Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye'de vergi yükünün yüksek olmadığını, Türkiye'nin 34 OECD ülkesi arasında en düşük vergi yüküne sahip altıncı ülke konumunda olduğunu ifade etti.
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, 2010 Yılı Batman Vergi Rekortmenleri Plaket Töreni’ne katıldı. Bakan Şimşek, Batman'da mükellef ve kurumlar arası vergide ilk 5'e girenleri kutladı, vergi rekortmenlerine ödüllerini verdi.
Türkiye'de her alanda büyük bir gelişme yaşandığına dikkat çeken Bakan Şimşek, milletten alınan vergilerin 74 milyon vatandaşa hizmet olarak geri verildiğini ifade etti. Türkiye'de vergilerin yüksek olduğu yönündeki algının dolaylı vergilerin toplam vergi gelirleri içindeki payının yüksek olmasından kaynaklandığını belirten Bakan Şimşek, sigara, alkollü içki ve yüzde 100'ü ithal olan 1600 cc üzerindeki arabalardaki vergi oranları gibi bir iki şey hariç tüm kalemlerde vergiyi düşürdüklerini söyledi. Kurumlar vergisi oranını yüzde 30-dan, yüzde 20'ye indirdiklerini belirten Bakan Şimşek, istihdam üzerindeki prim ve vergi yüklerinin de azaltıldığını belirterek asgari ücretli üzerindeki vergi yükünü ciddi şekilde aşağı çektiklerini savundu. Batman gibi az gelişmiş illerde teşvik sisteminde yapılan değişikliklerle çok önemli prim ve vergi yükü indirimine gidildiğine dikkat çeken Şimşek, "Az gelişmiş illere vergi anlamında aldığımızın fazlasını hizmetlerde kullanılmak üzere geri veriyoruz." dedi.
Bakan Şimşek, KDV oranlarını indirdiklerini ve önemli teşvikler sağladıklarını belirterek, tekstil, turizm, sağlık ve eğitim sektörlerinde KDV oranlarını yüzde 18’den yüzde 8’e, bazı temel gıda maddelerinde ise yüzde 8’den yüzde 1-e indirdiklerini söyledi. 2002 yılında toplanan 100 lira verginin 86 lirasının faize gittiğini belirten Bakan Şimşek, bugün faize giden paranın 1992 yılının altına indiğini kaydetti. Eskiden de vergi alındığını fakat iyi yönetilmediği için vatandaşa yansımadığına işaret eden Bakan Şimşek, konuşmasının sonunda, Türkiye'deki eski vergi anlayışı ve bugünkü anlayışı bir Temel fıkrasıyla karşılaştırdı: “Temel uluslararası ekonomi toplantısına katılmak için Amerika’ya gider. Orada biri Amerikalı, biri Avrupalı, biri de Temel var. Toplanan vergilerin nereye gittiğini nasıl harcandığını tartışıyorlar. Amerikalı: 'Biz yere bir çizgi çizeriz, sonra topladığımız vergileri havaya atarız. Çizginin soluna düşen paraları halka hizmet olarak geri veririz, sağ tarafta kalan devlete kalır, yatırım yaparız.' Avrupalı: 'Biz de önce yere bir daire çizeriz. Halktan toplanan vergileri havaya atarız. Dairenin dışında kalan halka hizmet olarak geri döner, dairenin içine düşenleri devlet harcamalarına kullanırız.' Sıra bizim Temel’e gelir: 'Biz de hükümet olarak halktan vergileri toplar, havaya atar, yere düşenleri hizmet için harcarız. Havada kalanlar halka hizmet olarak geri döner.' Eskiden Temel’in deyişiyle havada kalan para vatandaşa hizmet için kullanılırdı. Ancak son yıllarda yere düşen paranın tamamı halka hizmet için kullanıldı.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz