Geçtiğimiz günlerde kurucusu olduğum TİRDEF’in olağanüstü genel kurulu Zeytinburnu Tirebolu Derneği lokalinde yapıldı. Bu derneğimizin bulunduğu alan Tirebolulu hemşerimiz değerli insan Dr. Adil Emecan’ın belediye başkanlığı döneminde tahsis edilmiş güzel bir mekan. Kapalı alanı dışında bahçesi ile de bir dernek için bulunmaz bir nimet. Bu nimet başta Tirebolu Derneğimiz olmak üzere Giresunlu İş Adamları Derneğimiz ve TİRDEF tarafından da kullanılıyor. Federasyon kurulurken çok defalar toplantı yaptığımız bu mekanın ta başından beri federasyon merkezi olmasını arzu etmiştim. Kurulduktan sonra ilk altı ay formalite bir mekana sahip olan federasyonumuz iki yılını da Av. Mehmet İpek’in hukuk bürosunda geçirdi. Av. Mehmet İpek iki yıl boyunca ofisini ve sekreterini TİRDEF’e tahsis etti. Kendisine ve oğlu Av. Cüneyt İpek’e ev sahipliği için kendi adıma teşekkürü borç biliyorum. Kimin aklına geldiyse üçüncü genel kuruldan sonra Zeytinburnu federasyonumuza mekan oldu. İyi de olmuş.
Bu genel kurul isminden de anlaşılacağı üzere olağanüstü. Geçen genel kurulda yapılan bir takım usulsüzlükleri hatırlatılmasına rağmen , düzeltmeyen mevcut yönetim, Av. Mehmet İpek’in açtığı dava sonucu bu genel kurulu yapmak zorunda kaldı. Genel kurul öncesi yapılan açıklamalarla ortam bir hayli gerginleşmişti. Gerek Av. Mehmet İpek’in açıklamaları gerekse başkan Haldun Domaç’ın açıklamaları genel kurulun gergin olacağına bir işaretti. Daha sonra bizim yazdığımız bir yazı da işin tuzu biberi oldu.
Bu tip durumlarda yöneticilerin yapması gereken ilk işi yapılacak genel kurulu suhuletle geçirecek çareler aramak olmalıydı. Maalesef mevcut yönetim bu basireti gösterememiş ve bugüne kadar TİRDEF’in hiçbir faaliyetine iştirak etmemiş bir hemşerimizi divan başkanlığına önermişti. Divan kurulunun diğer iki üyeliği için de iki genç arkadaşımızı getirdiler. Oysa olağanüstü de olsa bu divan için daha önce TİRDEF geçmişinden haberdar olan Av. Şahin Pirdal, Av. Engin Yıldırım gibi hukukçu, Giresun Vakfı Başkanı Bahattin Şener gibi tecrübeli birini önerseler olmaz mıydı? Divan başkanının konuşmacılara gereksiz ve yersiz müdahalesi genel kurulu maalesef öncesinden daha çok gerdi. Oysa bu genel kurul iki-üç ay sonra yapılacak genel kurul öncesi bir formaliteydi.
Genel Kurulda Başkan Haldun Domaç, Av. Mehmet İpek ve ben birer konuşma yaptık. Haldun Bey gelinen noktayı özetlerken , Mehmet Bey de davanın seyrini kısaca anlattı. Haldun Beyin konuşmasına hiçbir kısıtlama koymayan divan başkanının ikide bir Mehmet Beyin konuşmasına müdahale etmesi havayı iyice gerdi. Oysa bu genel kurulun neden yapıldığı izah edilmeliydi ve Av. Mehmet İpek de bunu yapmaya çalışıyordu. Ben de yaptığım konuşmada hem gelinen durum hakkındaki görüşlerimi he de üye olunmak istenen KARKON hakkındaki düşüncelerimi açıkladım. Benim düşünceme göre KARKON gibi oluşumlara üye olmadan önce Giresun Konfederasyonunu sağlıklı bir şekilde oluşturmamız ve bölgesel oluşumlara ondan sonra üye olunması gerektiği yönündedir.
Tekrar ediyorum yapılmak istenen iş küçük olsun benim olsun olmamalıdır. Ocak ayında yapılacak genel kurula kadar kırılan kalpler kazanılmalı, kurulu bulunan 5-6 derneğimiz daha federasyon bünyesine katılmalı ve onların da iştiraki ile güle oynaya bir genel kurul yapılamalıdır. Bu federasyonun kuruluş amacı ona buna hizmet etsin diye değil, mevcut kırgınlıkları ve ayrışmaları önlesin, Tirebolu’nun gelişimine ve kalkınmasına hizmet etsin diyedir. Kişisel hırslarımızı ve arzularımızı tatmin için siyasal yakınlığımız bulunan yerlerde ayrıca hizmet etme imkanımız vardır.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz