Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Güzel Sanatlar Fakültesi Seramik ve Cam Bölüm Başkanı Yrd.Doç.Dr. Tamer Aslan, köseleden (deri) rölyef çalışmasının sabır isteyen bir iş olduğunu, bu mesleğin körelmemesi için merak eden öğrencilerine gösterdiğini söyledi.Geleneksel Türk el sanatları içerisinde geniş bir yer tutan ve geçmişi çok uzun yıllara dayanan deri işleme sanatının devamı niteliğinde olan köseleden deri rölyef çalışmaların ustalık gerektirdiğini ifade eden Seramik ve Cam Bölüm Başkanı Yrd.Doç.Dr. Tamer Aslan, bu mesleğin körelmemesini dile getirdi. Aslan, “Bu çalışmayı yaparken ilk önce desenimizi tasarlıyoruz. Daha sonra tabakalanmış köseleyi alıyoruz ve bunun üzerine uyguluyoruz. Planlanan işin gereğine göre çalışmaları köselenin hem yüzeyine hem de tersine işliyoruz. Yüzeyde istediğimiz şekillerin kabartılarını elde ediyoruz. Bu işlem yapılan işin mahiyetine göre süresi uzuyor. Kösele üzerinde işlemleri yaptıktan sonra da boyamasını yapıyoruz” dedi.Kösele ile ilgili çalışmalarına öğrencilik yıllarında başladığını ifade eden Aslan, “Üniversitede hocam rahmetli Saim Bugay’ın teşviki ile 1983 yılında bu işe girdim. Birkaç arkadaştık. Ben bunu ciddi anlamda öğrencilik yıllarımda yapmaya başladım. Daha sonra üniversiteyi bitirdikten sonra da bununla ilgili atölye açtım. Yaklaşık 15 yıl kadar bu işi yaptım. Fakat 1995 yılında üniversiteye gelip akademisyen olduktan sonra bu işten uzaklaşmak zorunda kaldım. Yaklaşık 20 yıldır elime almadım. Geçtiğimiz günlerde arkadaşlarım benden kösele rölyef istediler. Çok beğendiler ve bu işi tekrar devam ettirmemi istediler. 20 yıl sonra yeniden başlamak çok iyi geldi özlemişim. Şimdi Tüm Sanat Galerileri Derneği(TÜSGAD), Ankara Çağdaş Sanatlar ve Kültür Merkezi’nde 19-26 Aralık tarihinde gerçekleşecek, 2. TÜSGAD Ankara Sanat Buluşması’na OMÜ Güzel Sanatlar Fakültesi olarak davet edildiğimiz sergi için kösele rölyef hazırlıkları yapmaya başladım. Bu çalışmalarımı Ankara’daki sergi için hazırlıyorum” diye konuştu.“KÖSELE RÖLYEFİ MERAK EDEN ÖĞRENCİLERE GÖSTERİYORUM”Uzun yıllar yapmadığı bu mesleğin körelmesini istemediğinin altını çizen Aslan, “Bu iş sabır isteyen bir iş fakat gençlerimiz çok sabırlı değil. Bu işin Güzel Sanatlar Fakültesi için çok örtüşen yönleri var. Örneğin geleneksel Türk sanatları ile örtüşüyor. Dericilik Türklerde eski sanatlardan biridir. Ben de yeniden başladığım kösele rölyef çalışmamı merak eden öğrencilerime gösteriyorum. İlgisini çeken, merak eden öğrencilerimize öğretiyoruz. Hatta bunu bir dönem ders olarak da verdim. Kösele rölyef işi yapanlar var ama bu tarzda yapan az. Daha çok çanta, kemer ve aksesuar türünde yapanlar var. Ben bu işi yaparken benim işime yarayarak her türlü materyali kullanıyorum. Yani, dişçinin dolgu yaptığı aletten, kendi ürettiğim aletlere kadar her şeyi kullanıyorum ama bu işte en çok ellerimi ve tırnaklarımı kullanıyorum. Bazen bir kaşığın sapı bile işe yarıyor” şeklinde konuştu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz