Üstün: Mahkemenin verdiği kararı çözemiyorum, örgütün olduğu besbelli

TBMM İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Ayhan Sefer Üstün, gazeteci Hrant Dink cinayeti davasında mahkemenin verdiği kararın vicdanları rahatlatmadığını söyledi. Üstün, "Mahkemenin niye böyle bir karar verdiğini çözemiyorum. Örgütün olduğu besbelli." ifadelerini kullandı.

Dink cinayeti davasındaki mahkeme kararını değerlendiren Ayhan Sefer Üstün, cinayetin arkasında örgütün olmadığı noktasında verilen kararın herkesi şaşırttığını ifade etti.

Kararın vicdanları rahatlatmadığını kaydeden Üstün; "Hrant Dink öldüğünde, o gazetelerin arasından delik ayakkabısını gördüğümüzde yüreğimiz delinmişti. İnsanların yüreklerinin acısını dindirecek bir adil karar bekliyorduk. 'Örgüt dahi yoktur' demek yüreklerdeki acıyı devam ettirdi. Mahkemenin örgüt olmadığı noktasındaki kararına katılmıyoruz." dedi.

"Mahkemenin niye böyle bir karar verdiğini, fazla çözemiyorum" diyen Üstün, şunları söyledi: "Mahkeme iğneyle kuyu kazar da bunun arkasında kimler olduğunu belki bulamayabilir. Bazen uğraşırsın, mahkeme de arar, her türlü şeyi yapar ama bu insanların arkasındaki kişileri tespit edemeyebilir de. Bu şekilde mi gerçekleşti? Yoksa hala eski anlayış mı var? Bazen derin yapıları korumayı bir takım görev addediliyordu. Adalet mi? Devlet mi? Eskiden böyle tercihler yapılıyordu? Mahkemenin niye böyle bir karar verdiğini, fazla çözemiyorum. Ama her halükarda bir örgütün olduğu bir defa kesin. Örgütün olmadığı noktasında verilen karar herkesi şaşırttı. Onu tartışmamak bile lazım. Örgütün olduğu besbelli. Mahkeme, arkasında kimler var? Kimler yok? Bunu bütün çabalara rağmen ortaya çıkaramamış olabilir. Yargılama süreci devam ediyor. Yargıtay aşaması olacak. Yanlış hesap var ise 'Bağdat'tan döner' diyoruz."

Cinayetin arkasında 'örgüt yok' demenin kendisine inandırıcı gelmediğini belirten Üstün, "Örgütün varlığı konusunda pek şüphem yok. Bir maceracı gencin kalkıp da Trabzon'dan hayatında hiç görmediği birini öldürmek için İstanbul'a geleceğini tahmin etmiyorum. Orada birileriyle mutlaka bir işbirliği var. Böyle bir fikir birliği oluşturulduğunda 'örgüt var' demektir." tespitinde bulundu.

"BU İNSANLARIN BİRİLERİNDEN ÜMİTLERİ VAR"

Bu işi yapanların, kendilerini yönlendirenlerin bir gün kendilerini kurtaracakları düşüncesiyle isimleri vermediklerini savunan Üstün, şöyle konuştu: "Adam müebbet hapis alıyor. Yine de bu işin arkasındaki insanları deşifre etmiyor. Danıştay davası da böyle. Şu anda ortada görünenler çok ağır cezalar alacaklar belki. Bu insanların konuşmuyor olması beni şaşırtıyor. Bunun tek sebebi olabilir. Hala bu insanların birilerinden ümitleri var; 'Birileri bir gün gelecek bunları kurtaracak' şeklinde. Yoksa niye söylemesinler."

Davanın Yargıtay'dan örgüt noktasında bozularak geri gönderileceği düşüncesinde olduğunu belirten Üstün, "Ceza davasında yeni ciddi deliller her zaman sunulabilir. Dosyadaki mevcut deliller yanlış değerlendirilmişse onlar da Yargıtay aşamasında hâkimler tarafından yeniden değerlendirilir. Kamuoyu varsa bir şey çözülmesini istiyor. Mahkemenin üzerinden Türkiye'ye haksızlık yapmak yanlışlık olur. Türkiye bu konuda tek yürek olmuş. Olay neyse çıksın istiyor." şeklinde konuştu.