Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, 1982 Anayasa'sının hiç kimseye güvenmeyen bir yapıda olduğunu söyledi. Bozdağ, "Cumhurbaşkanına, meclis başkanına, başbakana, meclise, yargıya, üniversitelere, yerel yönetimlere ve daha da kötüsü 74 milyonun hiçbir ferdine güvenmiyor bu anayasa. Böyle bir anayasa olur mu?" şeklinde konuştu.
Bozdağ, Diyanet-Sen Akademisi'nin Rixos Otel'de düzenlediği 'Yeni Anayasada Din ve Vicdan Hürriyeti' konulu panelde konuştu. 1982 Anayasası'nın toplum hayatındaki eksikliklerine değinen Bozdağ, 82 anayasanın en önemli kusurunun anayasa değil ‘ama'yasa olduğuna dikkat çekti. Bozdağ, "Hangi özgürlüğü arasanız anayasada tam vardır. Ancak 82 Anayasası bu özgürlükleri kullanmak istediğiniz zaman ‘ama' diye başlıyor ve hangi hallerde kullanamayacağını tek tek açıklıyor. Anayasalar hak ve hürriyetleri vaz edip sonrada bunları nasıl kullandırmazsınızın yolunu gösteren metinler değildir." dedi. 1982'den bu yana pek çok siyasi parti ve sivil toplum örgütünün yeni bir anayasa talebinde olduğunu belirten Bozdağ, "Maalesef yürürlüğe girdiğinden bu yana sağdan soldan bütün partilerin değişmesinden ve yenisinin yerine ikame edilmesinde ittifak ettiği bir anayasayı değiştirmede muvaffak olamadık. Çünkü bu anayasa esası itibarı ile ‘koruma kollama' anayasası." diye konuştu. Buna karşın 82 Anayasasının değişmesi ve yerine yenisinin yapılmasını engelleme noktasında da pek çok mekanizmayı içinde barındırdığını vurguladı. Bozdağ, 82 Anayasası'nı, hiç kimseye güvenmeyen bir yapıda olduğuna değinerek, "Cumhurbaşkanına, meclis başkanına, başbakana, meclise, yargıya, üniversitelere, yerel yönetimlere ve daha da kötüsü 74 milyonun hiçbir ferdine güvenmiyor bu anayasa. Böyle bir anayasa olur mu?” ifadelerini kullandı. "Herkese güvenecek yeni bir anayasaya ihtiyaç var” diyen Bozdağ, "Egemenlik kayıtsız milletindir ifadesi anayasada yer alıyor ancak bu egemenlik yetkisini kullanma hakkını anayasal yetkili organlar eliyle olacağını ifade ediyor. Millete ait olan bir yetkiyi elinden alıyor ve sen bunu kullanması bilmezsin, kullanma ehliyetin yok diyor ve yetkiyi dağıtıyor." dedi.
Türkiye'nin anayasaya göre laik bir ülke olduğunun altını çizen Bozdağ, laikliği şu şekilde tarif etti: "Laiklik bütün dinlere eşit mesafede durmayı, bütün din mensuplarına dininin, inançlarının gereklerini özgür bir ortamda yerine getirme imkanı öngörür. İnançların önüne engel koymayı öngörmez. Devlete vazife yükler. Din ve vicdan özgürlüğü laik bir ülkede tamdır. Devlet bu özgürlüğün tam uygulanması için yetkili ve vazifelidir. Bu özgürlüğü engelleyici tutumlar içerisinde olmamalı.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz