Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Türkiye ekonomisinin her yıl büyümeye devam ettiğini, büyümeyi frenleyici politikaların ülkeye zarar verdiğini söyledi.
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin düzenlediği “Yeni Yatırım Teşvik Sistemi" toplantısına katılmak üzere Çanakkale’ye geldi. Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası'nda düzenlenen toplantıda konuşan Bakan Çağlayan, son 10 yılda toplam yabancı yatırımların arttığına dikkat çekerek, “Gelişmekte olan ülkelerde toplam yabancı sermaye yatırımları 3 kat arttı. Bizim ülkemiz de gelişmekte olan bir ülke. Türkiye'de yabancı sermaye yatırımı 10 kat civarında arttı. 1923-2003 yılları arasındaki Türkiye’ye gelen doğrudan yabancı sermaye yatırımı sadece 14,5 milyar dolar. 2003 ile bugün arasındaki 8,5-9 yıl içinde gelen yatırım miktarı bugün itibarı ile 120 milyar dolar. 120 milyar dolarlık yabancı yatırıma baktığımız zaman, sanayide, hizmetler sektöründe, turizm sektöründe, perakende sektöründe dengeli bir şekilde dağılımı görüyoruz. Ne kadar ülkenizi severseniz sevin, sırf sevgi adına yatırım yapmazsınız. Yatırım yapmayı düşündüğünüz ilde, bölgede, ülkede siyasi istikrar var mı, ekonomik istikrar var mı, gelecek ile ilgili veriler uygun mu, özel sektörün çalışabileceği ve onların mevzuatına uygun bir yatırım ortamı var mı yok mu, bunlara bakarak yatırım yaparsınız” dedi.
Avrupa ülkelerinin içinde bulunduğu kriz ortamını da değerlendiren Çağlayan, “Türkiye, iki kıtayı bir birine bağlayan bir ülke olarak Avrupa ekonomisinin adeta bir çıkış kapısı, bir temiz hava sahası, bir oksijen sahasıdır. Türkiye ekonomisine bugünkü şekli ile baktığımız zaman, 17 Euro bölgesi ülkesinin 6’sı sadece kriz döneminde hayatını sürdürürken, diğer 11 ülkenin 2008 küresel kriz öncesine gelebilmesi için en az 10 yıla ihtiyacı var. Bugün Yunanistan’ın kriz öncesi durumuna gelebilmesi için 10 yıl var; eğer reformları yapabilirlerse, geçmişteki hovardalığı yapmayacak tedbirleri alabilirlerse, ancak 2021 yılında o duruma gelecek. Avrupa’da adeta inatçı bir kriz devam ediyor. Avrupa ektiğini biçiyor. Avrupa’da yaş ortalaması 45’e gelmiş, hele bir Avrupa Birliği Komisyonu raporu var ki, gelecek 10 yılda Avrupa’da 1 milyon 600 bin şirketin kapanacağını söylüyor. Bu şirketlerin kapanma sebebi de ekonomik sebepler değil. En önemli sebep, nüfusunun yaşlanması ve şu andaki iş sahiplerinin işini devredeceği ikinci popülasyonun olmaması” diye konuştu.
Türkiye’nin ihracat rekoru kırdığını söyleyen Bakan Çağlayan, “İhracat yaptığımız pazarların yüzde 75’inde yaşanan gerek siyasi, gerek ekonomik daralmaya rağmen, Türkiye tarihinin ihracat rekorlarını kırıyor. Geçen sene 135 milyar dolar; son 12 aylık ihracat rakamı 145 milyar dolara dayandı. İhracatımızın geçen yıla göre artış oranı yüzde 10’ların üzerinde. Nasıl gerçekleştiriyoruz? Fellik fellik dünyayı dolaşıyoruz. Ama nereye gideceğimizi biliyoruz. İşin, ekmeğin nerede olduğunu biliyoruz. Afrika pazarı, bunun en güzel örneği” dedi.
"Biz geçmişte Türkiye’nin kurtuluşunu topla tüfekle ve bu Mehmetçiklerimizle gerçekleştirdik" diyen Çağlayan şunları söyledi:
"Ama bugünün modern dünyasında artık top tüfek yok. Bugünün modern dünyasında ekonominiz ne kadar güçlüyse, işsizliğiniz ne kadar azsa, ihracatınız ne kadar fazlaysa, ülkenizin ekonomisi ne kadar gelişiyorsa ve ne kadar kişi başına milli geliriniz varsa, bugünün ekonomik savaşında, topun tüfeğin yerine bunlar geçmiştir.”
Faizlerin düşmesi gerektiğini de söyleyen Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, “Büyümeyi frenleyici politikalar Türkiye’ye şu anda zarar veriyor. Türkiye gerçekten şu anda faizlerde ve enflasyonda cumhuriyet tarihinde son derece önemli bir rakama gelmişken, ben yine de faizlerin şu anda mutlak surette düşmesi gerektiğini söylüyorum. Bunu söylerken, zaman zaman beni eleştirenler oluyor. ‘Merkez Bankası'na talimat veriyor’ diye. Ben kakanlar kurulunun üyesiyim. Merkez Bankası'na talimat verilip verilmeyeceğini bilen birisiyim. MB'nin bağımsızlığını da biliyorum. Ama MB, Türkiye ekonomisinin büyümesinden bağımsız olma lüksüne sahip değildir. Türkiye maalesef son 3 yılda, bilhassa geçtiğimiz son 2 yılda, faiz konusunda dünyanın yaptığının tersini yapmıştır. Türkiye'nin, dünyanın en cömert teşvik sistemini açıklamış olduğu bir ortamda ve Türkiye’ye çok ciddi oranda ilgi ve alakanın olduğu ortamda, ulusal ve uluslararası yatırımcılara sinyal vermek zorundayız. Biz Avrupa gibi davranamayız” diye konuştu.
Banka kredilerinde eş onayı konusuna da değinen Bakan Çağlayan, “Borçlar kanununda, az önce değerli arkadaşlarım haklı olarak bir konuyu dile getirdiler. Bankadan kredi almak için alacak eşini bankaya götürecek. Arkadaşlar böyle bir şeyi kabul etmek mümkün değil. Ama güzel bir şarkı var. Diyor ya, ‘Daha önceleri nerelerdeydin’ be kardeşim? Ne olurdu kanun çıkmadan önce bunu söyleseydiniz? Bu görülseydi, düzeltilseydi ama ümit ediyorum ki, zamanlama konusunda bir ıskalama olsa da, biz, sanayicimizin, yatırımcımızın, engellerle, bürokrasiyle, mevzuatlarla uğraşmak, boğuşmak yerine kendi işine odaklanmasını istiyoruz. Bunları yaşadık, gördük” dedi.
Bakan Çağlayan ve beraberindekiler, ÇTSO’daki toplantının ardından Gelibolu Yarımadası'ndaki Şehitler Abidesi'ne geçti.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz