Konya'da parkta sevgilisini darbettiğini düşündüğü kişiyi engellemek isterken öldüren, hakkında, "haksız tahrik altında kasten öldürme" suçundan 12 yıldan 18 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılan Kadir Şeker, hakim karşısına çıktı.
3. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya tutuklu sanık Şeker, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirleri kapsamında bulunduğu Konya E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'ndan Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.
Sanık Şeker, daha önce verdiği ifadelerini tekrarladı, öldürme kastıyla hareket etmediğini belirterek "Savunmamı ayrıntılı olarak yüz yüze yapmak istiyorum. Tahliyemi talep ediyorum." ifadesini kullandı.
Şeker'in avukatlarından Seyhan Candan da suç vasfının değişeceğine inandıklarını vurgulayarak, sanıkla maktulün hiçbir tanışıklılığının olmamasının suçta herhangi bir kasıt olmadığının göstergesi olduğunu savundu.
Candan, müvekkilinin eğitim hayatına sağlıklı bir şekilde devam edebilmesi, salgından korunabilmesi için bu aşamada tahliye edilmesini talep etti.
Şeker'in avukatı Hasan Hüseyin Uyar da müvekkilinin suçunun meşru müdafaa kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini savundu.
Kadir Şeker'in avukatlarından ve Konya Barosu Başkanı Mustafa Aladağ da Şeker'in kaçma ve delilleri karartma ihtimalinin bulunmadığını belirterek, adli kontrol şartıyla tahliye edilmesini talep etti.
Aladağ, medyada yer alan haberler üzerine Şeker'e, "Sağlık durumun nasıl?" diye sordu.
Şeker ise koronavirüs testinin pozitif çıktığını ancak sağlık durumunun iyi olduğunu söyledi.
Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı 24 Haziran'a erteledi.
Şeker'in tutukluluk durumu 27 Mayıs'ta yeniden değerlendirilecek.
Öte yandan Kadir Şeker'in avukatı olan Konya Barosu Başkanı Mustafa Aladağ, duruşma sonrası Konya Adliyesi önünde gazetecilere yaptığı açıklamada, "Kadir'in bir kader mahkumu olduğunu, asla bir öldürme kastının olmadığını, taraflarla bir tanışıklığının, görüşmüşlüğünün olmadığını, sadece ve sadece bir kadına yardımcı olmak için orada bulunduğunu bir kez daha, tutukluluğa itiraz şeklinde değerlendirmeye çalıştık." diye konuştu.
Şeker hakkında düzenlenen iddianameyi kabul etmediklerini belirten Aladağ, şunları kaydetti:
"Meslektaşımın da duruşmada ifade ettiği gibi olay kasten adam öldürme değildir. Yaralama kastı belki kabul edilebilir. Aslında değerlendirilmesi gereken Türk Ceza Kanunu'nun 27/2 maddesi. Yani meşru müdafaa sınırının aşılması. Kadir, olayın ardından geldiği yöne gitmeye devam ediyor. Ardından küfür, hakaret ve şiddete maruz kalıyor, yere düşüyor. Kendisinden daha kuvvetli bir insanın şiddeti altında, başkaca bu saldırıyı def etme şansına sahip değil. Gayrıihtiyari, istemeden, yalnızca korunma amaçlı üzerinde bulundurduğu bıçağı kullanmak mecburiyetinde kalıyor. Kadir tarafları tanımıyor, vatandaşı öldürme kastı asla yok. Kadir şiddete, ağır hakarete, küfre maruz kalmasa, bu olay bu şekilde neticelenmeyecekti."
- Olay
İddiaya göre, üniversiteye hazırlanan Kadir Şeker, 5 Şubat'ta merkez Selçuklu ilçesi Kosova Mahallesi'ndeki parkta bir kişinin sevgilisini darbettiğini görmüş, çifti ayırmaya giden genç, bu sırada saldırgan Özgür Duran'ın sözlü ve fiziki müdahalesiyle karşılaşmıştı. Genci bir süre kovalayan ve darbeden Özgür Duran, boğuşma sırasında aldığı bıçak darbesiyle yere yığılmıştı.
Göğsüne aldığı yara nedeniyle ambulansla Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine kaldırılan Duran, hayatını kaybetmişti.
Polis ekipleri, olay yerindeki kan izlerini takip ederek Şeker'i ikamet ettiği teyzesinin evinde gözaltına almıştı. Şeker, çıkarıldığı hakimlikçe tutuklanmıştı.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz