CHP sözünü tutmadı, parasızlıktan çocuğunu okula gönderemiyor

İzmir'de 8 Eylül 2011'de CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında yapılan parti meclisi (PM) toplantısında Tarihi Havagazı Fabrikası'nın bacasına çıkıp iş isteyen Doğan Aydın, parasızlıktan çocuğunu okula gönderemiyor. Buca ilçesi Yıldız Mahallesi'ndeki babasının evinde oturan Aydın, Ağrı'daki kendi babasının yanına giden eşi Melike Aydın ve kızı Dilek Aydın'ı geri getiremiyor. Sevgi Ferit Akın İlköğretim Okulu 5. sınıf öğrencisi olan Dilek, babası para bulup gönderebilirse İzmir'e gelecek ve öğrenime başlayacak. Maddi imkansızlıklardan dolayı eşini ve çocuğunu 3,5 ay önce memleketine gönderen Aydın, CHP PM toplantısı sırasında fabrikanın bacasına çıkıp intihar girişiminde bulunma sebebini anlattı.
Kılıçdaroğlu'nun katıldığı toplantının yapılacağı yere kendisini CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin'in çağırdığını söyleyen Doğan Aydın, yıllarını verdiği partisinin, sözünü yine tutmadığını ifade etti. Geçen eğitim öğretim yılında okula giderken çocuğuna hiç harçlık veremediğini, sadece okulda dağıtılan süte ekmek doğrayıp yedirebildiğini, evinin elektriğinin beş aydır kesik olduğunu, borçları yüzünden gelen icralarla moralinin tamamen bozulduğunu aktaran Aydın, CHP'nin kendisini yüzüstü bıraktığını söyledi.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'na, maddi sıkıntı içinde olduğunu anlatan üç mektup verdiğini belirten Doğan Aydın, Ramazan Bayramı'ndan önce de CHP Genel Merkezi'ne gittiğini, Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin iftar çadırlarında yemek yediğini ve parklarda kaldığını, yine de kendisine verilen sözlerin tutulmadığını ifade etti. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin kendisine erzak ve yıllık 250 lira para verdiğini kaydeden Aydın, dededen ve babadan CHP'li olduklarını ama kendisine yapılan bu haksızlıktan dolayı partiden soğuduklarını aktardı.
Ramazan Bayramı'nda CHP İzmir İl Örgütü'nün bayramlaşmasında Milletvekili Alaattin Yüksel'e, "Bir işe yerleştirilmem için ayaklarınızın altını mı öpmem gerekiyor?" dediğini aktaran Aydın, 1997 yılında bu yana CHP üyesi olduğuna dikkat çekti. Çeşitli firmalarda şoförlük yapan Aydın, Tarihi Havagazı Fabrikası'na da bacaya çıkmak için gitmediğini vurguladı. Genel Başkan Yardımcısı Tekin'e telefon edip, "Annem 65, babam 75 yaşında. Bu insanlar benim için her gün ağlıyor. Siz de bir babasınız. Perişan haldeyim, yardım edin." dediğini, Tekin'inse, "Havagazı Fabrikası'na gel. Aziz Kocaoğlu ile görüşüp senin işini çözeceğim." cevabını verdiğini anlatttı: "Heyecanımdan, sabah saat 05.00'e kadar gözüme uyku girmedi. Havagazı Fabrikası'na gidip içeriye girdiğimde, Gürsel Tekin'in koruması beni itti. Bu benim gururuma dokundu. Hep, 'Bakarız, düşünürüz' diyorlardı. Ne yazık ki halimden anlamadılar ya da işlerine gelmedi. Seçimden önce ve sonra genel merkeze 6 ay boyunca sık sık telefon ettim ama kimse derdimle ilgilenmedi. 2009 yılından beri işsizim."
Bacaya gösteri için çıkmadığının altını çizen Doğan Aydın, CHP ve Kemal Kılıçdaroğlu'nun Ankara'da olduğu gibi İzmir'de de kendisine sahip çıkmadığına dikkat çekti. "Genel Başkanım, dışarıya gelip bana sahip çıkabilirdi. Ne yazık ki CHP'de değerimizin olmadığını anladık." diyen Aydın, Türkiye'nin her yerinden telefon aldığını ama CHP'den kimsenin kendisini aramadığını söyledi.

DELİ OLMADIĞINI GÖSTEREN RAPOR ALDI
Tarihi Havagazı Fabrikası'nın bacasına çıktıktan sonra bazı CHP'li yöneticilerin kendisi hakkında, "Akli dengesi yok", "Sara hastası" gibi ifadeler kullandığını hatırlatan Doğan Aydın, Nevvar-Salih İşgören Alsancak Devlet Hastanesi'nden, akli dengesinin yerinde olduğunu gösteren rapor aldı. Televizyonda olayla ilgili haberleri seyreden ve yorumları dinleyen çocuğunun, telefon ederek, "Senin akli dengen yok mu, sen sara hastası mısın? CHP'deki ağabeylerimiz niye öyle söylüyor?" dediğini aktaran Aydın, bu sözleri söyleyenler ve yayımlayan medya kuruluşları hakkında dava açacağını belirtti.