“Milletin Görüşü Saadet Partisi İktidara Yürüyor" programında konuşmak için Afyonkarahisar'a gelen Milli Görüş'ün merhum lideri Necmettin Erbakan'ın kızı Elif Erbakan Altınöz'ü SP'li hanımlar dikkatle dinledi.
Kurtuluş reçetesi ahlak ve maneviyat Saadet Partisi (SP) Gik Üyesi Elif Erbakan ve Kadın Kolları Genel Başkanı Ayşenur Tekdal'ın katıldığı "Milletin Görüşü Saadet Partisi İktidara Yürüyor" programı 14 Mayıs Cumartesi günü gerçekleştirildi. Program SP Afyonkarahisar 1. sıra Milletvekili adayı İsmail Yalçınkaya, ardından 2. sıra adayı Ali Aygün ve 3. sıra adayı Doğan Bulduk'un katılımcılara hitabıyla başladı. Konuşmaların ardından milletvekili adayları seçim çalışmalarına katılmak üzere salondan ayrıldı. Programın 4. konuşmasını SP Kadın Kolları Genel Başkanı Ayşenur Tekdal yaptı. Milli, manevi değerleri kaybolan insanların adil davranma yeteneklerini kaybedeceğini söyleyen Ayşenur Tekdal; "Ahlaken çöken kavimler, millletler, devletler eninde sonunda çeşitli felaketlere uğramışlar ve tarihten silinmişlerdir. İzledikleri yanlış politikalarla uydu konumuna giren yönetimler, mazlum ülkelerin işgaline, ve irtikap edilen zulümlere ya köprü olmuşlar veya insanlık dışı olaylara durma duyarlılıklarını kaybetmişlerdir. Merhum Erbakan Hocamız, sağlığında dış politika da şahsiyetli bir duruş sergilemiş ve milli davamız olan Kıbrıs Barış Harekatı'nın da dinomosu olmuştur. Tarih bu büyük hizmetin şahididir. Milletini seven, ülkesini kalkındırmak için çırpınan, her hükümet ortağı olduğunda ekonomiyi düzelten, şahsiyetli bir siyaset anlayışı ile dış baskılara aldırmadan ülkemize büyük hizmetlerde bulunan Sayın Erbakan gerçekten büyük bir insandı. Türk siyasetinde ilk defa 'önce ahlak ve maneviyat' diyerek kurtuluşun reçetesini vermişti." dedi.
"Babamı anmadan geçemem" Saadet Partisi (SP) GİK Üyesi Kadın Kolları Genel Başkan Danışmanı Elif Erbakan Altınöz programın son konuşmasını gerçekleştirdi. Alltınöz, toplantının hazırlanmasında emeği geçen başta Afyonkarahisar Kadın Kolları İl Teşkilatı olmak üzere, civar illerden gelen bütün teşkilat mensuplarına, SP Kadın Kolları Genel Başkanı Ayşenur Tekdal'a, genel merkez görevlilerine, Afyonkarahisarlı hanımlara, basın mensuplarına, emniyet mensuplarına teşekkür etti. "Allah hepinizden razı olsun hepinizin yolunu açık etsin inşallah." diyen Elif Erbakan Altınöz; "Üç tane prılı pırıl adayımız konuştular. İnşallah kendilerine biz buraya bugün misafir olduk, bizde kendilerini 13 Haziran'dan itibaren Ankara'da mi-safir edeceğimize inanıyoruz. Sizlerin gayretleriyle birlikte. Onların bahsedip dile getirdikleri gibi benden önceki bütün konuşmacılarımızın rahmetle andığı gibi bende bu konuşmaya başlarken bize açmış olduğu bu yolda bizlere çalışma imkan ve fırsatını veren babamı anmadan geçemeyeceğim. Gerçekten bir ömrü insanlığın hizmetine adanmış, gecesi ve gündüzüyle, yemek sofrasında ki sohbetinden en yorgun olduğu istirahat anında ki düşüncesine kadar hepsi insanlığın kurtuluşu, İslam Alemi'nin kurtuluşu ve öncelikle de bu şanlı milletimizin yeniden o şanlı günlerine dönmesi için neler yapabileceğinin zihni ve fiili mücadelesiyle geçirilmiş bir ömüre ben canlı şahitlik ve tanıklık etmiş bir kişiyim. Rabbin onlardan razı olsun." dedi.
"Rabbim babamdan razı olsun" "Bu ülkede eğer herkes olanlara boyun eğseydi, bizde bugün diğerleri gibi gerçekleri göremeyen, büyük kalabalıkların ve toplulukların peşinden giden, aynen babamın tabiriyle 'şekerli suya veya yanan ampule ne olduğunu bilmeksizin uçuşan sinekler.' gibi kendimizi bilmez bir şekilde çoğunluğun arkasında alkışların peşinde sürükleniyor olabilirdik." diyen SP GİK Üyesi Elif Erbakan Altınöz şöyle konuştu: "Bütün bunların ötesinde de bizim ufkumuzu açan bize doğruyu gösteren, çoğunluğun her zaman yanında olmanın değil her zaman haklının yanında olmanın bir insanlık vazifesi olduğunu öğreten, bizlere içi saman dolu kuşla canlı kuşun arasında ki farkı öğreten, 'Benden ne olur ki ben bu işi yapamam. Olmasamda olur.' denilenlere küçücük kelebeklerin kanat çırpışlarının fırtınaları durduracağını öğreten, bir çiçekle bahar olmayacağını ama her baharın bir çiçekle başlayacağını öğreten, her zaman mazlumun yanında her şart altında Hakk'ın yanında daima herkes ne derse desin, kınayanın kınamasına aldırkmaksızın, ülkemizin, milletimizin, İslam Alemi'nin ve insanlığın yanında onun kurtuluşu için birşeyler yapma çabasında olmamız gerektiğini öğreten, dünya üzerinde ne olursa olsun 'Benim karnım tok. Benim evlatlarım eğitimine devam ediyor, benim kışım sobam yanıyor, üzerimde sıcak mantom var.' demeden dünyanın öbür ucunda dahi bir insanın ayağına diken batsa bunun acısını yüreğimizde hissetmemiz gerektiğini ve 'Ben ne yapabilirim ki bana ne adam sende.' deyip geçip gitmenin bizlere yakışmayacağını, bir Müslüman'a, bir insana yakışmayacağını ve bunun bizim üzerimizde vebali olacağını öğreten, 4 yaşında hasta annesine ekmek götürmek için buz üzerinde çıplak ayakla koşan o yavruyu her andığında gözleri yaşaran ve aynı acıyı bizimde yüreklerimizde hissetmemizi sağlayan ve bütün bu zulmün durması için ucu bize dokunsun veya dokunmasın dünya üzerinde en büyük gruplardan, en küçücük bir karıncaya kadar bir yerde zulüm varsa o zaman bu zulmün durması için elimizden geleni takatimizin sonuna kadar yapmamız gerektiğini bizlere öğreten liderimizden ve babamdan Rabbim razı olsun."
Müslüman ülkeler ayaklandırılıyor Ellerinden geldiğince il il dolaşmaya çalıştıklarını dile getiren SP GİK Üyesi Kadın Kolları Genel Başkan Danışmanı Elif Erbakan Altınöz, gittikleri her yerde çok ciddi ve çok samimi insanlarla karşılaştıklarını kaydetti. Bu ciddi ve samimi insanların kendileri gibi ülke derdiyle dertlendiğine temas eden Elif Erkan Altınöz sözlerine şöyle devam etti: "Hepsine diyoruz ki hanımlar 'Biz bugün burada ne yapıyoruz? Neden bizde çoğunlukların peşinde değiliz? Neden biz onların yanında yer alıp da onların arabalarna binip, onların şarkılarını söyleyip, onları alkışlayıp, bugün Türkiye'nin çeşitli mevki ve makamlarında yer almıyoruz?' Neden onlarla birlikte hareket edip en azından onların yaptıklarına boyun eğerek, sesimizi çıkartmayarak, gözümüzü yumarak neden bu ülkede ki çeşitli dünya menfaatlerinden yararlanmaya çalışmıyoruz da milli görüş çatısı altında Türkiye'nin ve insanlığın en zor şartlarının uygulandığı milli görüş ve SP çatısı altında bu çalışmalara devam ediyoruz? Neden çünkü biliyoruz ki kültürümüz gereği, inancımız gereği dünyanın öbür ucunda bir Mümin'in ayağına diken bat sa biz burada tedirgin oluyor bundan 'bana ne.' diyorsak o zaman bunun her türlü vebalini üzerimizde taşıyoruz demektir. Öyleyse dünyanın düzenine bir göz gezdirelim. Dünyanın üzerinde bizim içimizi sızlatmayacak, bizi rahat ettirecek bir gelişme var mı? Yoksa neler oluyor? İşte her gün televizyonlarımızı açtığımızda Ortadoğu'da ki Müslüman kardeşlerimizin yeni bir zulümle karşı karşıya olduğunu görüyoruz. Ortadoğu da peş peşe Müslüman ülkeler ayaklandırılıyor.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz