Akdeniz ülkelerindeki ırklarda görülen, doğacak çocuğa anne-babasından kalıtımsal olarak geçişi ile ortaya çıkan bir tür kansızlık hastalığı olan Akdeniz anemisi, Akdeniz kansızlığı ya da tıptaki adıyla Talasemi’ye dikkat edilmezse doğacak çocuklarda hastalığın ağır ve ölümcül seyretmesi ihtimalinin yüzde 25 oranında olduğunu anlatan Sakarya Halk Sağlığı Müdürü Dr. Aydın Erdoğan, evlilik öncesi çiftlerin mutlaka kan testleri yaptırması gerektiğini söyledi.
Tüm Türkiye nüfusunun yaklaşık yüzde 2,1’inin talasemi taşıyıcısı olduğunu ve bu oranın Antalya, Antakya, Mersin gibi bölgelerde yüzde 12’lere kadar çıkabildiğine dikkat çeken Erdoğan, “Bunun için her evlenecek çiftin evlenmeden önce birtakım basit kan tahlillerini yaptırması gerekmektedir. Talasemi kalıtsal olarak geçen bir kansızlık hastalığıdır. Anne ve babadan çocuklara geçebilir. Her ikisi de taşıyıcı olan anne ve babanın, her doğumda hasta çocuk sahibi olma ihtimali yüzde 25’tir. Talasemili çocuk sahibi olan bir çiftin, sonraki çocuklarının da hasta olma riski, her doğum için yine yüzde 25’tir. Talasemi taşıyıcılığının asıl önemi, evli çiftin her ikisinin de taşıyıcı olması durumunda ortaya çıkar; bu durumda çocuğun yüzde 25 Talasemi Major, yani hastalığın ağır ve ölümcül seyreden biçiminde olma ihtimali vardır. Anne ve babadan yalnızca biri Akdeniz Anemisi taşıyıcısı ise doğacak çocuklarının taşıyıcı olma ihtimali yüzde 50’dir, hasta olma ihtimalleri ise yoktur” dedi.
Talasemi taşıyıcılığının kalıtsal olduğunu vurgulayan Erdoğan, bu durumun anne ve babadan çocuklara geçebileceğini ve hayat boyu devam edeceğini söyledi. Taşıyıcıların hasta olmadığına dikkat çeken Erdoğan, hafif derecede kansızlık ve soluk görünüm dışında taşıyıcıların bir rahatsızlıkları olmadığını ve taşıyıcılığın ancak özel bir kan testi ile anlaşılabileceğini belirtti.
“Evlilik öncesinde her genç talasemi testini yaptırmalıdır” diyen Erdoğan, “Bu testin sonuçları evlenmeye engel değildir. Amaç her ikisi de taşıyıcı olan çiftleri saptayarak, bu çiftlerin hasta çocuk sahibi olmalarını önlemek ve sağlıklı çocuk sahibi olmalarını sağlamaktır. Taşıyıcı birey normal bir birey ile evlenirse doğacak çocuk normal veya taşıyıcı olacaktır. Ancak taşıyıcı bireyler diğer bir taşıyıcı bireyle evlenirse, doğacak çocuklar için yüzde 25 hasta çocuk, yüzde 50 taşıyıcı çocuk doğma ihtimali varken yüzde 25 de çocuk normal olabilecektir. Görüldüğü üzere, bir toplumda taşıyıcılık oranı ne kadar yüksekse, iki taşıyıcının evlenme ve hasta çocuk sahibi olma olasılığı da o oranda yüksek olacaktır” şeklinde konuştu.
İki taşıyıcının evlenmesi halinde gebeliğin 10-11’inci haftalarında doğum öncesi testler yapılarak doğacak bebeğin hasta mı, taşıyıcı mı, normal mi olacağının belirlenebileceğini kaydeden Erdoğan, “Tedavisi oldukça zor ve pahalı olan Talasemi hastalığının önlenmesi ise kolay ve ucuzdur. Talasemi hastalığı ile mücadelede, evlenecek çiftlerin evlilik öncesi yaptıracakları testlerin önemi büyüktür. Sakarya’da 2005 yılında kurulan “Kalıtsal Kan Hastalıkları Tanı Merkezi” güncel adıyla “Evlilik Danışma Merkezi” halen İstiklal Mahallesi Yıldız Caddesi No:4 Adapazarı adresindeki Adapazarı Toplum Sağlığı Merkezi Tıbbi Hizmet Birimleri binasında hizmet vermektedir. Daha önce bir kısmı Serdivan ilçemizde bir kısmı da Hızırtepe Mahallesindeki Verem Savaş Biriminde yapılmakta olan evlilik öncesi tahlilleri artık Adapazarı Toplum Sağlığı Merkezimizde tek noktada verilmektedir” diyerek gençleri evlilik öncesi kan testi yaptırmalarını tavsiye etti.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz