Hastalıklarını unutturan eserleri sergilediler

Yakalandıkları çeşitli hastalardan dolayı uzun süreli tedavi görmek zorunda kalan çocuklar, derslerden geri kalmamak için eğitimlerini sürdürdükleri hastanenin içindeki ilköğretim okulunda hazırladıkları resim ve el becerisi eserlerinden sergi açtı. Öğrencilerin 184 parçadan oluşan sergisine en çok ilgiyi doktorları ile öğretmenleri gösterdi.
Samsun Mehmet Aydın Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde tedavisi sürerken su yerine serumu, şeker yerine ilacı alıp, teneffüs yerine ziyaretçiyi, ödev yerine tetkik kağıtlarını, veli yerine refakatçıyı ve karne yerine taburcu kağıdını gören 7-12 yaş arası çocuklar, tedavilerinden arta kalan zamanlarda eğitimlerini hastanenin ilköğretim okulunda sürdürdü. Sınıfa inemeyenlere yatak başında eğitim verilirken, sınıfa gelebilenler ise vakitlerini derslerle, resim el işi faaliyetleri, oyunlarla, yapbozlarla, belirli gün ve hafta kutlamalarıyla, kitap okumayla, satranç ve bilgisayar ile geçirdi. Bu süre zarfında öğrenciler, yaptıkları resim, oyun yap-bozları ve el becerilerinden ilk sergisini açtı.
Öğrencilerin sergisine Mehmet Aydın Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Sırrı Kılıç, Başhekim Yardımcısı Dr. Ali Osman Katrancı, doktorlar, hemşireler, veliler ile çok sayıda vatandaş katıldı. Açılışın ardından sergi gezilerek çocukların eserleri tek tek incelendi. Başhekim Prof. Dr. Sırrı Kılıç, tedavi görürken okulda becerilerini ortaya koyan çocukların bütün eserlerinin kendileri için kıymetli ve anlamlı olduğunu söyledi.
Mehmet Aydın Eğitim ve Araştırma Hastanesi İlköğretim Okulu Öğretmeni Feyza Çetiner ise okulda derslerin haricinde öğrencileri toplumsal hayata hazırladıklarını kaydetti. Serginin öğrencilerin büyük emekleriyle açıldığının altını çizen Çetiner, verdikleri eğitimlerle çocukların hastane korkularını yenmelerine, okul özlemlerini gidermeye, bulundukları ortama ve topluma uyumlarını sağlamaya çalıştıklarını kaydetti. Bu uğraşın çocukların hastalıklarını ve tedavilerini kabullenme açısından rehabilite de ettiğini anlatan Çetiner, hasta psikolojisinden uzaklaştırarak günlük yaşamlarını sürdürmelerine, psiko-sosyal problemlerini çözmelerine, velilerin eğitimini sağlamaya, gerektiğinde onlarla görüşerek çocuklara eğitim ve öğretim açısından daha kolay ulaşmaya yardımcı olmaya çalıştıklarını da sözlerine ekledi.