Kültür Ve Turizm Bakanı Çelik: Barış Sürecinin Başarı Ile Sonuçlandırıp Terörü Bitireceğiz

İbrahim MAŞE-Mustafa İNSAN/ MERSİN, Mersin Marina Amfi Tiyatro'da düzenlenen törende, butona basarak 303 Milyon TL tutarındaki 16 tesisin temelini atan Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, Türkiye'deki her bir vatandaşın hayat hakkına saygı duyduklarını; terör, şiddet ve baskı olmadan tüm sorunları çözeceklerini kaydetti. Konuşmasının bir bölümünü, sahneden inerek vatandaşların bulunduğu bölümün önünde gerçekleştiren Bakan Çelik, bir gün silahlı unsurların tamamen arındığı, silahlı unsurların bulunmadığı bir Türkiye'yi inşa edeceklerine vurgu yapıp şunları söyledi: "Biz iktidara geldiğimizde vatandaşlarımızın kimisi inancından, kimisi dininden, kimisi hayat tarzından dolayı baskı görüyordu. Sadece bir cümle yazdığı için yıllarca içerde yatan yazarlar ve düşünürler vardı. Biz Türkiye'ye bu özgürlüğü getirdik. Şimdi utanmadan birileri 'Bugünler 12 Eylül'den beter' diyor. Onların yaptığı nankörlük, sadece siyasi istismar amacı olarak kullanmak için yapıyorlar. Türkiye'de nasıl red, inkar ve asimilasyon politikalarını bitirdiysek, Türkiye'de vatandaşın dili, dini, hayat tarzı, nasıl bir düşünceye sahip olması gerektiği hakkında bütün baskıları kaldırdıysak, göreceksiniz çözüm süreci de başarıya ulaşacak. Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Mustafa Kemal Atatürk'ten bu yana büyük bir çizginin devamıyız. Osmanlı, Selçuklu, büyük tarihi mirasın devamıyız."
'İKİ BÜYÜK ÇÖKÜŞ YAŞADIK'
Tarihte Osmanlı ile Türkiye'nin iki büyük çöküş yaşadığına işaret eden Çelik, şöyle konuştu: "İlki, Osmanlı İmparatorluğu zamanında çöküş yaşadık ve batılılar devletimize hasta adam dedi. O çöküşten gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün liderliğinde Cumhuriyet'i kurarak çıktık. Yeniden dirildik. İkinci çöküşü 2000'li yılların başında yaşadık. Dünyada ekonomik kriz yokken Türkiye'yi o kadar kötü yönettiler ki; 2000 yılında Türkiye'ye hasta adam denmeye başlandı. 2001 yılında öylesine büyük bir kriz ile karşı karşıya kaldık ki, Osmanlı'nın son dönemleri gibi devlet bir anda çöküverdi. En temel ihtiyaçlarını karşılayamayan devlet haline geldi. İkinci çöküşten de Cumhurbaşkanımızın liderliğinde ehil kadrolarla çıktık. Bizim arzumuz, Türkiye bir daha hasta adam olmasın."
O TARİHTEN SONRA YASSIADA'DA İLK BAŞBAKAN
Yassıada'da yaşanan idamların ardından ilk defa bir Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'nın Yassıada'ya gittiğini kaydeden Bakan Çelik, sözlerine şöyle devam etti: "Sayın Cumhurbaşkanımızın fikir mimarı olduğu şekilde, Yassıada'nın Özgürlükler ve Demokrasi Adası olarak temelini attık sayın Başbakanımız ile birlikte. İlk defa o idamlardan sonra bir Başbakan, Yassıada ve Sivriada'ya gitti. Bu güne kadar Demokrat Parti'nin mirasını pek çok kesim istismar etti, ama hiç biri oraya gitmedi. O darbenin yıl dönümündeyiz. Şehit Başbakanı ve şehit bakanları bir kere daha rahmetle anıyoruz. Onları bir katliam şebekesi katletti. Bu millet şehit başbakan ve bakanları rahmetle anarken, onları katledenlerin isimlerini bile hatırlamıyor. Sadece lanet edip geçiyor. Bu ülkede hizmet edip milletle yürüyenlerin başına gelenlere hazırlıklıyız. Eski Türkiye geride kaldı. Türkiye'nin demokrasisini güçlendireceğiz, istikrarını koruyacağız, dış dünyadaki itibarını arttıracağız. Biz sizin bize emanet ettiğiniz siyasi iradeyi hiç bir çeteye, hiç bir gruba kaptırmadık ve kaptırmayacağız. Sonuna kadar sahip çıkacağız. Kamuyoyuna yansıyan ve yansımayan bir sürü siyasi suikast girişimi olmuştur, bir sürü darbe tertibi olmuştur, bir sürü holigarşik grup bu hükümetlerimizi devirmeye kalkmıştır. Bir sürü belaya karşı mücadele etmişizdir. Bir kısmı kamuoyu tarafından bilinir, bir kısmı bilinmez. Bütün bunlar karşısında dimdik dururken yaptığımız iki şey, önce Allah diyeceksin, sonra millet diyeceksin ve yolunda yürüyeceksin." Konuşmanın ardından Çelik ve beraberindekiler, butona basarak temel attı.