Aynı zamanda da iyi bir CHP’li olduğunu da biliyorum.
Dün sabah iş yerime gitmek için evden çıktığımda, sabah sporu yapan Zeki Şimşek’le karşılaştım.
Selamlaştık ve ayaküstü konuşmaya başladık.
Konu yine siyasi partiler ve özellikle CHP idi.
CHP neden ön seçimle belediye başkan adaylarını tespit etmiyor diye söz başladı.
İnsanlar kendilerini temsil edecek - yönetecekleri ait oldukları partide kendileri belirlemek istiyor.
Özellikle CHP diye devam etti.
Günümüz teknolojisinde çok basit bir programla halledilecek bir mesele kişisel hırs ve ihtiraslar, emperyalizmin ve onun yerli işbirlikçilerine hizmet ediyor.
Muhtarına bakarak bilerek seçen bu halk’a kendini temsil edecek ve yönetecek hak verilmiyor, oyalandırılıyor, avutuluyor.
İnsanlar tercih ederek oy kullanmak istiyor.
Bütün toplumu oluşturan katmanların artık bu konuyu yüksek sesle dile getirip sahiplenmesi zamanı gelmiştir.
Zira egemenlerin dayatmaları ile kendi sunduklarına oy vermeye bu halkın artık tahammülü kalmamıştır.
Çünkü ülkemizin içinde bulunduğu durum, kurumsallaşmadığımız seçme ve seçilme işlerini bir türlü düzene koyamayışımızdandır.
Merak etmesinler günümüz teknolojisinde, yaşlı Dedemiz – Teyzemiz dahi gittiği bankada işlemini yapıyor, yetmediği yerde banka yardımcı oluyorsa, üyesi olduğu siyasi partide birilerini bir yerlere seçemeyecek kadar aciz değildir.
Kısaca kim hangi siyasi partiye üyeyse ait olduğu siyasi partide tercih hakkı seçme -seçilme hakkını savunmalıdır.
Yoksa önüne konulanı kabul etmek, sonuçlarına da katlanmak zorundadır.
Ülkemde yaşayanların böyle bir sağduyuları olduğuna, içinde bulunduğumuz zorlukları böyle aşacağımıza inancım tamdır diyerek,
Bana da sitem etti.
Bu konuda neden yazmıyorsun diyor.
Özellikle CHP’de Aday belirleme işi artık partinin aşması gereken bir konu, her seçim dönemi bu beklentiyle geçiyor.
Üyelerde yaratılan hayal kırıklıklarıyla parti dışındaki yurttaşlara ulaşmada parti güçsüz kalıyor.
CHP gibi sosyal demokrat bir partide bütün seçimlerin üyeye dayalı olması artık tartışılmamalıdır bana göre.
12 Eylül dönemimden önce tüm seçimlerde aday belirleme ön seçimle yapılırdı..
Şimdi de yasal olarak da siyasi partiler Kanunu’nda bir engel yoktur.
Ön seçim aday olacakların er meydanıdır, aday olmak isteyenlerin adaylık hakkını, payesini yaşaması ve partisine sarılması için bir vesiledir ve sonucuna da en çok razı olunan seçme sistemidir.
Kendi adayımızı kendimiz belirleyelim demekten daha doğal bir talep olabilir mi?
CHP Genel merkezin bu konuyu bir kez daha düşünerek, esaslı bir devrim yapacağını bekliyorum ama maalesef olmadı.
Tüzük’te önseçim var ama altına şık eklenerek istenirse blok liste ve seçimlerde temayül yoklaması ile aday belirlenir ifadesi de konmuş.
Kılıçdaroğlu, "Partideki korku imparatorluğunu yıktık, bundan sonra Türkiye'deki korku imparatorluğunu yıkacağız" diyerek Genel başkan olmadı mı?
O zaman tüzük kurultayında adaylar ön seçimle belirlenir maddesini hayata geçirmedi.
Genel Merkezde korku imparatorluğunu kendilerine göre yıktılar ama taşra için aynı şeyi söylememek mümkün değildir.
O zaman parti tabanında sevilen, sayılan, orada yaşayan üyelerin sevdiği, kişiliğine ve Liyakatı’na güvendiği kişiler taşınmış olacaktır, olması gereken zaten bu değil mi?
Hikmet Metin Çavdar
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz