Siirt Baro Başkanı M. Cemal Acar, Türkiye'nin artık mevcut anayasa ile sorunlarını çözemeyeceğini, şu an yaşanan krizin bunun en açık bir göstergesi olduğunu ifade etti. Acar, "12 Haziran seçim sonuçları, TBMM'de yüzde 95 gibi yüksek bir temsil sağlamıştır. Bu yüzden CHP ve BDP’nin bir an önce Meclis çalışmalarına katılmaları ve bu süreci fiilen başlatmaları gerekir.” dedi.
Siirt Baro Başkanlığı tarafından Siirt Üniversitesi konferans salonunda düzenlenen 'Geleceği Beraber Aramak' konulu panelin açılış konuşmasını yapan Siirt Baro Başkanı M. Cemal Acar, Türkiye'de 12 Eylül 2010 referandumundan bu yana, yeni bir anayasanın düzenlenmesine ihtiyaç duyulduğunun kamuoyunda vurgulandığını ve bunun sıcaklığını koruduğunu söyledi. 12 Haziran 2011 seçimlerinin ana temasının yeni anayasa olduğunu belirten Acar, iktidar ve ana muhalefet partisinin yeni anayasa yapımı ile ilgili taahhütleri olduğu gibi, halkın da bu yönde beklentilerinin kuvvetli bir şekilde bulunduğunu dile getirdi.
'Geleceği Beraber Aramak' adlı çalıştayın temel amacının, seçim sonrası toplumun ilgi ve dikkatini anayasa sürecine çekmek ve bu süreç içerisinde halkın beklentilerini, TBMM'de yer alan siyasi partilere ve ardından ulusal ve uluslararası kamuoyu dikkatine sunmak olduğunu belirten Acar, “Halkın çeşitli kesimlerinin temel taleplerini, beklentilerini ve yeni anayasada yer almasını istedikleri düzenlemeleri tartışmaya açarak toplumsal dinamiklerin, hedeflerin ortaya çıkartılmasına katkı sağlamayı amaçlamaktayız.” diye konuştu.
"ÖRNEK BİR ANAYASA OLMALI"
Baro Başkanı Acar, yeni yapılacak anayasanın Türkiye’nin realitesine uygun, insan haklarına dayalı, çağdaş, evrensel, ileri demokrasinin ülke standartlarına uygun ve çevresindeki Ortadoğu ülkelerine örnek bir anayasa olması gerektiğine vurgu yaptı. Acar, "Bu süreç içerisinde toplum çatışma, gerilim ve şiddetten uzak durarak, samimiyet ve güven ortamının oluşması için herkes üzerine düşeni, sorumluluğu yerine getirmeli ve yeni anayasanın yapımına halkla beraber sivil ve askeri bürokrasi ve medya tam destek vermelidir.” dedi.
Panel Moderatörü Avukat M. Ali Özel ise sivil bir anayasanın şart olduğunu ve bunun için böyle bir paneli düzenlemeye ihtiyaç duyduklarını söyledi.
Panelin ilk oturumunda konuşan Prof. Dr. Fazıl Hüsnü Erdem de yeni anayasa ve vatandaşlık üzerinde durdu. Erdem, vatandaşlığın, bir takım hak ve özgürlükleri verdiği gibi devlete karşı sorumlulukları da beraberinde getirdiğini dile getirdi. Erdem, 1924 anayasasında vatandaşlık tanımının yer aldığını ve 10 binlerce köyün eski ismi değiştirilmesine sebep olduğunu ve hangi hak ve güç ile yapıldığına hiç kimsenin bir anlam veremediğini, bunun zorbalık olduğunu söyledi. Erdem, şöyle dedi:
"Nüfus kanununun, örf adetlerin yaşanmasına izin vermesi gerekirken, bazı isimlerin, örnek olarak 'Muhammed' ismini veremiyorlardı. Dışlayıcı değil kapsayıcı, hak ve hürriyetleri içeren bir anayasa yapılmalıdır. Bugüne kadar 14 parti kapatılmıştır. Türkiye’de farklılıkların yaşanmasına engel olunmuştur. Bütün farklılıkların yaşanmasına ve anayasal bir boyut kazanması gerekir. Devlet, katında nötr olmalıdır."
"SEÇİM KAMPANYASINDA ANA GÜNDEM MADDESİNDE HERKES MUTABIKTI"
Anayasa yapımında, demokratik katılım süreci ve Kürt sorunu çözümünde öncelikler konusunu anlatan Ayhan Bilgen ise sorunun sebebinde çökmüş hukuk sistemi olduğunu söyledi. Seçim kampanyasında ana gündem maddesinde herkesin mutabık olduğunu söyleyen Bilgen, katılımcılığın şart olduğunu söyledi.
Siirt Tabipler Odası Başkanı Doktor Ekrem Bilek ise cumhurbaşkanı ve başbakanların da Kürt sorununun olduğunu kabul ettiklerini söyledi. Osmanlı döneminde ilk Kürt isyanının Süleymaniye'de başladığını belirten Bilek, 1919 yılından sonra Anadolu'da isyanların başladığını söyledi. 30 yıldır bölgede anaların ağladığını ifade eden Bilek, "Bu kadar sorunun yaşanmasında bu Kürt halkının derdi nedir, kültürel hakları nedir, ne istiyorlar diyen olmadığı gibi bu işin çözümü noktasında ciddi çalışmalar yapılmadı." diye savundu.
EDP Genel Sekreteri Hüner Buğdaycıoğlu da yeni anayasada eşitlik konusunda bütün kesimlerin yeni anayasa talebi olduğunu söyledi. Yeniden bir anayasa yapılacak olursa, negatif bir oluşumla olmayacağını dile getiren Buğdaycıoğlu, bunun çoğulculuk üzerinde yapılabileceğini belirtti.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz