Bakan Çağlayan Bankacılık Sektörünü Eleştirdi, Vampire Benzetti

Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, kredilerini güncel faize göre revize etmek isteyen vatandaşlardan yüzde 4 komisyon alan bankaları ‘vampir’e benzetti. “Gözünü hırs bürümüş. Kar etmekten başka hiçbir şey düşünmüyorlar. Bankacılık sisteminin biraz vicdanlı, biraz insafa gelmesi gerekiyor.” diyen Çağlayan, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun da (BDDK) artık uyanması gerektiğini söyledi.

Hürriyet Gazetesi tarafından düzenlenen bölge buluşmaları programının bir ayağı olan ‘Antalya’dan Türkiye Ekonomisine Bakış’ konulu panel Antalya’da düzenlendi. Panele konuşmacı olarak katılan Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Türkiye ekonomisi, ihracat ve bankacılık sektörünü değindi. Merkez Bankası’nın (MB) dünya ekonomisini daha iyi okuyarak adım atması gerektiğini belirten Bakan Çağlayan, borçlanma faizlerinin düşmesi gerektiğini belirtti. Türkiye’yle eş değer olan Güney Kore’de borçlanma faizinin yüzde 2’lerde olduğuna dikkat çeken Çağlayan, Türkiye’de faiz oranlarının bugünkü seviyesinde durmasının bir anlamı olmadığını kaydetti. Faizlerin düşmesin Türkiye’nin borç yükünü azaltacağını belirten Çağlayan, “Türkiye’ye faizler düşerse fon gelmez diyenler koca bir yalan söylüyorlar. Bu faiz lobisinin tezgahıdır. Bugün dünyanın hiçbir yerinde Türkiye’de verilen faizlerden yüksek faiz yoktur. Bugün Türkiye eşdeğer olduğu ülkelerin faizine indirse bile Türkiye’nin fon bulma konusunda hiçbir sıkıntısı yok. Bu konuda biraz cesur olmak lazım. Bunu yaparken bir taraftan da iç piyasa güçlenecek.” dedi. Bu konuda görevin sadece MB’de olmadığını belirten Çağlayan, BDDK’nın da uyanması gerektiğini kaydetti. “Gözünü hırs bürümüş. Kar etmekten başka hiçbir şey düşünmüyorlar. Bankacılık sisteminin biraz vicdanlı, biraz insafa gelmesi gerekiyor.” diyen Çağlayan, “Merkez bankası faizi düşürdü ama peki esnafa yansıdı mı? diye sordu. İndirimin esnafa yansımadığını belirten Çağlayan, bankacılık sektörünün hala eski alışkanlılıklarını devam ettirmek istediğini söyledi. Bankacılık sektörüne ‘Allah’tan korkun’ diye seslenen Çağlayan, para kazanmanın da bir usulü olduğunu ifade etti. Sektörün faizlerin düşmesi ile beraber yeniden kredisini revize etmek isteyenlerin karşısına yeni bir set koyduğuna değinen Çağlayan, “İşletme diyor ki; ‘Ben senden bu faizi ödedim, ben faizimi düşen faize göre revize etmek istiyorum.’ ‘Olur ama yüzde 4 komisyon alırım.’ Allah’tan korkmak lazım. Dünyanın hiçbir yerinde böyle sistem yok, böyle bir usul yok. Türkiye sahipsiz değil. Ne vatandaşımızı ne kobimizi, çiftçimizi banka umuduna bırakacak değiliz. Bunu yapan bankaları biliyorum. Bunu yapan bankalarla ilgili evrakları bana getiriyorlar. Gelen bankaların yüzde 14’ü insafsız.” şeklinde konuştu.

Türkiye’deki enflasyona değinen Bakan Çağlayan, bunun maliyet enflasyonu olduğunu kaydetti. Çağlayan, bankacılık sektörünün insafa gelmesini umut ettiğini belirtti. Toplantıda “Bankalar yüzde 4 komisyonla sıkıştırıyor. Biraz bir ekonomini ya da ticaretin vampirliğini yapar şekilde. Bunu kısa vadede çözecek misiniz? şeklindeki soruya Bakan Çağlayan, “Bankalara göre söylemiş olduğun kibar laflara katılıyorum. Hakikaten de Allah gözlerini doyursun. Her şeyin bir ölçüsü, mizanı var. Karşılarındaki canını yakacak ölçüde, kemiğe dayanacak şekilde vampirler var. Vampir kelimesi az bile kalır bence bunları yapanlara.” diye cevap verdi.

“14 MAYIS’TA IMF’DEN BOŞANIYORUZ”

Türkiye’nin önceki yıllarda IMF’den borç almak için işadamı dolu uçakla Amerika’ya gittiğini, 1 milyar dolar için ülkelere şirin görünmeye çalıştıklarını belirten Çağlayan, artık Türkiye yakın günlerde yeni bir bağımsızlığı yaşayacağını söyledi. “14 Mayıs’ta Türkiye IMF’den boşanıyor.” diyen Çağlayan, artık rollerin değiştiğini kaydetti. Türkiye’nin masanın diğer tarafında geçtiğini belirten Çağlayan, “Rica etsek bize yardım eder misin? değil, size nasıl yardım edebiliriz? diye soran bir ülke haline geldik. ”dedi.

“DÜNYA’DA SADECE 2 ÜLKEYE İHRAÇ YAPAMIYORUZ”

Çağlayan, Türkiye’nin dünyada tüm rakiplerinden pozitif ayrışan bir dönem yaşadığını ifade etti. Türkiye ekonomisinin takdire şayan bir gelişme içerisinde olduğunu belirten Çağlayan, dünyanın 241 gümrük bölgesine ihracat yaptığını kaydetti. Türkiye’nin dünyada ihracatını en fazla artıran ikinci ülke olduğunu hatırlatan Çağlayan, Avrupa ihracatının yüzde 50’lilerden yüzde 38’lere kadar düştüğüne dikkat çekti. Son 4 yıldaki pazar çeşitlerini artırdıklarını kaydeden Çağlayan, 241 gümrük bölgesine ihracat yapıldığını, sadece Mikronezya ve Nauro ülkelerine ihracat yapılamadığını kaydetti. Çağlayan, hedeflerinin bu ülkelere de bu yıl ihracat yapmayı planladıklarını anlattı.

“BÖLÜNMEZ BÜTÜNLÜKTEN YANA OLANIN BAŞIMIZIN ÜSTÜNDE YERİ VAR”

Toplantıda çözüm sürecine de değinen Çağlayan, terör örgütü PKK’nın Türkiye’nin önüne konulan bir tuzak olduğunu, en kısa sürede bunan kurtulacağını kaydetti. Türkiye’nin Türk, Kürt, Arap, Yörük ve Çerkez diye bir derdi olmadığını belirten Çağlayan, “Son 30 yılda önüne konmuş bir tezgahtır. Türkiye’nin gelişmesini, büyümesini engellemek adına bize yutturulmuş olan bir oyundu ve maalesef Türkiye bunu yedi. Bu hafta anneler günü inşallah öyle bir anneler günü olacakki artık anaların gözünden yaş akmadığı anneler günü olacak. Türkiye’nin farklılıkları zenginliğidir. İnsanları ayrıştırmaya farklılaştırmaya gerek yok. İster Türk, ister Kürt, Arap, Laz, Sünni, Alevi olsun yeterki bu ülkenin birlik beraberliğinden yana olsun. Ülkenin bölünmez bütünlüğünden yana olsun, devletin milletinin bayrağının, tekliğinden yana olsun başımızın üstünde yeri var. Ve şimdi Türkiye böyle bir fırsatı yakaladı. Bu fırsatta Türkiye terör belasından kurtulacak.” diye konuştu.