Kaza yaptığı gün hastaneden taburcu edilen genç evinde öldü

Ümraniye’de geçirdiği trafik kazası sonrası kaldırıldığı hastanede tedavisi yapıldıktan sonra taburcu edilen 29 yaşındaki Mustafa Yılbaşı, evinde hayatını kaybetti. Yılbaşı'nın iç kanama geçirdiği iddia edildi. Aynı kaza da yaralanan arkadaşı Ahmet Yağcı'nın ise Yılbaşı’nın hayatını kaybetmesinden korkarak taburcu olduğu hastaneye yeniden yattığı öğrenildi. Hastane başhekimi, konuyla ilgili yazılı açıklama yapacaklarını söyledi.

Kaza, 30 Ocak sabah saatlerinde Ümraniye Şile Yolu Küçüksu Kavşağı’na yaklaşık 1 kilometre kala meydana geldi. Beykoz Kavacık’ta bir fırında çalışan Mustafa Yılbaşı ve Ahmet Yağcı’nın içinde bulunduğu otomobil, kaza yaptı. Kaza sonrası yaralanan Yılbaşı ve Yağcı, hemen yakındaki Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Hastanenin acil servisinde ilk müdahaleleri yapılan yaralıların filmleri çekildi, tahlilleri yapıldı. Daha sonra durumlarının iyiye gittiğine kanaat getirilerek aynı gün içinde taburcu edilen iki arkadaş, ağrı kesici ve tansiyon ilacı yazılı reçeteyle birlikte evlerine gönderildi.

İddialara göre hastaneden taburcu edilen Mustafa Yılbaşı, hemen Beykoz Çavuşbaşı’nda bulunan evine gitti. Kapıdan içeriye giren genç, yakınlarına kendisini iyi hissetmediğini ve midesinin bulandığını hemen yatmak istediğini söyledi. Odasına giden Mustafa Yılbaşı, uyumak için yatağına uzandı. Bu sırada ev işleriyle uğraşan ve odadan ses gelmediğini fark eden anne Nafiye Yılbaşı, içeriye girerek oğluyla konuşmak istedi. Oğlunun nefes almadığını ve morardığını gören Nafiye Yılbaşı, hemen ambulans çağırdı. Bir süre sonra gelen sağlık ekipleri Yılbaşı’nın öldüğünü belirledi.

İÇ KANAMA İDDİASI

Çocuklarının ihmal sonucu öldüğünü iddia eden Yılbaşı Ailesi, hastane yetkililerine ateş püskürdü. Henüz yaşadıklarının şokunu atlatamayan baba Selahattin Yılbaşı, ”Oğlum kaza geçirmiş. Hemen hastaneye kaldırmışlar. Orada ilk müdahalesi yapılmış, filmleri çekilmiş. Daha sonra 'bir şeyin yok' denilerek taburcu edilip eve gönderilmiş. Akşam saatlerinde eve geldi. Annesi hemen yatırmış, dinlensin diye. Çocuk yatağında ölmüş. Nereden bilebilirdik böyle olacağını. Annesi yüzünün morardığını, baygın şekilde yattığını fark etmiş. Onun üzerine hemen yardım çağırmış. Gelen sağlık görevlileri yarım saat kalp masajı yaptı. Ama Mustafa için yapılabilecek bir şey kalmadığını söylediler. Oğlum ölmüştü. Kaza yapan bir kişi nasıl hemen taburcu edilebilir? Oğlumun iç kanamadan öldüğü söyleniyor. Yani hastanede tutulmuş olsaydı şu an yaşıyor olabilirdi. Hastanenin ve doktorların ihmali var. Oğlumun ölümüne neden olanlardan şikayetçi olacağım." diye konuştu.

Oğlu Mustafa’nın kaza geçiren arkadaşı tarafından akşam saatlerinde araçla eve getirildiğini söyleyen anne NafiyeYılbaşı ise, "Birlikte çalıştığı arkadaşı Ahmet Yağcı kaza geçirdiklerini ve hastaneye giderek tedavi olduklarını söyleyerek Mustafa’yı araçtan indirdi. Ben Mustafa’nın koluna girerek eve getirip yatağına yatırdım. Arkadaşı birkaç ilacı da bana vererek gitti. 'Midem bulanıyor' diyerek uyumak istedi. Çok iyi görünmüyordu. Daha sonra odasına gittiğimde morardığını gördüm. Hemen komşularla birlikte ambulans çağırdık. Ama yapacak bir şey kalmamıştı. Oğlumuz hayatını kaybetmişti. Hastanede tedavi olması gereken birini eve göndermişler. Oğlumun ölümünden onu taburcu edenler sorumludur." ifadelerini kullandı.

ARKADAŞI CAN KORKUSUYLA HASTANEYE YATTI

Bu arada, aynı kazada yaralanan ve Mustafa Yılbaşı ile birlikte taburcu edilen Ahmet Yağcı, arkadaşının ölmesinden sonra yeniden hastaneye giderek yatış yaptırdı. Yağcı’nın 'ben de ölürüm' korkusuyla hastaneden gitmek istemediği öğrenildi.

Öte yandan, Yılbaşı’nın ölümünden sonra Beykoz Cumhuriyet Savcılığı da olayla ilgili inceleme başlattı. Baba Selahattin Yılbaşı’yı ifadeye çağıran savcılığın, Mustafa Yılbaşı’nın kesin ölümünün belirlenmesi için Adli Tıp Kurmun’dan gelecek ölüm raporuna göre işlem yapacağı bildirildi.

Hastane Başhekimi Doç. Dr. Eyüp Gümüş, konuyla ilgili araştırmalarının sürdüğünü belirterek, gerekli açıklamanın yazılı olarak yapılacağını söyledi.