Kılıçdaroğlu: Bu hükümet döneminde kadına şiddet çok arttı

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, AK Parti döneminde kadına yönelik şiddetin yüzde 1400 arttığını belirterek, “ Kadına yönelik şiddet nasıl böyle artar, bunun arkasındaki unsurlar iyi irdelenmeli” dedi.
Bir takım ziyaretlerde bulunmak için Adana’ya gelen Kılıçdaroğlu havaalanında partililer tarafından karşılandı. Parti otobüsüyle kısa bir şehir turu atan Kılıçdaroğlu, daha sonra il başkanlığında partililere bir konuşma yaptı. Ardından kadın kolları üyeleriyle bir araya gelen Kılıçdaroğlu, bir ailede sorun varsa onu en ağırlıklı yaşayanın kadınlar olduğunu söyledi. “Evde işsiz mi var annenin gözüne uyku girmez” diyen Kılıçdaroğlu, “İşsizlik konusunda bu ülke havlu attı artık, hükümet işsizliği dert edinmiyor. Her yüz kişiden 22’si işsiz. Toplumumuz, sosyal yapımız için büyük tehlike.“ diye konuştu.
Adana’nın hak ettiği gelişmeyi gösteremediğini aktaran Kılıçdaroğlu, “CHP’li büyük şehir belediyesiyle Adana çağdaş uygarlığa ulaşacaktır. Bunun için kadınlara çok ihtiyacımız var. CHP kadınların siyasi evidir. Bana siyasette yol açılır mı diye beklemeyin mücadelenizi yapın. Her türlü desteği ben vereceğim. Kadınlar partiye daha fazla üye olsunlar.” şeklinde konuştu.
Genel Başkan Kılıçdaroğlu, bir kadının ‘Erkekler bizi eziyor’ şeklinde konuşmasına cevaben şöyle konuştu: “Kedinizi erkeklere ezdirmeyin. Ben biliyorum sizin sesiniz evde gür çıkıyor. Mücadele verirseniz siyasette de gür çıkar. Türkiye’yi yönetme konusunda önünüzde engel yok. Kadının eğitildiği ülkelerde toplumda eğitilmiş olur. Adana’yı dolaşırken her kadından ilgi gördük. Başörtülü açık, genç, yaşlı her kadından alaka gördük. Kadınların tamamına ulaşarak onlara CHP’yi anlatmak gibi bir görevimiz var.“
Ülkeyi kuranların canlarıyla kanlarıyla mücadele ettiğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, “Mücadelemizde bedel ödemekten korkmayacağız. Ülkede çocuklar saçı kesiliyor diye hapse atılıyorsa, bu kavga hepimizin kavgası olmalı. O çocuklar hepimizin. Parasız eğitim istiyoruz diyen gençler 19 ay hapiste kalıyorsa onun annesine sahip çıkmak zorundayız. Onları toplumun dışına itmek değil kazandırmak gerekir. Karnımızın doyması yetmiyor. 21. Yüzyılda herkesin karnı doyacak herkesin özgürlüğü de olacak. Herkes düşüncelerini korkmadan dile getirecek. Ama işadamı korkuyor konuşamıyor. Gazeteci yazmaktan korkuyor. Medya üzerinde büyük baskı var. Medya üzerinde baskı varsa benim haber alma özgürlüğüm engelleniyor demektir. Medyanın özgürlüğünün kısıtlanması halkın özgürlüğünün kısıtlanması demektir. “ ifadelerini kullandı.
Basın mensuplarının şike ile ilgili sorusunu geçiştiren Kılıçdaroğlu, “Cumhurbaşkanının bu aşamadan sonra yapacağı tek şey var. Meclisten aynen geçerse onaylamak zorunda. Daha sonra anayasa mahkemesine gidebilir. Bunun dışına yapacağı fazlada bir şey yoktur.” diye cevap verdi.
Yine bir soruya karşılık, basın mensuplarının yıpranma haklarının ellerinden alınmasının yanlış olduğunu aktaran Kılıçdaroğlu, bu hakkın tekrar verilmesi durumunda CHP olarak kesinlikle destekleyeceklerini ifade etti. Basın mensuplarının aslında kamu görevi yaptıklarına işaret eden Kılıçdaroğlu şöyle devam etti: “Onun mesaisini bir devlet memuru mesaisi gibi görmemek gerek. Karda, kışta, çölde, depremde, selde, gece, gündüz gazeteci vardır. O zaman bu meslek yıpratıcı bir meslektir. Gazetecilere verilen yıpranma hakkı birçok ülkede olduğu gibi tekrar verilmelidir. “
Partililere yaptığı konuşmada yanına gelen bir dönerci ustasının sigortasının yapılmadığını söylemesi üzerine Kılıçdaroğlu şunları kaydetti: “Sigorta CHP iktidarında olur. Kayıt dışı istihdam CHP iktidarında önlenir. Bizim siyasetimizin odağında insan vardır. Kimseyi ötekileştirmeden herkesi kucaklamak azmindeyiz. Önümüzde engeller olsa da, özel yetkili mahkemeler olsa da, AK Parti’nin yargıçları karşımıza çıksa da hepsini yıkacağız. Adam gibi yargılamaya, hukukun üstünlüğüne evet. Ama iktidarı eleştirdi diye hakkında fezleke düzenleyen yargıyı kabul etmiyoruz.