Halerman-Streift hastası Melek, diş ağrılarıyla yaşamaya çalışıyor

Doğduğu zaman gözlerindeki farklılık nedeniyle doktora götürülen ve Halerman-Streift rahatsızlığı tespit edilen 9 yaşındaki Melek Olgar, rahatsızlık nedeniyle 2 yaşındaki akranları gibi bir vücut yapısına sahip.
Binde bir görülen Halerman-Streift rahatsızlığı nedeniyle 11 yaşına kadar yaşayacağı doktorlar tarafından söylenen Melek, narkoz almasında hayati tehlike olduğu için tedavi edilemeyen dişleri nedeniyle zor günler yaşıyor.
Hatay’ın Merkez ilçesi Antakya’ya bağlı Dikmece Köyü'ndeki iki odalı evinde 2 ablası, bir ağabeyi, annesi ve babası ile birlikte yaşayan 9 yaşındaki Melek Olgar, yakalandığı amansız hastalığın pençesinde kıvranıyor. Doğduktan 3 ay sonra yaşadığı rahatsızlık nedeni ile ailesi tarafından doktora götürülen talihsiz Melek’in, binde bir görülen genetik bir sinir sistemi rahatsızlığı olan Halerman-Streift adlı hastalığına yakalandığı tespit edildi.
Kızlarının rahatsızlığını öğrenen Olgar ailesi, doktorların 11 yaşına kadar yaşar dediği minik kızlarını tekrar hayata bağlamak için yaşadıkları ekonomik sıkıntılara rağmen hastalığa derman aradılar. Çaldıkları her kapıdan boynu bükük ayrılmanın üzüntüsünü yaşayan aile, bugünlerde narkoz alması hayati tehlikeye neden olacağı için kızlarının dişlerini tedavi ettirememenin üzüntüsünü yaşıyor.
Olgar Ailesi, hastalığı nedeni ile gelişmeyen, boyu uzamayan, saçları çıkmayan kızlarının acısına çare olamazken, anne Gülcan Olgar kızının bir isteğini iki etmiyor. Sol gözü yüzde 30 gören Meleğin şiddetli diş ağrısı çektiğini gözyaşlarıyla aktaran Anne Gülcan Olgar, “Sol gözü yüzde 30 oranında görüyor. Sağ gözü ise hiç görmüyor. Dişleri her geçen gün daha da çürüyor. Bu yüzden yemek yemekte zorlanıyor. Doktorlar dişlerinden ameliyat olması gerektiğini söylüyor. Ama narkoz alarak yapılacak bu operasyonda kızımın tekrar uyanamama riski var. Bunu göze alamıyorum.” dedi.
Gazetelerde çıkan ilk haberlerin ardından kendilerine yardım eli uzatıldığını, kızının gözleri için Göz Hastanesinden ücretsiz faydalandıklarını aktaran Anne Olgar, burada da yapılacak bir tedavi olmadığı için elleri boş döndüklerini söyledi.
Hastalığın ilk tespitinin ardından, doktorların her ay Ankara’daki özel bir çocuk hastanesine yönlendirildiklerin,i ancak maddi imkânsızlıklar nedeniyle 9 yaşına kadar sadece 1 kere götürdüklerini söyleyen Olgar, “Kızımın 11 yaşında öleceğini söylediler. Ben kızımın büyümesini istemiyorum. Şu an 9 yaşında. Ve dişleri nedeniyle acılar içinde. Bir şekilde tedavisi olmalı.” dedi.