Babacan: Yunanistan'a yardım konusunda Türkiye'nin taahhüdü yok

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Yunanistan ve ileride problem yaşayacak diğer Avrupa Birliği ülkeleri ile ilgili IMF’nin bir kaynak arayışı olduğunu belirterek, “Bu kaynak, ancak gönüllük esasına dayalıdır. IMF’ye üye 187 ülkenin mecburi bir katılımı söz konusu değildir. Şu anda Türkiye’nin bu konuda taahhüdü yoktur.” dedi.
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Başbakanlık Konferans Salonunda, Birleşmiş Milletler’in hazırladığı 'Sürdürülebilirlik Politikaları' hakkında hazırladığı raporu düzenlediği basın toplantısı ile kamuoyuna duyurdu. Babacan, BM’nin hazırladığı raporda, hükümetlerin karnesinin BM tarafından tutulacağını da söyledi. BM’nin bu karnelerde, günlük değerlendirmelerden ziyade, ülkelerin geleceğe ilişkin yatırımları ve çevre politikalarının da ele alınacağını söyledi. Bu karnelerin, BM üyesi olan her ülke için uygulayacağına dikkat çeken Babacan, “Mekanizma konusunda mutabık kalındı. Daha sonra BM bunu kabul ettikten sonra başlatıldı. Sonra her ülkeye gösterildiği çalışmalarla ilgili performans verecek bir karne ortaya çıktı. Amaç ölçülebilir çabanın ortaya konulması. Bu hükümetleri sürdürülebilirlik konusunda daha da teşvik edecektir. Bizim ortak görüşümüz bu.” ifadelerini kullandı.
Toplantının ardından basın mensuplarının sorularını cevaplayan Ali Babacan, hükümet tarafından hazırlanan teşvik paketi ile ilgili açıklama yaptı. Yeni teşvik paketinin yenilebilir enerjiye destek vereceğini belirten Babacan, termal enerjiden yararlanma ile ilgili teşviklerin söz konusu olduğunu söyledi. Babacan buna benzer teşviklerin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığıyla yapılan strateji çalışmaları ile şekilleneceğini ifade etti.

EĞİTİMLE İLGİLİ ACİL ÖNLEMLER ALINMALI
Babacan, hükümetin meclise teklif ettiği eğitimin 12 yıla çıkarılmasını kapsayan 4+4+4 kademeli eğitim teklifi ile ilgili sorulan bir soruya ilişkin de bunun bir tasarı değil, bir teklif olduğuna dikkat çekti. Konunun mecliste görüşüleceğine dikkat çeken Babacan, buradaki önemli noktanın, önümüzdeki süreçte öğrencilerin okulda geçirdiği yıl sayısını muhakkak arttırmayı amaçlaması olduğunu bildirdi. BM’nin insani gelişmişlik sıralamasında Türkiye’nin 80’inci sırada olduğuna dikkat çeken Babacan şöyle konuştu:
“Bunun en önemli sebebi 25 yaşındaki nüfusumuzun 6 buçuk yılını sadece okullarda geçirmesi. Bunu mutlaka yükseltmemiz gerekiyor. Aksi durumda bizim dünyanın 10 büyük ekonomisi arasına girmemiz çok zor. İki gün önce OECD’nin raporu açıklandı. Bu da yanılmıyorsam 18-25 arası kişilerin yüzde kaçının liseyi tamamlayamadan ayrıldığını gösteren bir rapor. OECD ülkeleri arasında son sıradayız. Bizim 18-25 yaş arasındaki nüfusumuzun yüzde 60’ı liseyi bitirmemiş. Onun için acil olarak çözüm üretmemiz gerekiyor.”

“PETROLÜN AŞIRI YÜKSELMESİNİ BEKLEMİYORUM”
Başbakan Yardımcısı Babacan’a İran’a uygulanan ekonomik ambargo ile petrol fiyatlarının yükseleceği ve bunun Türkiye açısından riskleri de soruldu. Babacan, uluslararası ülkelerin konjonktüre göre hareket edeceğini belirterek, ülkelerin İran’dan başka alternatif başka ülkeden petrol teminin yapılıp yapılmayacağına bakacağını ifade etti. İran’dan petrol alan ülkelerin Suudi Arabistan’a yönelmesinin kuvvetle muhtemel olduğuna bakan Babacan, Suudi Arabistan’ın petrol fiyatlarını yükseltmesini de ön gördü. Bu durumun varili 130 liraya dayanan petrolün fiyatını daha da yukarılara çekeceğini dile getiren Babacan, ancak bütün bu unsurların petrol fiyatlarını daha fazla arttıracağını ifade etti. Babacan şöyle devam etti:
“Şimdi önümüzdeki süreci izlememiz gerekiyor. Petrolün ne kadarını diğer ülkeler telafi edecek? Ona göre yeni bir denge ve yeni bir piyasa oluşacaktır, diye tahmin ediyoruz. İran üzerinde uygulanacak böyle bir ambargonun fiyatlar üzerinde ciddi baskı oluşturacağı öngörülüyor. Aşırı bir fiyat yükselmesini beklemiyorum ama jeopolitik riskler var.