BİZE ULAŞIN
Eski İçişleri Bakanı ve AK Parti Kırıkkale Milletvekili Beşir Atalay, YSK’nın Hatip Dicle kararını, “Seçim Kurulu’nun bir kararı. Şu anda bir şey dememiz yanlış olur. Hukuki bir süreç var. Yasalar o belirlemeyi yapıyorsa YSK’nın da herhalde yapacağı bir şey yoktur.” şeklinde değerlendirdi.
TBMM’de kaydını yaptıran Eski İçişleri Bakanı ve AK Parti Kırıkkale Milletvekili Beşir Atalay, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Atalay, YSK’nın Hatip Dicle kararı ve bunun detayını bilmediğini, şu anda bir şey demesinin yanlış olacağını söyledi. Atalay, “Hukuki bir süreç var. Yasalar o belirlemeyi yapıyorsa, YSK’nın da herhalde yapacağı bir şey yoktur. Şu anda bizim değerlendirmemiz uygun olmaz.” dedi.
"MİLLETİN İRADESİ ESAS OLMALI"
Bu kararların yürütmenin veya siyaset kurumunun verdiği kararlar ya da tasarruflar olmadığını hatırlatan Atalay, “Türkiye de doğrusu güvenli huzurlu bir seçim ortamı yaşadık. Sonuçları da bugün açıklanacak diye bekliyoruz.” diye konuştu.
Atalay, şöyle devam etti: “Bundan sonra adaylarla ilgili, seçilenlerle ilgili, bunlar hukukun içinde. Yeter ki hukuka uygun olsun. Hukukun içinde olsun, keyfilikler olmasın. Bütün bunları yürütecek olan hukuk mercileridir. Bizim o manada yorum yapmamız uygun olmaz ama bizim genel bakışımızı biliyorsunuz. Milletin iradesi önemlidir, seçimler önemlidir, millet şu anda belirlemeleri yapmıştır. Milletin takdirinin değerlendirmelerinin önemli olması her zaman bizim tercihimizdir.”
Atalay, BDP’lilerin Meclis’e gelmeyebilecekleri yönündeki açıklamalarını ise “Sivil siyaset mesafe alıyor. Onların da ben geleceğine inanıyorum. Yeni bir dönem ve o sorunların bu çatı altında daha iyi görüşülecek bu dönem eminim.” şeklinde konuştu.
HELALLEŞME KONUSU
Atalay, Başbakan Erdoğan'ın 12 Haziran’dan sonra “helalleşme” ve İnan Kıraç’la görüşmesiyle ilgili “Tanık olmadık ama bu süreci gayet iyi değerlendiriyorum. Bütün partiler inşallah o yönde eğilim içinde olsunlar. Teferruatı bilmiyorum ama Başbakanımızın 12 Haziran akşamı balkondaki ifadeleri, helalleşme süreci sonra davalardan vazgeçmesi. Hepimiz her yerde, aday arkadaşlarla partilerle tam bir diyalog ortamı helalleşme ortamı geliştiriyoruz. Türkiye’nin şu anda buna ihtiyacı var. O gelişmeyi de ben doğrusu faydalı görüyorum.” yorumunda bulundu.
“CHP BUNU HEP YAPIYOR”
Atalay, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun söylediği iddia edilen seçim sonuçlarıyla ilgili 'Stockholm sendromu' nitelendirmesinde bulunmasını, “Hiçbir siyasi özellik taşımayan bir yorum yapması üzücü. AK Parti’nin yaptığı, şu anda seçim sonucunu kendi açımızdan değerlendiriyoruz. Onlar da bunu yapsınlar. Yani hemen böyle yüksek perdeden vatandaşı suçlayıcı; bu, CHP’nin klasiğidir. Her seçimden sonra kendini değerlendireceğine, tutuyor vatandaşı suçluyor. Bu yanlış bir şey. Burada hiçbir bilimsel ölçü yok, siyasi kriter yok, sosyolojik analiz yok. Oturup kendi başına böyle bir kavram üretiyorlar. Bu yanlış. CHP genelde milletle barışamıyor. Millete o güveni veremiyor. Başbakan Erdoğan o güveni verdiyse AK Parti dokuz yıl sonra halen o güveni veriyor ve güçlendirerek koruyorsa esas bunun gerekçeleri üzerinde düşünsünler. O güveni veremiyor o oyu alamıyor, hemen kolayca suçlama. Daha önce de değişik kavramlarla suçladılar. 'Eğitimsiz' dediler, 'çobanla profesörün oyu bir olur mu?' dediler, 'göbeğini kaşıyan' dediler. Bu da başka bir şeydir. Bu daha da vahim, küçümseyici, hakaret edici bir durum. Bu ifade sonra çok kullanılacak, vatandaşı çok aşağılayan bir ifade.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz
