Aleviler Sürgü'deki Olayları Protesto Etti

Alevi Kültür Dernekleri Şanlıurfa Şubesi üyeleri, Malatya'nın Doğanşehir ilçesi Sürgü beldesinde Ramazan davulcusu ile Alevi kökenli bir aile arasında yaşanan tartışma ve sonrasındaki olayları protesto etti.

Sırrın Mahallesi’nde yeni cem evi inşaatının bulunduğu alanda gerçekleşen basın açıklamasına, İnsan Hakları Derneği, SES Sendikası ve Eğitim Sen Şubeleri de destek verdi. Toplanan kalabalık adına basın açıklamasını Alevi Kültür Dernekleri Üyesi ve Cemevi Dedesi Ali Özel okudu. Geçmişte, Çorum, Maraş, Malatya ve Sivas’ta acıyla yaşadıkları benzer bir tablonun, bugün bir kez daha Malatya’da tekrarlandığını belirten Özel, “Malatya’nın Doğanşehir ilçesine bağlı sürgü beldesinde yaşayan bir Kürt alevi ailenin evi, gece saatlerinde yaşanan bir tartışma sonucu taşlanmış, ahırı yıkılmak istenmiştir. Köye nereden geldiği belli olmayan 50 - 60 kişilik bir faşist güruh ise, tekbir ve sloganlarla köyde geniş bir provokasyona başlamıştır. Alevi aileye bir linç girişimine dönen olay, bugün bizzat iktidar tarafından beslenen ırkçı - şoven atmosferin hangi boyutlara geldiğini göstermesi açısından çarpıcıdır” dedi.

Cemevi Dedesi Özel, son günlerde gerek medya kanalı ile yayılan nefret söylemleri, gerekse de hükümetin Sivas katliamına yönelik zaman aşımı ve kararı ve cemevlerine getirilen yasakçı zihniyet, tetikte bekleyen ırkçı, şoven, gerici zihniyeti harekete geçirdiğini iddia etti. Özel, konuşmasında şunları kaydetti:

“Yaratılan bu nefret ortamının yanında yaşanan olayların sorumluların ve faillerinin de ortaya çıkartılmaması, tarihi acı ve kanla dolu olan bu karanlık senaryonun sürekli tekrarlanmasına da zemin yaratmaktadır. Eşit, özgür ve demokratik bir ülkede kardeşçe bir arada yaşamı sağlayabilmenin yolu, ancak toplumun dil, din, kimlik, kültür grupları arasında yaratılmak istenen uçurumların aşılması ile sağlanabilecektir. İnsanlık suçlarını zaman aşımına mahkum eden katliamcıları affeden bir zihniyetin, bugün Malatya’da yansımasını gördüğümüz karanlık tarihi tekerrürden ibaret kılacağı aşikardır. Bizler Şanlıurfa demokrasi güçleri olarak, Malatya’da saldırıya maruz kalan Kürt Alevi kardeşlerimize geçmiş olsun dileklerimizi iletirken, eşit, özgür, demokratik bir yaşamı sonuna kadar savunup mücadele edeceğimizi buradan bir kez daha yineliyoruz. Bir arada yaşam temellerinin sağlanması ve yaşanan olayların sorumlu ve faillerinin derhal ortaya çıkarılmasının takipçisi olacağımızın altını çizerek, hükümeti bu konuda göreve davet ediyoruz.”

Daha sonra İnsan Hakları Derneği Şube Başkanı Cemal Babaoğlu da, söz hakkı alarak, Malatya'da yaşanan olayları eleştirdi. “Alevi kardeşlerimize yönelik bir ırkçı saldırılar noktasında yaşamış olduğu duyguların biz aynısını paylaşıyoruz. Artık biz ülkemizde; böyle farklı dinlerin, farklı kültürlerin ötekileştirilmesi, linç edilme kültürünün biran önce terk edilmesi gerektiğine inanıyoruz. Tabi ki bu linçler kimden destek alıyorlar diye baktığımızda hükümetten, yasalardan, kanunlardan destek aldığı da bal gibi ortadadır. Bizler elimizden geldiğin kadar ülkemizin bir hiçleştirme, noktasına getirmeyeceğiz, Uluslar arası Arenada ülkemizi onurlu bir şekilde temsil etmenin, onurlu bir ülke olmanın, yurttaş olmanın, birey olmanın alt yapısını oluşturmaya çalışacağız” şeklinde konuştu.

Grup basın açıklamasının ardından dağıldı.