Huzurevinde kalan yaşlıların bayram dilekleri, yakınları ile görüşmek

Gözleri yolda, çocuklarının gelmesini bekleyen huzurevi sakinleri, buruk bir bayram yaşıyor. "Allah devletimize zeval vermesin." diyen Keçiören Belediyesi Huzur Evi sakinleri, bakım konusunda herhangi bir sıkıntı yaşamadıklarını, tek üzüntülerinin ailelerine, evlerine olan hasretlikleri olduğunu belirtiyor. Huzur evi sakinlerinin bayram dilekleri, çocuklarını görmek.
Yaklaşık 7 aydır eşi ile birlikte huzurevinde kaldığını söyleyen Mukadder Maytallı, Van’da yaşanan deprem ve terör olayları nedeniyle buruk bir bayram yaşadıklarını söyledi.
“Öte yandan burada mutluyuz. Her şeyimiz dört dörtlük. Doktorumuz, hemşiremiz var.” diyen Maytallı, iki çocuğunu olduğunu belirtti.
Çocuklarını çok sevdiğini, İstanbul’da oldukları için gelemediklerini fakat telefonla görüştüklerini aktaran Maytallı, “Onların yanımda olmasını isterdim. Eskiden bayramlarda hep beraber olurduk, yemekler yapardık, börekler açardık. Daha mutluyduk tabi. Buraya gelince onlarla görüşme imkânımız pek olmuyor, telefonla görüşüyoruz.” şeklinde konuştu.
Bayramlarda özellikle öğrencilerin ve bazı vatandaşların kendilerini ziyaret ettiklerini kaydeden Mukadder Maytallı, “Ellerimizi öpüyorlar, çok mutlu oluyoruz.” ifadelerini kullandı.

“YİNE DE BURUK OLUYOR İNSAN”
Huzurevi sakinlerinden bir diğeri de Münevver Yaşlıca (82). “Tabi eski bayramlar olmuyor. Ama bayram her zaman için bayramdır. Sıkıntıları ile üzüntüleri ile bayramı bayram olarak kabul etmek mecburiyetindeyiz.” diyen Yaşlıca, hiç çocuğu olmadığını, yaklaşık 10 ay önce huzur evine geldiğini anlattı.
“Bayramda ne olsun isterdiniz?” sorusuna, ise Yaşlıca, “Evimde olmayı çok isterdim, burası da çok güzel, ancak insanın evinde olması, ailesiyle olması… Aile demek bir tek çocuk demek değil, eşi var, kardeşi var… Benim hepsi var, hepsi ziyaret ediyorlar ama yine de bir yerde buruk oluyor insan. Bu burukluğu tatmak istemezdim hiçbir zaman. Burada da arkadaşlar iyi, personel çok iyi, hepsi güler yüzlü, hiçbirisi kırmıyor, incitmiyor ama sizin içinizdeki kendi kırıklığınız ölene kadar gider.” cevabını verdi.
Gençlik yıllarında kreş işlettiğini söyleyen Münevver Yaşlıca, “Çocuklara aşırı düşkünlüğüm var.” diye konuştu. Ziyarete gelen gençlerin kendisini çok mutlu ettiğini kaydeden Yaşlıca, onları gördüğünde dayanamayıp ağladığını aktardı. Yaşlıca, “Çocuklar hem gelsin, hem üzmeyelim ama ağlamakla üzüyorum onları. Gençlere hiç kıyamıyorum, filiz gibi geliyor hepsi.” diye konuştu.

“ÇOCUĞUM VAR AMA YOK”
Huzurevi sakinlerinden Beyaz Ayyıldız ise 3 çocuğu olduğunu ancak çocuklarının kendisini ziyarete gelmediklerini anlattı. Beyaz Ayyıldız, "Kaç yıldır buradasınız?” sorusuna, “Ne zaman geldiğimi bilmiyorum, epeydir buradayım.” cevabını verdi.
Keçiören Huzurevinde beyaz sakalları nedeniyle 'Pamuk Dede' olarak tanınan Mustafa Amca, Antalyalı olduğunu belirtti. Huzur evinde 8 yılını doldurduğunu kaydeden Pamuk Dede, çocuklarının kendisini arayıp sormamasından sitem ediyor.
Altı yıldır burada kalan Muammer Akbulut ise “Çocuğunuz var mı?” sorusuna, “Var ama yok.” yanıtını verdi. Akbulut, Van'da yaşanan deprem ve gelen şehit haberlerinin kendilerini üzdüğünü dile getirdi.
Gelen ziyaretçiler ise huzur evi sakinlerinin yüzünü güldürüyor. Yaşlıların tek tek ellerini öperek, bayramlarını kutlayan Sultan Kara, burada kalan herhangi bir yakını olmadığını ancak fırsat buldukça ziyarete geldiğini kaydetti. Kara, “Buraya gelince anne ve babanın değeri daha çok anlaşılıyor.” ifadelerini kullandı.