Şair ve yazar Hilmi Yavuz, Ahmet Haşim ve Yahya Kemal Beyatlı okunmadan öteki şairlerin ve Türk şiirinin anlaşılmasının güç olduğunu söyledi. Yavuz, Muğla Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü’nün desteğiyle Metinbilim Enstitüsü Derneği tarafından düzenlenen "Şiir ve Sihirkâr Tesir" başlıklı bir konferans verdi. Mustafa Pabuçcuoğlu Salonu’ndaki konferanstan önce Dernek Başkanı Ümral Deveci, faaliyetleri hakkında bilgiler verdi.
Konferansta konuşan ve Metinbilim Enstitüsü Derneği tarafından onursal üyelik belgesi verilen Hilmi Yavuz, "sihirkâr tesir" kavramının, Haşim ve Beyatlı arkeolojisini anlattı: “Şiiri düz yazıdan ayıran tesir–i sihirkâr nedir? Ahmet Haşim, ‘Eğer şiir, engin sihirkâr tesir yaratmıyorsa nesir kalır.’ diyor. Sihirkâr tesir, Ahmet Haşim ile başlar. Haşim’in bu anlamda ‘Mana ve Huzur’ adlı şiiri, adeta ilk modernlik manifestosudur. Ahmet Haşim’e göre şiir sözle musiki arasında, sözden ziyade musikiye yakın, aracı bir lisandır. Yahya Kemal’e göre ise tesir–i sihirkâr sözle değil, müzikle ilgilidir. Ahmet Haşim, müziği şiirle özdeşleştirmiyor. Yahya Kemal ise doğrudan doğruya şiir müziktir, bestedir der.” Bu konuda deruni ahengin de önemli olduğunu vurgulayan Yavuz, “Bana sorarsanız tesir–i sihirkâr, şiirin müzik etkisidir. Deruni ahenk bir sentaks, söz dizilişidir. Sözsüz müzik etki üretiyorsa şiir de aynı etkiyi üretmelidir. Haz ve bahtiyarlık olmalıdır. Modern Türk şiirini anlamak istiyorsak, Ahmet Haşim’e ve Yahya Kemal’e başvurmalıyız. Her ikisinden sonra gelen şairler, tesir–i sihirkâr konusunda aynı ahengi göstermemişlerdir.” şeklinde konuştu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz