Elazığ Tunceli Bingöl Tabip Odası başkanı Op.Dr. Ahmet Sacid Özbayın yayınladığı mesajda şu ifadelere yer verildi; Son yıllarda, gittikçe artan sayıda yaşanan sağlık çalışanlarına yönelik saldırılara, ne yazık ki ilimizde de bir yenisi eklenmiştir. Bu menfur, insanlık dışı saldırı sonucu bir meslektaşımızın görevi başında, bacağı kırılmış, yan bağları kopmuştur.
Şiddetle nefretle kınıyoruz. Yapılan bu insanlık dışı saldırıyla ilgili, her türlü yasal girişimi başlattık, sonuna kadar da takipçisi olacağız.
Sağlık çalışanlarının saldırıya uğrama sıklığının, sağlıkta dönüşüm projesiyle birlikte arttığı aşikârdır. Sağlık hizmeti alanın hakları devamlı gündeme getirilmiş, sağlık çalışan hakları ihmal edilmiştir. Popülist yaklaşımlarla sınırsız, sonsuz en iyi sağlık hizmetine, prim bile ödemeden ulaşacağına inandırılan, hasta ve yakınlarının her isteklerinin, mutlaka istedikleri doğrultuda yerine getirileceği yönündeki, tekrar tekrar açıklamalar, beklentileri anormal yükseltmiş ve sağlık çalışanlarına karşı kışkırtmıştır.
Sağlık çalışanını küçük düşürücü, karalayıcı çok sayıda beyanatlar verilmiştir. Sonuçta illegal, kabul edilemez istekler çok normalmiş gibi sağlık personelinden istenmeye başlanmış, kabul görmeyince de, maruz kalınan şiddet günlük sıradan haberlere dönüşmüştür. Bakanlığımızın şiddeti önleme ve azaltma konusunda yaptığı çalışmalar yetersiz kalmış, problemi çözememiştir. Sesli ve görüntülü delillerle bile, adalete müracaat edildiğinde sanıklar, hemen serbest bırakılıp cezasız kurtulabilmektedirler.
Sağlıkta yaşanan sorunların ve aksaklıkların sorumlusunun, hekimler ve sağlık çalışanlarının olduğu algısının oluşturulması, biz sağlık çalışanlarına hemen her gün polikliniklerde, acil servislerde, hastane koridorlarında şiddet olarak geri dönmektedir. Oysa sağlık çalışanları sistemin kurucusu değil, uygulayıcılarıdır. Şiddet olaylarına bağlı, her an, ölümle dahi sonlanabilecek saldırılara maruz kalan hekimler ve sağlık çalışanları, mesleğini gereği gibi yapamaz duruma geldiği gibi, can korkusu da taşır olmuşlardır. Bu son olayda olduğu gibi, sağlık sistemindeki her türlü problemler, sağlık çalışanlarına fatura edilmektedir. Nitekim bu menfur saldırı, sağlık bakanlığının bir uygulaması olan katkı payının, hasta yakını tarafından ödenmek istenmemesi nedeniyle gerçekleşmiştir.
Sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin sorumlusunun, yalnızca şiddeti uygulayanlar değil, şiddete sessiz kalan, gereğini yapmayan, hekimleri ve diğer sağlık çalışanlarını korumaya yönelik tedbirleri almayan yetkililerinde, sorumlu olduğunu düşünüyoruz.
Caydırıcı cezalar içeren, sağlıkta şiddet yasasının bir an önce çıkarılmasını, mevzuatın oluşturulmasını ve önleyici tedbirlerin alınmasını talep ediyor, yetkilileri duyarlı olmaya çağırıyoruz.
Tüm sağlık çalışanları olarak, üstlendiğimiz sorumluluğun bilinciyle, cesaretle, vakarla, kararlılıkla, maruz kaldığımız bu tür menfur baskı ve şiddete rağmen, bir insanı kurtaran tüm insanlığı kurtarmış gibidir müjdesinin bilincinde olarak elimizden gelen en iyi sağlık hizmetini vermeye devam edeceğiz. Ancak, sosyal devletin birinci görevi ve bizimde en doğal hakkımız olan“Can Güvenliği ve Çalışma Güvenliği İstiyoruz!”, Sağlıkta yaşanan sorunların sorumlusu Sağlık Çalışanları değildir.
Muhabir : Arzu AKIN
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz