Malatya İnönü Üniversitesi bugün 40. Akademik Yıl açılış törenini gerçekleştirdi,İnönü üniversitesi Turgut Özal Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen törene Vali Süleyman Kamçı, AK Parti Malatya Milletvekilleri Mücahit Fındıklı ve Ömer Faruk Öz. 2.Ordu Kurmay Başkanı ve Garnizon Komutanı Tümgeneral Mehmet Akyürek, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Ertan Mumcu, Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Alper, Baro Başkanı Enver Han, İl Jandarma Komutanı Jandarma Kurmay Albay Hasan Aksoy İl Emniyet Müdürü Dr.Ömer Urhal, ilçe belediye başkanları, TSO başkanı Hasan Hüseyin Erkoç, Gazeteci-Yazar Yavuz Donat, kamu kurum ve kuruluşları temsilcileri katıldılar.Açılış töreni Üniversite Müzik Topluluğu’nun Türk Halk Müziği dalında verdiği dinleti ile başladı.İnönü Üniversitesi rektörü Prof. Dr. Cemil Çelik yaptığı açış konuşmasında, “İnsan hayatında 40 yaş, bildiğiniz gibi, önemli ve anlamlı bir safhanın başlangıcı olarak kabul edilir. Özellikle de bizim kültür ve medeniyetimizde bu böyledir. 40 yaş, insanın kemalat yaşıdır; hem bedenen hem de ruhen olgunluğu ve oturmuşluğu ifade eder. Bu tanımlamayı, 1975 yılında kurulmuş olan Üniversitemiz için de kullanmak istiyorum. İnönü Üniversitesi, Türkiye üniversiteleri arasında birçok alanda başarılarıyla öne çıkmış, saygınlığını her geçen gün biraz daha artırmış; altyapısı tamamlanmış, öğrenci sayısı 40 binlere yaklaşmış, dünyanın birçok ülkesinden 800’ün üzerinde yabancı uyruklu öğrencisi bulunan, bin 600 öğretim elamanından 30’unun yabancı uyruklulardan oluştuğu, birçok uluslararası üniversite ile bilim alanında işbirliği olan, sadece ülkemizde değil, artık dünyada da adından söz ettirmeye başlayan bir üniversite hüviyeti kazanmıştır.İnönü Üniversitesi, yerel değerleri göz ardı etmeyen ancak yerelleşmeyen, evrensel üniversite algısını benimsemiş, akademik özgürlüklerden ödün vermeyen ve her türlü farklılığı zenginlik olarak gören üniversite anlayışını şiar edinmiş, ideolojik bağnazlıkları değil, idealist üniversite olmayı benimseyen bir üniversitedir.Bugün burada sizlerle bir sevincimizi de paylaşmak istiyorum: Üniversitemizin kuruluşunun 40’ıncı yılında tam 40 projeyi hayata geçiriyoruz. Bu projelerin içerisinde, Türkiye’deki mevcutların en büyüğü olan Güneş Enerjisi Santralimizi hayata geçiriyoruz. Turgut Özal Tıp Merkezimizin elektrik ihtiyacının 1/3’ünü bu santral karşılayacak. Enerji acısından dışa bağımlı olan ülkemizde, bir üniversitenin kendi öz gelirlerini kullanarak 5.3 MW elektrik üretim kapasitesine sahip bir santrali hayata geçiriyor olması bile tek başına büyük başarı olup, aynı zamanda iyi bir girişimcilik örneğidir. Huzurlarınızda, bu başarıda emeği geçen arkadaşlarımı kutluyorum.Özet olarak 40’ıncı yılında Üniversitemiz, fizikî altyapısını yüzde yüze yakın bir oranda tamamlamış bulunuyor. Bütün bu yapılanların toplam maliyeti 240 milyon TL’dir. Bunun 158 milyonu devlet desteği, 64 milyonu Üniversitemizin öz gelirleri, 10 milyonu bağış ve 8 milyonu da diğer kurumların katkısından oluşuyor.İnönü Üniversitesi, sadece devletten destek bekleyen değil, öz gelirleri ile de yatırımlar yapan ve aynı zamanda duyarlı hayırsever insanlarımızın maddi anlamda destek sağladığı bir üniversite hâline geldi. Hayırseverlerimizin son altı yıl içerisinde Üniversitemize yaptıkları katkı 50 milyona yaklaşmış bulunuyor. Huzurunuzda kendilerine teşekkür etmek istiyorum. Asıl büyük teşekkürü de, devletimize ve hükümetimize yapmak istiyorum. Bundan 10-15 yıl önce, bu kadar yüksek oranda bir yatırım desteğinin hükümet tarafından verileceğini söyleselerdi, inanın ki, ben de dâhil hiçbir akademisyen buna inanmazdı. 2015 yılında, kısmet olursa, müstakil binası olmayan İletişim Fakültemizin inşaatına başlayacak ve inşaatı devam eden Ziraat ve Su ürünleri Fakültelerimizin binalarını da tamamlayacağız. Ayrıca 100 yatak kapasiteli bir Onkoloji Hastanesi inşaatını da, hayırseverlerimizin bağışları ve Üniversitemizin öz gelirli ile başlatmayı planlıyoruz. Karaciğer Nakli ve Onkoloji Hastaneleri ile birlikte, inşallah Turgut Özal Tıp Merkezi’nin yatak kapasitesi 1.450’ye, ameliyathane sayısı 40’a çıkacak; yoğun bakım yatağı sayısı ise 300’ü geçecektir. Böylece Turgut Özal Tıp Merkezi, son 7 yıl içinde iki kat, hatta daha fazla büyümüş olacaktır” dedi.Rektör Prof. Dr. Çelik şunları söyledi, “Özellikle gelişmekte olan ülkemizde, üniversitelerin bilim ve teknoloji üretme sorumluluğunun yanında, sosyal duyarlılığın gereği olarak toplumumuzun sosyal gelişimine ve refahına katkıda bulunmaya da önem vermeleri gerekmektedir. Bu bağlamda Üniversitemizi, sosyal sorumluluk bilinciyle hareket eden bir üniversite olarak tanımlayabiliriz. Hasta Yakınları Otelimize de, bölgemizin hasta yakını potansiyelini hesaba katarak, hayırseverlerimizin katkılarıyla 100 yataklı yeni bir ünite daha ilave etmeyi düşünüyoruz. Üniversitemiz, araştırma ve yayın potansiyelinde özellikle son 4 yıl içinde belirgin biçimde iyiye doğru gidiyor. Şu an 40’a yakın TUBİTAK projemiz yürüyor. BAP’tan verdiğimiz destekler de aynı şekilde artmıştır. Ancak ülke olarak, özellikle ciddiye alabileceğimiz araştırmalar konusunda, daha iyi bir duruma gelmemiz gerektiğinin de farkındayız. Türkiye’nin önce bölgesel, sonra küresel güç olma hedeflerinin gerçekleşmesi yolunda, ülke üniversitelerinin de rol üstlenmesi, daha fazla gelişme göstererek, elle tutulur bilim ve teknoloji üreterek katkı sağlaması gerekmektedir. Ancak bunun için üniversite anlayışımızın ve yönetme tarzımızın da ilerleme kaydetmesi gerekiyor. Her yönüyle birbirinin aynı olan üniversiteler olmak yerine, her birinin hiç olmazsa belli bir alanda öne çıktığı üniversiteler olmalıyız. Umuyorum ki, gecikmiş olmamıza rağmen, Türkiye ve dünya gerçeklerini de göz ardı etmeden, üniversitelerimizi bir an önce yeniden yapılandırma konusunda başarılı oluruz. İnönü Üniversitesi olarak; toplumumuzun gelişmesi ve ilerlemesi yolunda üzerimize düşenleri yapmaya, huzur ve barış içerisinde daha nice güzellikleri hayata geçirmeye devam edeceğiz. Bu minvalde yolumuza devam ederken, içinde yaşadığımız toplumla barışık olmaya her daim özen göstereceğiz; hem üniversite olmanın hem de bilim insanı olmanın vakarını ve yerini her zaman korumaya çalışacağız. Bundan emin olabilirsiniz.”AK Parti Malatya Milletvekili Ömer Faruk Öz, “Sizlerden biri olan, bir akademisyen olan Sayın Başbakanımız Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu döneminde de hükümet ile İnönü Üniversitesi arasındaki kurumsal ilişkiler aynı yakınlıkta devam edecektir. Hükümet olarak İnönü Üniversitesine bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra da desteğimiz sürecektir. TBMM’de Sayın Başbakanımızın da bir akademisyen olması nedeniyle verdiği talimat doğrultusunda akademik personelin özlük haklarıyla ilgili komisyondan karar geçti. Gecikmiş bir karar biliyoruz ama geç de olsa bu kararın geçmesi hepimizi sevindirdi” dedi.Vali Süleyman Kamçı ise yaptığı konuşmada, “Üniversiteler bilginin üretildiği, işlendiği,bulunduğu kente ışık saçan yerlerdir. Bu ışığın içerisinde bilgi vardır, kültür vardır, sosyal, iktisadi gelişim ve değişim vardır.İlimizin sosyal ve kültürel yaşamına değer kazandıran; ilimin, bilimin, güzel sanatların, sporun ve sağlığın olumlu olarak kente yansıyan aynası olan İnönü Üniversitemizin 40. Akademik Yılı açılış törenine katılmaktan duyduğum memnuniyetle sözlerime başlarken tüm konukları sevgi ve saygıyla selamlıyorum. İlimizin gelişmişlik düzeyinin temel taşlarından biri olan Üniversitemize Malatya kamuoyu olarak özel önem vermemiz gerekmektedir. Büyükşehir Belediyemiz, Kamu Kurumlarımız, Sivil Toplum Kuruluşlarımız, Esnafımız ve Halkımız Üniversitemizle etle tırnak misali bir arada olmalı, destek vermeli, destek almalıdır. Zira verilen desteğin karşılığında maddiyatla ölçülmeyecek kazançlarımız olacaktır. Hz. Ali’nin “İlim Servetten Üstündür, Çünkü Sen Serveti Korursun, İlim ise Seni” sözü de İslam dininin ilime verdiği önemi vurgulamaktadır. Gördüğüm kadarıyla Malatya insanının liderlik hırsı hayırseverlikte de ön plana çıkmakta, üniversitemize sivil toplum kuruluşlarımız ve hayırsever iş adamlarımız tarafından önemli yatırımlar kazandırılmaktadır. Bu nedenle bilime ve ilime yapılan hayırsever yardımların ve yatırımların kazandırılmasında tüm emeği geçenleri yürekten kutluyor, saygılarımla selamlıyorum. Sevgili öğrenciler Güzel Anadolu’muzun en huzurlu illerinden Malatya’da ülkemizin saygın üniversitelerden birinde öğrenci olmanın gururunu taşıyarak eğitim görmenizi diliyorum. Üniversitemiz ilimizin kültür bahçesi siz de o bahçenin çiçeklerisiniz, aldığınız eğitimle, yaşantınızla, tavır ve davranışınızla ilimize değer katmalısınız. Sorunlarınızın çözümünde üniversitemizle birlikte Valiliğimiz, kamu kurum ve kuruluşlar her zaman yanınızda olacak ve yardımcı olacaktır” dedi.Törende Fahri Doktora Belgesi verilen Rönesans Holding Yönetim Kurulu Başkanı Malatyalı işadamı Erman Ilıcak, bir müjde vermek istediğini ifade ederek, Malatya Girişim Grubu olarak Malatya’da 4 bin kapasiteli bir öğrenci yurdu yapmak için çalışma başlattıklarını, arsayı bulduklarını ve Yurt-kur ile görüşmelerin devam ettiğini söyledi. Ilıcak, yurt projesinde her türlü sosyal ve kültürel donatı imkanlarının olacağını belirtti. Malatya’da yapılmasını planlanan Fizik Tedavi Rehabilitasyon Merkezi’nin yapımını ise kamu-özel ortaklığı ile Rönesans Holding olarak üstlendiklerini ve 100 milyon TL tutarındaki bu projeyle yakından ilgilendiğini kaydetti.Törende İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cemil Çelik, işadamı Erman Ilıcak’a “Fahri Doktora Belgesi”, yine Malatyalı işadamı Mehmet Emin Sungur’a ise “Teşekkür Plaketi” takdim edildi.İşadamı Mehmet Emin Sungur, kendisinin senatörlüğü döneminde İnönü Üniversitesi kuruluş Kanunu’nun çıktığını ve yasa teklifinde kendisinin de imzasının bulunduğunu belirtti.Konuşmaların ardından 36 projenin açılışı protokol üyelerince yapıldı.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz