YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Gaün’de Kadına Şiddet Paneli

Gaziantep Üniversitesi Kadın Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi (GÜKAMER) tarafından "Kadına Yönelik Şiddet Farkındalık" panelin...

Gaün’de Kadına Şiddet Paneli

Gaziantep Üniversitesi Kadın Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi (GÜKAMER) tarafından "Kadına Yönelik Şiddet Farkındalık" panelin açılışında konuşan GAÜN Rektörü Prof. Dr. Ali Gür, “Şiddet kimden gelirse, kime gelirse suçtur. Sadece insani olarak değil doğa ortamındaki şiddetlerde ayrıca başlı başına bir suç” dedi.Rektör Prof. Dr. Gür, “Bir taraftan cenneti kendisinde bulduğumuz kadın yani anne, diğer taraftan gülücüğüne dünyaları vereceğimiz kızımız, öbür taraftan da sevdasıyla yandığımız ve bir ömür tükettiğimiz eşimiz oluyor. Bunların hangisine kıyabilirsiniz, Ama kıyılıyor, bu psikolojik travma insanlar arasında nasıl yayılıyor. Öncelikle bu paradoksu çözmemiz lazım. İkincisi de geçmişte şiddet yoktu da son zamanlarda çok mu arttı, Bu kadar üzerinde duruyoruz, bu kadar farkındalık oluşturuyoruz, bugün de olduğu gibi bilinçlendirme toplantıları yapıyoruz ama şiddet artıyor. Medya üzerinden bir büyüteç mi tutuyoruz. Eskiden çok fazla büyüteçler tutulmadığı için belki fark edilemeyebilirdi, şu anda büyüteçlerle birlikte traji bazen de komiğe kaçacak dramatik sahnelere dönüşüyor medya algımız. Bunu sorgulamamız lazım. Modern çağda din, dil, ırk ve cinsiyet ayrımı yapmadan şiddet maalesef devam ediyor. Bunun modernlikle de hiçbir ilgisi yok. Eğer öyle olmuş olsaydı, okuma yaş oranı artmış olan üniversiteliler, doktoralılar, öğretim üyeleri arasında şiddet olmazdı. Şiddet, en az toplumda olanlar kadar onlarda da varsa demek ki eğitim bu toplumsal faciayı kapatamıyor” şeklinde konuştu.Kanunlar revize edilmeli“Bizim inancımızda insan bedensel olarak kutsaldır ve Allah’ın sıfatlarının aynasıdır” diyen Prof. Dr. Gür, “ Bir başka konu ise Avrupa uyum yasaları içerisinde 2012 yılında çıkartılan yasa bizim gerçekten aile dramlarımızı sonlandırdı mı? Yoksa tam tersine aile dramlarını arttırdı mı? Ailenin kendi içerisinde çözebileceği basit travmalar alenileşerek daha sonra onanmaz yaralara dönüşüp, bölünmüş, parçalanmış aileler ve hiçbir aile yapısında olmayacak şekilde merhametten yoksun çocuklar mı yetişiyor? Çıkaracağımız yasalarda, kanunlarda alıp hiçbir süzgeçten geçirmeden uygulamaya geçirmek maalesef bizim doğamıza uygun değil. Bu kanun maddesinin tekrar revize edilerek Türk toplumuna, Müslüman toplumuna uygun hale getirilerek güncellenmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.Kadına yönelik şiddetin rengi turuncuGaziantep Üniversitesi Kadın Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi (GÜKAMER) Müdürü Yrd. Doç. Dr. Sibel Bayıl Oğuzkan, kadınlara yönelik şiddetin, dünyanın hemen her yerinde mücadele etmek için uğraşılan önemli sorunlardan birisi olduğunu belirtti. BM’nin verilerine göre, tüm dünyada kadınların ve kız çocuklarının yüzde 35’inin fiziksel ya da cinsel şiddete maruz kaldığını söyleyen Yrd. Doç. Dr. Oğuzkan, “İnsanlar bu önemli soruna karşı, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü’nden 10 Aralık İnsan Hakları Günü’ne kadar şiddete karşı 16 günlük çeşitli aktivist kampanyalar düzenlemekte olup şiddetin rengi olan turuncuyu kullanarak bu karanlık durumu dünyayı renklendirerek ortadan kaldırmaya çalışıyor” ifadelerine yer verdi.Panel öncesinde; Hasan Kalyoncu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Edibe Sözen ‘Medyada Kadın Algısı’ konulu bir sunum yaptı. İnşaat Mühendisliği Konferans Salonu’nda düzenlenen, Yrd.Doç. Dr. Erhan Tunç’un moderatörlüğünü yaptığı panele; Şiddet İzleme ve Önleme Merkezi (ŞÖNİM) Temsilcisi Rojbin Dayıoğlu ve GÜKAMER Hukuk Komisyon Başkanı Öğr. Gör. Gülsüm Günbala Güven konuşmacı olarak katıldı.Duyarlılığımız daha yüksek olmalıYrd. Doç. Dr. Erhan Tunç, konunun sadece anatomik farklılıkları olan iki cinsiyet söz konusu olmadığını, bu anatomik farklılıklara kültürün ya da yaşadığımız toplumun atfettiği değerlerin çok daha önemli olduğunu vurgulayarak, “Bir toplumda erkek cinsiyetine yüklenilen anlam, atfedilen değer arttıkça, erkek cinsiyeti daha fazla yüceleştirildikçe kadın cinsiyetine, kimliğine ilişkin zarar da kat kat artacaktır. Prof. Dr. Edibe Sözen’in de bahsettiği gibi medya burada çok önemli bir role sahip. Daha bilinçli gençler olarak, üniversitenin daha bilinçli gençler yetiştirdiğini ifade etmek istiyorum. Bu konuya duyarlılığımızın diğer insanlara, diğerlerine göre daha yüksek olması gerekiyor” sözlerine yer verdi.Biz kadınlarımızın yanındayızKadına yönelik şiddetin toplumun kanayan yarası olduğu vurgusunu yapan ŞÖNİM Temsilcisi Rojbin Dayıoğlu, ŞÖNİM’lerin amacının kadına yönelik ya da aile içi bir şiddet olduğu takdirde kurum olarak yasa çerçevesinde şiddet mağdurunu korumak olduğunu söyledi. Dayıoğlu, “Amacımız, şiddet mağdurunun tekrar topluma kazandırılması ve yalnız olduğunu hissetmemesi, başvuracağı bir kurumun olduğunu bilmesi, çaresiz olmadığını görmesi ve yasal olarak hakkını araması. Hiçbir şekilde korkmasın, çekinmesinler. Biz her zaman onların yanındayız. Zaten kadın ağırlıklı bir personel çalışıyor. Kendilerini çok rahat ifade edebilirler. Yasalar da zaten kadınların yanında. Gerek eğitimlerle gerek bu tür yaptığımız panellerle toplumsal cinsiyet eşitsizliğini gidermeye çalışıyoruz” diye konuştu.Kadın haklarına saygı ailede başlarKadına yönelik şiddetle mücadelede yasal düzenlemeleri uluslararası ve ulusal hukuk kapsamında değerlendiren Gaziantep Üniversitesi Kadın Sorunları Uygulama ve Araştırma Merkezi Hukuk Komisyonu Başkanı Öğr. Gör. Gülsüm Günbala Güven, özellikle CEDAW ve İstanbul Sözleşmesi’nin uluslararası anlamda hem kadına yönelik şiddete dikkat çekme hem de ulusal mevzuatı yönlendirme konusunda önemli olduğunu aktardı. Öğr. Gör. Güven, her ne kadar uygulamada bazı aksaklıklar yaşanıyor olsa da özellikle T.C. Anayasası ve Türk Medeni Kanunu’nda kadın erkek eşitliğinin yer alması ve devlete bu eşitliği koruma çerçevesinde yükümlülüklerin hüküm altına alınmış olmasının kadına yönelik şiddetle mücadele anlamında hukuk sistemimizde önemli bir adım olduğunu dile getirdi. Güven, medyada da önemli yer teşkil eden, ‘Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri’nin kurulmasını öngören 6284 sayılı Kanunun getirdiği yeniliklerden bahsederek, kadın haklarına saygının ailede alınan eğitimle başladığına inanması sebebiyle iki erkek çocuğunu da bu zihniyette yetiştirmek istediğini sözlerine ekledi. Gaün’de Kadına Şiddet PaneliGaün’de Kadına Şiddet Paneli

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler