Didim Zeytin Festivali’nde Aydın Zeytinciler Derneği (AYZEYDER) Başkanı İsmet Bozkurt yaptığı eleştirilerle damgasını vurdu. Devletin bir yandan desteklemeler yaparken bir yandan ise Karasu ve sıkımhane gibi sorunlarla üreticiyi baş başa bıraktığını belirtti.
Aydın Zeytinciler Derneği Başkanı İsmet Bozkurt Didim Zeytin Festivalinde yaptığı konuşmasında yaşadıkları sıkıntıları anlattı. Bozkurt, zeytinciliğin yılın sadece 3 ayında yapılıyor olmasını ‘lütuf’ olarak değerlendirdi ve “Aksi halde bu işin stresi çekilmezdi” dedi. Zeytinciliğin Üretici, Sıkımhane, Bilim ve devlet - tüccar başlıklarında 4 ana sütun üzerinde var olduğunu aktaran Bozkurt, sektör temsilcilerinin devlet eli ile çözümsüzlüğün içine itildiğini öne sürdü. Zeytincilik alanının sürdürülebilirliğini yitirdiğini ve ‘can çekiştiğini’ aktaran Bozkurt “Çözümü Bakanlığımızca bulunup, önerilmesi hatta lider ülkelerin bile çözüm bulamadığı karasu sorunu işletmeciye ceza olarak sunulması bence aczin ifadesidir. Devletimiz bir yandan kırsal kalınma projeleri ile yeni makine teşvikleri veriyor bir yandan da sen üreticisin zeytinini sıkarken neden bu suyu çıkardın ver 38 bin lira diyerek verdiği teşviki fazlası ile geri alıyor. Zeytinyağının olmazsa olmazı olan sıkımhaneleri adeta yok sayılarak insafsız uygulamalar ve cezalarla sindirilmiş bu mesleğin yapılabilirliğini ortadan kaldırmıştır” dedi.
“KARASU SORUNUNDA ÜRETİCİYE CEZA KESMEK ADİL DEĞİL”
Bozkurt sektörün sorunlarını “Dünyada çözümü olmayan Karasu sorununun fabrikacıya ceza olarak dönmesi adil ve yasal değildir. Yeterince araştırma yapılmadan bir köy içerisinde 3 - 5 fabrika yapılmasına izin vermek hem kaliteyi hem verimliliği azaltmaktadır. Sıkım sezonunda sıkım değirmenlerinde danışmanlık hizmeti amacıyla Gıda Mühendisi bulundurma zorunluluğu işletmeciye ciddi bir yük getirecektir. Yüksek enerji fiyatları, avro üzerinden alınan yerli ve yabancı makineler, yeterince pirina tesisinin olmayışından ötürü oluşamayan rekabet ortamı yüzünden, pirina fiyatlarının ancak sezon sonunda tek taraflı olarak pirinacılar tarafından belirlenmesi, yeteri kadar araştırılmadan ve ekonomik yönü düşünülmeden 2 faz mı 3 faz mı tartışmaları bizleri yordu, bıktırdı” ise sözleri ile dile getirdi.
Bozkurt üreticilerin çözüm önerilerini ise “AB uyum yasaları yöresel özellikler düşünülmeden ülke menfaatleri göz önünde bulundurularak yeniden gözden geçirilmelidir. Makine fazlalığı enflasyonu olan ülkemizde yeni teşvikler verilmesi yerine; eskilerin revizyon, iyileştirme dinlenme havuzu için uzun vadeli ve düşük faizli olanaklar sağlanmalı. Kaliteli üretim teknik bilgi, makine, teçhizat sağlanmalı, Üretici teraslama, budama, gübre toplama konusunda bilgilendirilip desteklenmeli, lisanslı depoculuk araştırılarak uygulamaya geçilmeli, doğrudan destek nakdi değil, ayni olmalı; gübre, silkim makineleri gibi.. Ürünün çuval yerine kasalara konulması için kasa desteği sağlanmalı. Tüm bu uygulamalar için pilot köyler seçilerek yılbaşından hasat sonuna kadar takip edilerek hem eksikliklerin sahada görülerek düzeltilmesinin sağlanmasını ve bunun sonucunda artan katma değerin ülkemize ve üreticiye yararlı olacağını düşünüyoruz” sözleri ile aktardı. Bozkurt’un konuşmaları salondaki üreticilerin alkışlarını topladı.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz