Hasan Arat: 'G.Saray'da yaşananlar bizi de...'

Siyah-beyazlı camianın önemli isimlerinden Hasan Arat, NTVSpor Radyo'ya konuştu. İşte Hasan Arat'ın Konuşmalarının tam metni...

GALATASARAY CAMİASI'NDA OLANLAR BİZİ DE ETKİLEYECEK Galatasaray Camiası, hukuğun kendilerine verdiği yetki çerçevesinde, demokratik bir şekilde, meselelerini tartışmış ve çözmüşlerdir... Buradan, diğer kulüpler mutlaka etkilenecektir. Nasıl Fenerbahçe stadının yapımı Galatasaray stadının yapımını, Galatasaray stadının yapımı da Beşiktaş'ın stat progesini etkilemişse üç büyük kulüpte olan biten her şey birbirini etkiler. Son on yıla baktığımızda, başkanlar kendi üyelerini kongreye getirerek diğerlerini baskı altına almıştır... Galatasaray'da yaşanan, tam tersi oldu; Galatasaray kongre üyelerinin kendileri kongreye hakim oldu. Bizde, dışarıdan, kartsız oy kullanarak, kalabalık yaratarak, üyeleri etkilemek üzere kongreye adamlar sokuldu. Muhalefet susturuldu, konuşturulmadı! Burada Beşiktaş'ın kendini sorgulaması, en önemlisi de gerçek Beşiktaşlı gençlerin kulüplerine sahip çıkmaları lazım artık!

Bizim genel kurullarda on yıldır sıkıntılarımız olduğu için Galatasaray genel kurulunda olanları izlemeye aldık Beşiktaş Camiası olarak... Çünkü bizim camıamızda herkeste "bu yönetim bunları üye yaptı, bu üyeler genel kurullara geldiği için başkası seçilemez, şu kadar para verdi o yüzden seçilemez..." diye bir kanı var.

"DÜNYA KULÜBÜ OLDUM" DİYİP VOLEYBOL TAKIMINI KÜME DÜŞÜREMEZSİNİZ "Ben bu kadar para verdim, istediğimi yaparım" diyemezsiniz! "Ben dünya kulübü oldum" dedikten sonra, beş milyon lira harcadığınız voleybol takımı, küme düştüğünde dayak yemez! Yedirmezsiniz, engellersiniz! Bütün bunlar "dünya kulübü oldum" demekle, resim çektirmekle, imza törenleriyle dünya kulübü olunmaz. Bir gün gelir, kamu vicdanı size çok kötü cevap verir. Oyüzden, kendi özeleştirimizi yapma zamanımız geldi. Kongre divan başkanlarının, herkese eşit mesafede, kulübünü koruyan ilkeler çerçevesinde işini yapması lazım. Yönetimin istediği maddeleri el altından geçirmekle olmaz. Beşiktaş bunları yaşadı... Kiraların kırdırılmasıyla ilgili bir madde vardı; divan başkanı ve oradaki heyet yoluyla, o madde oylama yapılmadan, oylamayı farklı bir şekilde yorumlayarak geçirildi... Divan başkanları ve heyetleri, yönetimin kölesi olamaz, yönetimin istediğin, yapamaz, birinin adamı olamaz! Sadece camianın adamı olur. Burada alınacak en önemli mesaj "bu kulüpler kimsenin malı değildir" mesajıdır.

BEŞİKTAŞ'TA DERNEKLER SORUNU VAR Beşiktaş mali genel kurul toplantısında, Başkan'ın konuşmaları verildi, muhalefetin konuşmaları verilmedi BJK Tv'den... Şeffaf olacaksınız, herkes size ulaşabilecek, sizi dinleyebilecek. Kendi ekipleriniz netice alsın diye, kongrelere otobüslerle dernekleri getirmeyeceksiniz! Beşiktaş'da dernekler problemi vardır, dernekler de yavaş yavaş kişilerin tekeline girmeye başlamıştır. Tek bir Beşiktaş var, kimse kimsenin adamı olmayacak! Herkes kendi özgür iradesini kullanacak, sorgulayacak.

