Sabri, Arda gibi alt yapıdan yetişmişti. Güçlü fiziği, mücadeleci futbolu ve ortalamanın üstündeki tekniği ile A takıma kadar yükseldi. Herkes onu geleceğin yıldızı olarak görüyordu.
Ancak o futbolundan çok kavgacı kişiliği ve disiplinsiz tavırlarıyla ön plana çıktı. 2007-08 sezonunda Feldkamp tarafından süresiz kadro dışı bırakıldı. İlk fırsatta satılması gündeme geldi. Tam da bu esnada araya takımın ağabeyi Hakan Şükür girdi, hem yönetimi hem de Feldkamp'ı ikna etmeyi başardı.
Ama hırçın çocuk uslanmıyordu. Cim Bom'un kötü bir performans sergilediği. Sabri'yi birileriyle dalaşırken, kavga ederken görmek neredeyse kanıksanmıştı. Üstelik, taraftarın da hedefindeydi. Tribünler genç yıldız için 'Ruhsuz oyuncu istemiyoruz' diye tempo tuttu.
SÖZ VERDİ DEĞİŞTİ
Herkes yeni sezonda gönderilmesine kesin gözüyle bakıyordu. Hatta yerine uzun süre oyuncu arayışları bile oldu. İşte ne olduysa bu aşamada oldu. İşin ciddiyetini anlayan Sabri, yöneticilerle yaptığı görüşmede artık uslanacağına dair söz verdi. Bunun üzerine yönetim oyuncu arayışını dondurdu. Sarı kırmızılı futbolcu da idmanlardaki çalışkanlığı ile Rijkaard'ın gözüne girmeyi başardı. Üstelik, her türlü olaydan ve hırgürden de uzak durmaya özen gösteriyordu. Beşiktaş derbisi sonrası Hollandalı'nın 'Sabri sanki arkasına motor takılmış gibi oynuyor' sözleriyle övgüsünü almayı bile başardı. Panathinaikos maçında ise müthiş bir performans gösterdi. Kısa sürede satılacaklar listesinden, kahraman mertebesine yükselerek hak ettiği değeri kazandı.