YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

“Bir Kişilik Gücümle Suriye’nin Yanındayım”

Suriye’de Baas rejimine bağlı ordu ile muhalifler arasında devam eden şiddet olayları ve çatışmalar ikinci...

“Bir Kişilik Gücümle Suriye’nin Yanındayım”

Suriye’de Baas rejimine bağlı ordu ile muhalifler arasında devam eden şiddet olayları ve çatışmalar ikinci yılına yaklaşırken, bu ülkede yaşanan zulüm baskı ve şiddet dünya ve Türkiye kamuoyunda daha az yankı bulmaya başladı.

Olayların başladığı 15 Mart 2011 tarihinden itibaren medyanın artarak devam eden Suriye ilgisi, rejim karşıtı hareketin 21. ayına girerken dikkat çekici şekilde düşüşe geçmesi duyarlı kesimleri harekete geçirdi. Kamuoyunun Suriye farkındalılığını ayakta tutmak için imkânı ölçüsünde çalışma başlatanların arasında işadamı Ömer Faruk Tuna da yer alıyor.

Suriye’deki gelişmeler hakkında farkındalılığı arttırmak için neler yapabileceği üzerine kafa yoran Tuna, birkaç ay önce www.vivafreedom.org adlı siteyi kurdu. ‘Suriye’deki mezalimden fragmanları’ gözler önüne seren sitede, Suriye’de yaşanan vahşetle ilgili fotoğraf, video ve haberler yer alıyor.

ABD, Irak ve Afganistan’da inşaat ve gayrimenkul işleri yapan Tekno Grubun başında bulunan Tuna, yoğunluğunun içerisinde bu işe girişmesinin sebebini “Herkesin bir kişilik gücü var. Bir kişilik gücümle bir duruş sergilemek istedim. Suriyelileri kimsesiz bırakmanın sorumluluğu çok ağır. Gözlerimizi kapatsak da sorumluluktan kaçamayız. İnsanlar öldürülmeye devam ediyor.” şeklinde açıklıyor.

Houstan Üniversitesi’nde halkla ilişkiler yüksek lisansını tamamlayan Tuna, okulda öğrendiklerini Suriyeli mazlumlar için yürüttüğü kampanyada kullandığını söylüyor. Sitede haber dışında “Suriye halkı için ne yapabilirsiniz?” bölümünde günlük hayatta yapılabilecek basit şeyler sıralanıyor. Bunların arasında Suriye’deki zulmü anlatan videoları paylaşmak da var, sitenin düzenlediği imza kampanyasına katılmak da var. Sitede önerilen başka bir yöntem ise “Suriye Acını Hissediyorum” yazılı duyurunun çıktısını alıp arabanıza, camınıza asmanız.

Türkiye toplumunda Suriye ile ilgili yeterli duyarlılık oluşmadığının altını çizen Tuna, “Algıda yanılma diye bir şey de var. Evinizin bir köşesinde 20 gün aynı çöpü görseniz bu artık sizin gözünüzü yormaz. Suriye’de böyle bir süreci yaşadıkça artık milletin algısı bu konuda sıfırlandı. Olaylar vakay-ı adiyeden görülüyor.” şeklinde konuşuyor.

‘Vivafreedom’ üzerinden Suriyelilere yardım ulaştırılması konusunda da yardımcı olunuyor. Türkiye’ye gelen Suriyeliler ile ilgili önemli bir hususa dikkat çeken Ömer Faruk Tuna, kamplara yerleşemeyen Suriyelilerin yaşadığı sıkıntıların bilinmediğini düşünüyor. “Kampa yerleşemeyen insanlar orada burada yaşamaya çalışıyorlar. Kira ödeyemiyorlar. Halkımız aç bırakmıyor ama yine de yardım muhtaçlar.” diyen Tuna kamp dışında yaşayan ve ihtiyaç sahibi Suriyelilerin sadece sınır şehirlerinde değil İstanbul ve Ankara’ya da geldiğini söylüyor.

“HİÇBİR ŞEY YAPAMIYORSAN DUAN DA MI YOK?”

Tuna yardımların organize olmadan yapılmasından şikayetçi: “İstanbul’da tevafuken bulduğumuz Suriyeliler oluyor. Bunlara yardımı el yordamıyla yapıyoruz. Yardım kuruluşları bu insanlara ulaşmalı.” Ömer Faruk Tuna, Suriye ile Türkiye arasındaki dini yakınlığın ve akrabalığın bu konuya daha fazla sahip çıkılmasını gerektiren unsurlar olduğunu söylerken, “Olaylara insani boyutuyla bakmalıyız. Aynı durum İran’da da, Romanya’da da, Haiti’de de olsa aynı hassasiyeti göstermeliyiz. İnşallah sadece kalbiyle buğz edenlerden olmayız. Hiçbir şey yapamıyorsan duan da mı yok kardeşim?” şeklinde konuşuyor.

“REFERANDUMDA ARABAMA EVET YAZDIM DİYE TACİZ EDİLDİM”

Yapılan yardımların ulaştığı boyuttan şikayet edenlerin olduğu hatırlatılması üzerine Tuna ilginç bir örnek veriyor: “Bu ülkede ne kadar banka battı. Yine belimizi doğrulttuk. Güçlü ülkeyiz. Yardıma muhtaç insanlara destek olarak batmayız. Vermekle fakirleşilmez.

Ömer Faruk Tuna sadece Suriye meselesinde değil birçok başka gelişmede de siyasi fikrini halk ile değişik yollarla paylaşmaktan çekinmemiş. Hatta kimi zaman bunun bedelini de ödemek zorunda kalmış: “12 Eylül referandumunu sonuna kadar destekledim. Arabama 10 farklı dilde ‘evet’ yazdırdım. Bunu görenler çok şaşırdılar. İstanbul’un lüks semtlerinden birinde trafikte birisi camdan “Ne kadar para aldın?” deyip hakaret etti. Allah’a şükür arabanın modeline baksa ihtiyacımız olmadığını anlayabilirdi.” Tuna referandum döneminde bu tür hakaretlere değişik yerlerde farklı şekillerde maruz kaldığını da sözlerine ekliyor.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler