı akışını kontrol eden güçlü bir antioksidandır.Ürün seçimi ve ayrıntı için mutlaka bir dermatoloji uzmanına baş vurulması gerekir” dedi.Göz altı derisinin vücudun en ince ve zayıf derisi olduğu için bu bölgedeki kılcal damarlarında o derece fazla görünür hale geldiği bir alan olduğunu dile getiren Dr.Ata Nejat Ertek, “Göz altı morluklarının ilk nedeni genetik faktörlerdir.Fakat dengesiz tek yönlü beslenme,uykusuzluk,stres,allerjik hastalıklar,fazla güneşlenme cilt morluklarını arttıran faktörlerin arasındadır..Tedavide eğer varsa altta yatan hastalıkların tedavisi uygun olur.Soğuk kompres uygulanması,uyku düzeninin sağlanması ve yatarken ekstra bir yastık kullanılması göz altı toplar damarlarındaki dolgunluğu azaltarak kısmen etkili olabilmektedir.Lokal etkili kremlerden C,E ve K vitamini içeren kremler,Retinol ve Glikolik Asit içeren ürünlerden faydalanmak uygun bir yaklaşımdır.Son yıllarda gelişen teknoloji ile QSWİTCHED Nd-yag,co2 ve Erbiyum -yag Lazerler,Fraksiyonel lazer ve pulse diod gibi lazerler tek başına veya kombine olarak kullanılmaktadır.” Diye konuştu.“Sivilce problemi sonrası kırmızı lekeler ve izler bir çok kişinin sorunu arasındadır” diyen Dr.Ata Nejat Ertek, daha sonra şunları kaydetti; “Deride bir bölgede tekrar sivilce çıkmazsa genel bir kural olarak 2-4 ay içinde gerilemektedir.Ancak bir sivilce derin ve uzun süreli ise kırmızı leke bırakma olasılığı da bir o kadar yüksektir. İşte bu yüzden erken dönemde akne tedavisine başlanılması gerekir.Eğer kırmızı lekemiz varsa ilk hedef yeni sivilce çıkışını durdurmak ve var olan akneleri yok etmektir.Tedavi için bir yandan akne tedavisini sürdürmek eş zamanlı olarak da A vitaminli kremler,kimyasal ve meyve asitli peelingler,lazer tedavileri,dermaterapi gibi yöntemlerin uygulanması gereklidir.Gece kremi cilt sağlığı için önemlidir.Çünkü gece deriden su kaybı en yüksek düzeyde gerçekleşir.Ayrıca deri hücrelerinin yenilenme ve onarım işlevi gece uyku sırasında olur.Bu sebeple gün boyu biriken toksik maddelerin arındırılması ve yeni sağlıklı deri hücrelerin oluşabilmesi için en uygun zaman dilimi gecedir.Gece kremleri uzun bir zaman deride kaldıkları için yüzeydeki nem kaybının daha etkin bir şekilde önlerler ayrıca ciltteki kuruluk ve çevresel hasarların neden olduğu hasar gece kremleriyle daha başarılı giderilir.Şeker cildin düşmanları arasında olan bir besindir.Cildin daha parlak ve sağlıklı bir yapıda olması için kandaki şeker miktarının sürekli kontrol altında tutulmasına özen gösterilmelidir. Şeker bağışıklık sistemini zayıflatırken bakterilere karşı savaşan antikorların üretimini baskılayabilir. Zayıflayan bağışıklık sistemi ciltte lekeler, sivilce ve aknelere yol açabilir.Yine şekerli içeceklerde cildin kurumasına neden olabilir.Bu nedenle cildin sıvı ihtiyacını su ile karşılamak en doğru seçenek olacaktır.Yani basit şeker olarak adlandırdığımız pek çok şeker ve şekerleme türü aslında vücudumuzun olduğu kadar cildimizin de düşmanıdır. Özellikle cilt üzerinde elastin ve kolejen liflere zarar vererek kırışıklara neden olabiliyor. Sağlıklı bir cilt için şekeri hayatımızdan tamamen çıkarmak gerekiyor.”

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler