Balıkesir'in Ayvalık ilçesinde, Emek Partisi İlçe Başkanı Cemil Tosunoğlu, hükümetin 4+4+4 yasa tasarısının eğitime vurulacak en büyük darbe olduğunu belirtti.
Emek Partisi Ayvalık İlçe Başkanı Cemil Tosunoğlu yaptığı yazılı basın açıklamasında, "Bir süredir, yandaş medya başta olmak üzere iktidarın sözcülerince cilalanarak anlatılan 4+4+4 Kademeli Kesintili Eğitim Düzenlemesi, eğitim sisteminin ihtiyacından değil, iktidar partisinin ve sermayenin siyasal-ideolojik hedeflerine uygun düzenlemedir. Başta eğitimciler olmak üzere tüm emekçiler ve çocuklar ise, büyük bir endişe ve tedirginlik içindedir. Bu düzenleme ile bir taraftan sanayi ve sermayenin ihtiyaçlarına uygun donanımda gençlik yetiştirilmesi amaçlanırken, diğer taraftan eğitim hizmetlerinin tümden özelleştirilmesi ve paralı hale getirilmesi amaçlanıyor. Dindarından laik kesimlere kadar, emekçi yoksul halk çocuklarının tümünün geleceği sanayi ve sermayeye kurban edilirken yine tartışmalarda din istismarı kullanılmaktadır. Elbette aynı zamanda, din ağırlıklı bir eğitim de niyetlerinde vardır ve sermayenin ihtiyaçlarına karşı gelmeden, boyun eğen, sorgulamayan, kabul eden ve şükreden bir nesil amaçlanmaktadır. Kısaca, çocuklarımız üzerinden tehlikeli oyunlar tezgâhlanıyor. 28 Şubat darbesi bahanesi üzerinden, asıl olarak, AKP Meclis çoğunluğunca darbe yapılıyor. İşçi ve emekçiler, AKP ve tarikatlara kul, sermayeye köle yapılmak isteniyor" ifadelerine yer verdi.
"TANDOĞAN'A GİTMEK İSTEYEN EĞİTİMCİLERE YAPILANLAR OHAL'İ ANIMSATTI"
Cemil Tosunoğlu yaptığı açıklamada, mevcut eğitim sisteminin sorunlarının da büyük ve mutlaka temelden değişmesi gerektiğini vurgulayarak, "AKP'nin yapmak istediği ise mevcut sorunları gidermek bir yana; eğitimdeki sorunları daha da artırarak kaos ve kargaşaya yol açacaktır. İktidar ve bu düzenlemeden çıkarı olanlar dışındaki herkes bu politikadan rahatsızdır ve tepkisini göstermektedir. Kanun tasarısı mecliste görüşülürken Eğitim-Sen, KESK'in ve Eğitim-İş'in çağrısı ile alanlara çıkan başta eğitimciler olmak üzere tüm emekçiler, hükümetin yasakları ile yüz yüze kalmıştır. İktidarın polisi, tüm il ve ilçelerden Ankara'ya gitmek isteyen, emekçileri düzenlemeye karşı çıkan eğitimcilere ve emekçilere gaz, tazyikli su ve coplu şiddet uygulamıştır. Ankara'da aşırı polis yığınağı ile OHAL görüntüleri ortaya çıkmıştır. Baskı, yasaklama ve uygulanan bu şiddeti de kınıyoruz. Bu politikalar ile eğitimde zaten yaşanan sorunlara yenileri eklenecektir. AKP'nin bu darbesi ile açıkça görülmektedir ki; İlköğretim ve diğer kademelerdeki okullar, tamamen paralı hale getirilecektir. Çıraklık ve meslek okullarına yöneltme ile çocuk işçilik yaygınlaşacak ve çocuklarımız ucuz iş gücü olarak sermayenin hizmetine sunulacaktır. Bilimsel eğitime karşı dini dogmalar, zorunlu din dersleri ile birlikte müfredatın temelini oluşturacaktır. İmam Hatip Okullarının orta kısımlarının açılması dahil, tüm okullarda dindar gençlik yetiştirme projesi, kimi seçmeli derslerle uygulamaya geçirilecektir. Çocuk gelinlerin ağırlıklı olarak 13, 14, 15 yaşında olduğu düşünüldüğünde; mevcut düzenleme ile çocuk gelinlerin sayısı artacak ve yaygınlaşmasına zemin yaratılacaktır. İlk 4 yılın "ilkokul", ikinci 4 yılın "ortaokul" olarak tanımlanması nedeniyle, sınıf öğretmenlerinin en az yüzde yirmisi "norm fazlası" haline gelecek ve bakanlık tarafından başka görevlere sürgün edileceklerdir. Anadilinde eğitim talebi görmezden gelinerek, Kürt sorunundaki çözümsüzlük politikası bir kez daha gün yüzüne çıkmıştır. İlkokul ve ortaokulun, "bağımsız binalarda" gerçekleşeceği iddia edilse de, okulların bu uygulama için yeterli altyapı ve donanıma sahip olmadığı gerçeği ortadır. Çocuklarımız sağlıksız eğitim ortamlarına mahkûm edilecektir. Düzenleme sonrasında meslek liseleri özel sektöre devredilecek, meslek lisesi açan patronlara kamu kaynaklarından öğrenci başına para verilerek mesleki eğitimin özel sektör eliyle yürütülmesi sağlanacaktır. Dershaneler daha da yaygınlaşacak, kademeli eğitim uygulaması ile çocuklarımızın daha erken yaşlarda dershaneye gitmeleri teşvik edilecektir. Düzenlemenin yasalaşması durumunda yoksul emekçi çocukları meslek liselerine mahkum edilecek ve toplumdaki sınıf farklılıkları daha da derinleşecektir. Dini terimlerin ve kavramların yönlendiriciliği üzerinden kadercilik denilerek, gerçeklerden uzaklaştırma çabası artırılacaktır" denildi.
"NİTELİKLİ BİR EĞİTİM İSTİYORUZ"
Tosunoğlu açıklamasına, "Emek Partisi olarak; okul öncesinden yükseköğrenime kadar, eğitimin tüm kademelerinde parasız, bilimsel, demokratik ve anadilinde nitelikli bir eğitimin olmasını savunuyoruz. Bu talepleri savunan tüm kesimlerle birlikte, halklarımızın bu taleplerini görmezden gelen politikalara karşı mücadele ettik ve etmeye devam edeceğiz. Mücadele edenler kazanacaktır" sözleriyle noktaladı.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz