ADD Kdz. Ereğli Şube Başkanı Sayın Önder Öner’in “Özgür Gazetecilik” başlıklı yazımızda yeralan derneği ile ilgili değerlendirmelere ilişkin yorumu, bizi hem şaşırttı, hem de üzdü.
Agresif bir üslupla kaleme alınan yorum, Yeni Ufuk’u yayınlayanların ideolojik/politik kimliğini sorgu masasına taşıyor; orada da durmuyor, bizi karşıdevrim saflarına gönderiyor, bir adım daha atıyor, onlara hizmet ettiğimizi ileri sürüyor!.
Peki niye?
ADD’nin devrimci dayanışma ruhundan, yoksun olduğunu söylediğimiz için!
İlkten şunu belirtelim:
İlke olarak hiç kimse, hiçbir kurum ve kuruluş eleştirinin üzerinde değildir. Sayın ADD Başkanı bu temel demokratik ilkeyi iyi algılayamamış görünüyor!..
Oysa, eleştiri-özeleştiri, demokratik/devrimci kültürün en önemli enstrümanlarından birisidir.
Kaldı ki biz, ADD’nin devrimciliğini, Atatürkçülüğünü tartışmıyoruz! Yazımızın ana teması bu değil! Ana tema, devrimciler arasındaki dayanışma ruhunun erozyona uğramış olması!
Devrimci örgüt’e örnek olarak ADD ile Eğitim-İş’i göstermemiz, aslında gurur duyulması gereken bir saptamadır.
Ama, Sayın Başkan bu ince nüansı algılayamamış görünüyor!
Aksi olsa, bize teşekkür eder, argümanını ondan sonra ve entelektüel bir üslupla dile getirirdi.
Sayın Başkan, ADD’nin etkinliklerine, açıklamalarına Yeni Ufuk’ta yer verilmediğini ileri sürüyor. Şunu demeye getiriyor:
“Bizden sözetmiyorsunuz ki size niye abone olalım!..”
Bu yaklaşım, tipik bir Posbıyık sendromudur! Kısa bir süre önce, ADD’den Genel Kurul kararıyla kovulan birisinin medyaya bakış açısının ADD Başkanı tarafından benimsenmesi üzücüdür. Sayın Başkana bunu yakıştıramadık!..
Yeni Ufuk’ta, hiçbir ayrım yapılmaksızın, haber değeri olan her şey, her yazı, her açıklama, her etkinlik yeralır.
Bu zaten gazeteciliğin temel kuralıdır.
Örneğin, Eğitim-İş de Yeni Ufuk’a abone değildir. Ama, Eğitim-İş yöneticilerinin açıklamaları, zaman zaman manşetimizden verilmektedir!..
Özetle bir algı yetersizliği ve aşırı duygusallıkla karşı karşıyayız! Umuyoruz bu geçici olur; devrimci dayanışmanın önemi, ADD yönetimi tarafından da kavranır!..
Yarın ADD yönetimi ile ilgili olumsuz bir gelişme olsa, karşıdevrimci bir yaptırım, buna ilkten Yeni Ufuk karşı çıkacaktır!. Çünkü Yeni Ufuk, engin devrimci mücadele deneyimi ile, dayanışmanın ne demek olduğunu iyi bilir!..
Sayın Başkan, derneği ile ilgili sözlerimize şu yanıtı verebilirdi:
“Dayanışma konusunda haklısınız. Ama, imkanlarımız elverişli değil!..”
Olay biterdi!
Bu kalabalık laflara ne gerek vardı?!..
Üstelik, karşıdevrimin bölgemizde de kapıyı çalmaya başladığı koşullarda!..
-----------
Semih Özkök’e not:
Bu konu, demagojik yaklaşımlara kapalı bir konudur!
Burada sorun, para değil, devrimci dayanışma sorunudur!
Dayanışma bilincine sahip olmayanların devrimciliği, Atatürkçülüğü her zaman tartışılacaktır! Çünkü dayanışma, kolektif mücadelenin öteki adıdır. Kolektif mücadele bilincine yatkın olmayanlar, örneğin Özkök gibi devrimci mücadelede kendisini hiçbir zaman kanıtlayamamış olanlar, olsa olsa Salon Atatürkçüsü olabilirler.
Oysa Atatürk, milli mücadeleyi salonlardan yönetmedi; hep cephedeydi! Özkök gibi daima cephe dışında kalmış, devrimci eylemleri yüzünden hakkında tek soruşturma olsun açılmamış, karşıdevrimin kelepçesi bileğime hiç değmemiş, üç gün olsun gözaltında kalmamış demagogları tabii ki ciddiye almayacağız!
Bizden müsaade; onlar, salonlarda “Atatürkçülük” oynamayı sürdürebilirler!..
Yeni Ufuk'un merdivenaltı Atatürkçülerinden alacağı ders yoktur!..
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz