Kahramanmaraşlı öğretmenler İsmail Kara ve Berhayat Kara çifti, 2'si özürlü 3 çocuğu ile karşıladı Öğretmenler Günü'nü. İlk çocukları İbrahim (15) zihinsel özürlü ve aynı zamanda epilepsi hastası. İkinci çocuğu Başak (11) da zihinsel özürlü. En küçük çocukları Burak ise tek tesellileri. Ama özürlü çocukları için ’Allah onları bize lütfetti’ diyorlar.
Diğer öğretmenlere göre, çocukları özürlü öğretmen anne-baba için hayat daha zor. İkisi de sınıf öğretmeni ebeveynden öğretmen İsmail Kara, sosyal yaşantıları olmadığını ifade ederek, "Ne kimse bize gelebiliyor, ne biz kimseye gidebiliyoruz. Okula giderken İbrahim’in yemeğini yedirip, suyunu biberonla içirip, yatağa yatırararak ona yalnızlığını hissettirmeyecek şekilde radyoyu da açıyoruz. Başak'ı ise özel rehabilitasyon merkezine gönderiyoruz. En küçük Burak ise okula gidiyor. Özürlü İbrahim’de ergenlik belirtileri başlayınca, kilosu artınca ve boyca büyüyünce kimse bakmaz oldu, bakıcı bulamıyoruz şimdi. Tek çare bizden birisinin sabahçı olması, diğerinin öğlenci olması. Ama ders saatleri sene başında bir türlü ayarlanamayınca ikimiz de öğlenci olduk, çaresiziz." diye konuştu.
Çocuklarının bu durumunun, kendilerini okulda olumlu yönde etkilediğini belirten öğretmen İsmail Kara, öğrencilerine daha farklı ve hassas davrandığını söyledi. Öğrencilerin de bu durumdan memnun olduklarına işaret eden Kara, çok sevildiklerini kaydetti.
"ÖĞRETMENLER DE ANNE BABA’DIR"
İki özürlü çocuğunun, aynı zmanda yatalak olduğunu, her şeyiyle kendilerine bağımlı olduğunu belirten İsmail Kara, "Yemeklerini ezerek yediriyoruz. Allah’a şükür, dua ediyorum, 2 tane özürlü çocuğum var ama ne pişmanlık ne Allah’u tealaya isyan gibi bir kelime ağzımdan çıkmadı. Çocuklarım için de Allah’a şükrediyorum. İyi ki bizlere nasip etti.’’ dedi.
Başta Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer ve bütün öğretmenlerin öğretmenler gününü kutladığını ifade eden öğretmen İsmail Kara, şunları söyledi: "Benden büyük öğretmenlerin ellerinden öpüyorum, ayrıca öğrencilerimin de gözlerinden öpüyorum. Biz ikimiz de sınıf öğretmeniyiz, sabah kalkıp öğlene kadar çocukla ilgilenip, öğlen giderken yemeğini yediriyorum, biberonla suyunu içiriyorum ve kapıyı üzerine kilitleyip okula gitmek zorunda kalıyoruz. En büyük sıkıntımız bu. Tuttuğumuz bakıcılar bakmıyorlar.‘’
Sınıf öğretmeni anne Berhayat Kara ise yaşadıkları ve içinde bulundukları durumla ilgili gözyaşları içinde şunları söyledi: ’’İbrahim Yener benim ilk çocuğumdu, doğumunu mutlulukla karşılıyordum. 3 aylıkken gözlerinde seğirmeler meydana gelmeye başlamıştı. Farkediyordum ama birşeyler yapamadım, işte sonuçları da ortaya çıktı.’’ şeklinde konuştu.
Anne Berhayat Kara, çocuklarının özürlü olmasına olumlu yönünden bakarak, ’’Evden çıktığım zaman artık 36 tane öğrencim var diyerek, onlara asla evdeki bir sorunumu yansıtmıyorum. Şimdi öğretmenler günü, yani asıl onların ve onlar gibi olanların günü." dedi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz