Anayasa hukukçusu Eral: Yeni anayasa bu yıl yapılmalı

Antalya’da düzenlenen ‘Anayasa Değişikliği ve Beklentiler’ panelinde konuşan hukukçular, yeni anayasa yapılabilmesi için Türkiye’nin tarihi bir fırsat yakaladığını savundu. Bunu iyi değerlendirilmesini isteyen Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Görevlisi Yrd. Doç. Dr. Eral Topçu, “Bu yıl anayasa yapıldı, yapıldı. Yapılmazsa uygun fırsat heba edilecek.” dedi.

Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Konferans Salonu’ndaki panelde konuşan Eral Topçu, 12 Eylül 1980 darbesinin ürünü olan 1982 anayasasının neden değişmesi gerektiğini anlattı.

Türkiye toplumunun tarihinde ilk kez kendi siyasi kaderini eline alma şansı yakaladığını belirten Topçu, bunun gerçek manada öneme sahip olduğunu ifade etti. 1982’de kabul edilen ve 177 maddeden oluşan 1982 anayasasının 30 yılda 18 değişikliğe uğradığını, 113 maddesinin değiştirildiğini anlatan Topçu, “Bu kadar değişmeye rağmen hala ‘Yeni anayasa yapalım mı?’ gayreti içindeyiz. Hala 1982 Anayasası üzerindeki vesayetçi zihniyeti tasfiye edememişiz. Dolayısıyla amaç anayasa değişikliği değil amaç yeni bir anayasa yapmak, yeni bir sayfa açmak olmalı.” diye konuştu.

Topçu, “Ele geçen fırsat iyi değerlendirilmeli. Bu yıl anayasa yapıldı, yapıldı. Yapılmazsa uygun fırsat heba edilecek. Eldeki fırsat iyi değerlendirilmeli. Tarihi geçirilmemesi gerek bir fırsat.” diye konuştu.

Anayasanın ilk üç maddesiyle ilgili tartışmalara atıfta bulunarak, değişmez maddelere dokunmadan yeni anayasa yapmanın mümkün olamayacağına da değinen Topçu, aksi halde 1982 Anayasası'nın ruhunun varlığını devam ettireceğini kaydetti. Topçu, “Yeni anayasanın kırmızı çizgileri olmaması lazım.” dedi.

Topçu, 24. dönem TBMM’nin temsil ve meşruiyet açısından yeni anayasa yapmaya muktedir olduğunu da sözlerine ekledi.

"1982 ANAYASASI'NIN RUHU SİLİNMELİ"

Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Görevlisi Yrd. Doç. Dr. İbrahim Uğur Esgün de Türkiye’de toplumun büyük bölümünün yeni bir anayasaya ihtiyaç duyulduğu noktasında hem fikir olduğunu ifade etti. Yapılması planlanan yeni anayasanın içeriğinin, 12 Eylül’ün sonucu olan 1982 Anayasası'nın ruhunu silecek nitelikte olması gerektiğini ifade eden Esgün, 1982 Anayasası'na hayat veren ruhun köklerinin ‘zalimin mazluma zulmünü içeren ruhla’ yaşıt ve insanlık tarihi kader eski olduğunu dile getirdi.