BEŞİKTAŞ GENEL KURULU, CEBİNİZDEN ÜYE YAPTIKLARINIZDAN OLUŞMAYACAK! Beşiktaş uçuruma gidiyor, borçlanmaya bakın, yapılanlara bakın... Hala bilmem nerede bilmem kimlerle transfer görüşmeleri yapıyorlar. Nerede benim Türk oyuncularım? Sadece sıkıştığınız zaman, kamuoyunun gözünü boyamak için ortaya çıkartmayacaksınız o gençleri. O gençler, Beşiktaş'ın temel direği olacak. "Bütün dünya beni tanıyor" diyip, Beşiktaş voleybol takımını küme düşürmeyeceksiniz. Kongre üyeleri kulübün kendi üyeleri olacak, sizin cebinizden üye yaptığınız eşiniz dostunuz olmayacak, bu kulübü sevenler olacak, zor durumda sahip çıkanlardan olacak... Bu işleri bundan sonra ancak genç arkadaşlar sorgulayabilir.

ÜYE TEMİZLİĞİ YAPILMADIKÇA BU İŞLER DÜZELMEZ Üye temizliği yapılmadığı müddetçe, Beşiktaş kendi kimliğine kavuşamaz. Beşiktaş'ta üyelere bir anket yapılsa ne kadar yabancı madde olduğu görülür. Benim girdiğimn seçimlerdeki sahte üyeliklerden cesaret alındı ve bugün hala bunların sıkıntısını yaşıyoruz. O günkü cumhurbaşkanımız Ahmet Nejdet Sezer adına, kartı kullanılarak oy atıldı! Bunların hepsi tespit edildi ama müeyide uygulanmadı. Ama dönüp bakıyoruz; bir tüzük maddesinin işletilmesi çerçevesinde, diğer bir kulübümüzde başkan ve yönetim düşebiliyor. O zaman bizim hukukçularımız, büyüklerimiz, gençlerimiz, camiayı sorgulayacak. Başkan'a mutlak teslimiyet diye bir şey yok!

BEN HAKKIMI KULLANDIM Şimdi diyecekler ki; "o zaman niye aday olmuyor sunuz?" Ben bu hakkımı kullandım. Ben bu camiaya emek vermiş bir kişi olarak, olan biteni takip eder, düşüncelerimi söylerim, benden sonra gelecek nesilleri aydınlatırım. Nasıl ki Galatasaray'daki bazı büyükler uyarılar yaptı, yönetim dinlemedi o uyarıları; netice ne oldu gördünüz! Ben de o yaşlarda olmamama rağmen, kendi uyarılarımı yapmaya devam edeceğim. Belki genç arkadaşlarıma fikirlerimle faydam olabilir. Belki bu fikirlerim. hukukçu büyüklerimizin tekrar bazı konuları düşünmeleri neticesinde, onlara çalışma fırsatı yaratır. O yüzden ben düşüncelerimi söylemeye devam edeceğim... Beni bu camia içerisinde susturamazlar.

BEŞİKTAŞ'TA GAZ BİRİKMESİ VAR Mali kongreye gidip, federasyona bağırıp, Fenerbahçe'ye bağırıp gündem değiştirip asıl konuyu konuşturmazsanız bu gelip bir yerde patlar. Benim mali genel kurulumu benim televizyonum vermiyorsa, burada şeffaflıktan bahsedemezsiniz. Bu canlı yayınlar kimin ne olduğunu gösteren, hürriyetin, demokrasinin ne olduğunu gösteren ispatlardır. Usülsüzlükleri görürsünüz, böylelikle insanların etrafını saramaz, sahte kartlarla salona giremez, insanların üzerinde baskı yapamaz... Beşiktaş bu tabloyu özlüyor ve er ya da geç kavuşacaktır. 400-500 milyon dolar borçlara geleceksin, onunla ilgili hesap vermen gerekirken "federasyon-fenerbahçe" diye insanları tahrik edeceksin, kulübü ana meselelerinden uzaklaştıracaksın... Yok öyle şey! Mali Kongrelerde herkes konuşacak! Eğer bunlar olmazsa gaz birikmesi olur, patlama nerede olur, bilinmez!

DİVAN KURULLARINA DA KENDİ ADAMLARINI DOLDURUYORLAR Bizde "divan kurullarına insanlar nasıl seçilir?" biliyor musunuz? Divan kurullarına yılda, yaklaşık sekiz on üye alınır, o on üye de grupların aday gösterdiği, grup çalışmaları yapan kişilerden seçilir. Ben bu kulübün eski ikinci başkanıyım, eski sporcusuyum, bu divan kurulu seçimlerine katılmayı reddediyorum on yıldan beri. Yani Beşiktaş'ın içinde o kadar konuşulmayan çarpık şeyler var ki bugün Beşiktaş'da tanınmış çoğu kişi divan kurulu üyesi değildir. Bçylelikle divan kurullarını da etkisizleştiriyorlar, oraya da kendi adamlarını doldurma yoluna gidiyorlar. Çünkü divan kurulları, üç ayda bir resmi olarak, kamuoyuna sesinizi duyurabileceğiniz yerlerdir. Bununla ilgili "tüzük değişikliği yapın" dedik. Bunu da gündeme getirmiyorlar, işlerine gelmiyor. Çünkü divan kurullarına kuvvetli kişiler gelirse kamuoyu onların sesine kulak verecek... Bri divan kurullarını grupların tulum oylarından seçmeyin, ayıptır! Ama hiç kimsenin işine gelmiyor, onlarla da seçim zamanı pazarlıklar yapılıyor. O pazarlıklar kulübü bu hale getirdi.

"PARA VERDİM, BURASI BENİM" DERSENİZ, SATAR SAVAR ÖDERİZ, KURTULURUZ! O Kadar şey birikti ki bu camiada, insanlar artık bıktı. Ortaya kim çıksa bir şeyler söylese iki üç internet sitesi var, başlıyorlar o yolla saldırmaya... İnternet ortaya çıktı, yiğitlik bozuldu! Herkesin çoluğu çocuğu var, çevresi var; bu hakaretleri kimse hak etmiyor. Bırakın artık, bu gençleri kullanmayın! Gençleri kullanıyorlar, dolduruyorlar, yazılar yazdırıyorlar! Ama gelinen noktada kendi yalanlarına kendileri de inanamıyorlar... Bunlar toplumsal meseleler, burası sizin kendi malınız değildir! Hee; "ben bu kadar para verdim, gitmem" diyen varsa Beşiktaş bir gün gelir, bunun diyeti neyse de öder! Bu kaçınılmaz bir sonuçtur. Star savar, bu işten kurtulur! Bu hiiç zor bir şey değildir ve bir gün yapılacaktır. Bu şekilde diyet ödemektense özgür bir duruşa sahip olmak, Beşiktaşlı'ya daha çok yakışır!

KONGREYE İSTERLERSE BEŞ BİN KİŞİ GETİRSİNLER
Ben gençlerimize çok güveniyorum. Gençlerimiz para biriktirip üye olacak, çalışacaklar, bu işten menfaat beklemeyecekler, kimsenin adamı olmayacaklar, yalan yanlış şey yazmayacaklar, gerçekleri görecekler ve gerçeklere göre hareket edecekler... Beşiktaş geçmişte nasıl altyapısıyla başarılı oldu, Beşiktaş'ın kendi değişimini de gençler yapacak. Ben iki bin kişiye karşı çıkıp konuştuğumu hatırlıyorum, tek başıma. İsterlerse beş bin kişi getirsinler, çekinmem. Bir yönetim, mali kongreye niye adam getirir? Kendine güvenmeyen bir yönetim bunu yapar ancak. Son dönemlerdeki bütün kritik kararlar, bu şekilde çıkmıştır. Tezahüratlarla, Fenerbahçe'ye Galatasaray'a saldırmakla, bir bakarsınız alttan bir karar çıkmış! Karara imza atanlar, ertesi gün, kulüpte işe başlamış! Bunların hepsini gördük. Genç arkadaşlar son yıllardaki skandalları iyi analiz edecek. Otobüslerle insanlar nasıl getirilmiş, oylar çocuklara nasıl kullandırılmış? Bunları görecekler!

MURAT AKSU-YILDIRIM DEMİRÖREN KONGRELERİ... Murat Aksu-Yıldırım Demirören kongrelerinde büyük önlemler alındı! Neden? İkisi de birbirinin ne yaptığını gayet iyi biliyordu. Dolayısıyla, öyle bir önlem alındı ki oylama düzgün çıktı. Beşiktaş'ın beş kuruş parası olmadığı dönemleri hatırlıyorum, ben sporcuyken maaş alamadığımız dönemleri bilirim... Ne oldu? Beşiktaş Kulübü kayıp mı oldu? "Ben para verdim, burası benim" diyemezsiniz! Burası, zamanında bir memur maaşıyla yüz milyonlarca dolarlık bütçelerin yönetildiği bir yerdir. Beşiktaşlı neyin doğru neyin yanlış olduğunu çok iyi bilir. Ama aramızdaki ayrık otlarını temizlememiz şartıyla! Üye yapacaksınız adamları, kongre zamanı "kalk gel" diyeceksiniz "benim dediğim gibi oy kullan" diyeceksiniz... O camia, camia olmaz o zaman.