Sarı-kırmızılı kulübün Galatasaray Lisesi'ndeki Tevfik Fikret Salonu'nda gerçekleştirilen eylül ayı olağan divan kurulu toplantısında Mustafa Cengiz, eski başkanlardan Dursun Özbek'in açıklamalarına yanıt verdi.
Dursun Özbek döneminde başlayan Riva ve Florya projelerinden beklenenlerin gerçekleşmediğini aktaran Cengiz, şu ifadeleri kullandı:
"Sayın başkanımız Dursun Özbek, Riva ve Florya'nın Galatasaray'ı kurtaracağını, kurtarma projesi olduğunu ama yönetimimizin bunu doğru yönetmediğini ifade etti. Gerçekler acıdır. Riva ve Florya'yı 1 milyar lira tahmini bedelle yaptık. Genel kurulda ben oy vermedim, salonu terk ettim. Benim görüşüm Riva ile Florya'nın ayrılmasıydı. 'Florya'yı neden taşımadınız? Florya'yı bir an önce taşıyın' diyor. Florya ihalesini alan müteahhit de hem bizi hem de gidebileceği her kapıyı zorluyor. Biz de çıkmak istiyoruz. Hizmette süreklilik nedeniyle eski yönetimin yaptıklarını onaylamasak bile sürdürmek durumundayız. Florya'dan çıkıp Kemerburgaz'a geçmek için elimizden geleni yaptık. Bakanlık, Emlak Konut, İstanbul Valiliği, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Eyüp Kaymakamlığı ve Eyüp Belediyesi nezdinde bu kişinin çıkması için her şeyi yaptık."
"ESKİ YÖNETİM, KEMERBURGAZ'I FLORYA'YA KARŞI ALIRKEN BİR GÜN GİDİP BAKTI MI?"
Florya'nın yerine alınan Kemerburgaz arazisindeki maden ruhsatının çıkardığı sorunlara değinen sarı-kırmızılı kulübün başkanı, sözlerine şöyle devam etti:
"Eski yönetim acaba Kemerburgaz'ı Florya'ya karşı alırken bir gün gidip oraya baktı mı? 40 metre kot farkını bıraktık, orada maden ruhsatı olduğunu, maden ruhsatı hak sahibinin ne gibi haklara sahip olduğunu biliyor mu? Devletimiz ve hükümetimiz bize çok yardımcı oldu. Enerji Bakanından, Çevre Bakanına kadar bütün ilgili kurumlar ayağa kalktı. Komisyon kurup meseleyi hallettik. Başbakanın imzasına gidecekti. Fakat Başbakanlık gitti, yerine Cumhurbaşkanlığı Sistemi geldi. Mücadeleyi bırakmadık. Yasanın değişmesi için mücadele verdik. Galatasaray'ın gücü buna da yetti. Yasayı da torba kanuna sokma becerisi gösterdik. Maden sahibi, önceki hafta yürütmeyi durdurma kararı aldı. Devlet de hukuka uymak zorunda. 3 ay, 3 yıl, 10 yıl... Ne kadar süreceğini bilemiyorum."
"FLORYA'DAN HUKUKSAL SÜREÇ NEDENİYLE ÇIKAMAYIZ"
Mustafa Cengiz, Florya'dan çıkmalarının mümkün olmadığını anlatarak, "Sayın Bakan ve Sayın Emlak Konut Genel Müdürü ile konuştuk. İki yıl içinde Florya'dan çıkmamız gerekiyordu ama biz çıkamıyoruz. Hukuksal süreç nedeniyle çıkamayız. 'Para yok' diye bir ifade kullanmadım. Daha mülkün zilliyetini ele geçiremedik ki yatırımı düşünelim, plan ve proje yapalım. Biz, 'Çıkamıyoruz. Sözleşmeyi revize edelim. Florya'da kalalım. Galatasaray'dan ekstra kuruş para çıkmayacak şekilde Florya'yı geliştirelim. Sadece Riva'yı revize edelim' dedik. Sözlü mutabakat sağladık. Bugün toplanacaktık ama divan toplantısı nedeniyle erteledik. Görüşmeler devam ediyor" diye konuştu.
Cengiz, Dursun Özbek döneminde yapılan transferlerin maddi yükünden bahsederek, "Stopaj hariç 155 milyon Euro'luk 11 futbolcu transfer edildi. Bugün çektiğimiz mali sıkıntının en temelinde bu harcama var. Bu harcamayı biz hala bitiremedik." değerlendirmesinde bulundu.
"YILLIK 5 MİLYON DOLARI DURSUN ÖZBEK'TEN TALEP EDİYORUM"
Mustafa Cengiz, Mecidiyeköy'deki otelle ilgili taahhüt edilen geliri Dursun Özbek'ten istedi. Dursun Özbek gibi otel inşaatının önünden geçerken utandığını anlatan Mustafa Cengiz, şunları kaydetti:
"Dursun başkan, 'Otelin önünden geçerken utanıyorum, başımı çeviriyorum.' diyor. Ben de öyleyim. Ben de başımı çeviriyorum. Otelin önünden geçerken ben de utanıyorum. Duygun ağabeyin zamanında başkan yardımcısıydı. 'Buraya otel projesi yapacağım. İki yılda bitireceğim. Yılda 5 milyon dolar net gelir size taahhüt ediyorum.' dedi. Ben de alkışladım. Bu otele 2015'te başlandı. Bu gün 2019. Yıllık 5 milyon dolarlık net geliri Sevgili Dursun Özbek'ten talep ediyorum. 'Bizi kandırdı' demiyorum ama bize söz verdi, taahhüt etti. Bunu istiyorum. Otelle ilgili aklınıza gelecek tüm yolları deniyoruz. Masada 2 teklif var ama 5 milyon dolara ulaşamıyoruz. Bunu yakalarsak size getirip onayınızı alacağım."
"DURSUN ÖZBEK BİZE HEM İCRA HEM HACİZ GETİRDİ"
Özbek'in alacaklarına istinaden kulübe gelen hacizle ilgili eski başkana tepki gösteren Mustafa Cengiz, "Ayıp. 'Ben size para verdim. Beni de soruşturuyorlar. Ben de vermedim, ortağım vermiş' diyor. Ortağı olarak söylediği kişi aynı zamanda avukatı. Bize hem icra hem de haciz getirdi. Kendisi 20 Ocak tarihinde seçimi kaybettikten sonra Sportif AŞ'nin hisse senetlerine rehin koydu. Bunu bir şirketten alıp diğerine taşıdı. Bunlar belgeli. Görevden alınmış, görevden düşmüş bir yönetim yaptı. Yetmedi, Emlak Konut'tan alacağımız 20 milyon dolara da rehin koydu. Yetmedi 3 tane senet aldı. 5 milyon lira otel ve faiz bedeli, 7 milyon dolar, 12 milyon Euro... Kendisi tanzim etti. Hukukta buna ne deniyor? Yönetme erkini kaybetmiş bir yönetim kendini alacaklı veya borçlu yaparsa hukukta bunun adı ne? Yetmedi bize icra yolladı. Yetmedi haciz yolladı" şeklinde görüş belirtti.
CENGİZ - ÖZBEK GERGİNLİĞİ
Mustafa Cengiz ile Dursun Özbek arasında sözlü tartışma yaşandı. Cengiz'in sözleri üzerine Özbek ayağa kalkarak tepki gösterdi. Mustafa Cengiz, Dursun Özbek'e "Otur. Bekle. Lütfen Galatasaray adap ve edebine yakışır şekilde davran" diye karşılık verdi.
Araya giren divan kurulu başkanı Eşref Hamamcıoğlu, "Bu tartışmaları medya önünde değil, ayrı bir kapalı toplantıda yapalım. Hadise çirkinleşmeye başladı. Müdahale etmek zorunda kalacağım" dedi.
Konuşmasına devam eden Cengiz, "Siz Galatasaray'ı hacze verdiniz. Biz sizinle bir araya geldik. Bize 'Benim için Galatasaray Kulübü önemli değil, zor durumdayım' dediniz. Saygı duyuyorum. Borcumuz borç ama faiziyle 8 milyon lirayı asla kabul etmem. Sayın Dursun Özbek'in 2 alacağı var. 12 milyon Euro ve 7 milyon dolar. Bunları halletmemiz lazım. Bu borcunuzu ödeyeceğiz. Bunun şakası yok. Lütfen doğru anlatın. Burada 'Mecburen kasa kolaylığı yaptım. Beni zorladı. Mecburen ortağım haciz koydu' demeyin. Haciz ve icra koyuyorsunuz" diyerek sözlerini tamamladı.
"TRANSFERLERİMİZLE TÜRK FUTBOLUNUN MARKA DEĞERİNE KATKI YAPTIK"
Divan kurulu toplantısının sonunda söz alarak kendisine yöneltilen soruları cevaplayan Mustafa Cengiz, "Son yaptığımız transferlerle Türk futbolunun marka değerine müthiş katkıda bulunduğumuza inanıyoruz. Camiamızı Allah utandırmasın, biz utanabiliriz" diye konuştu.
GSTV'yi kapatmayacaklarını söyleyen Cengiz, "Lisans için başvurduk, kötü ev sahibi insanı ev sahibi yaparmış. Sermaye artırımı yaptık ve RTÜK'e gerekli başvuruyu yaptık. GSTV'yi bırakın kapatmayı ulusal, karasal bütün dünyada yayın yapmasını istiyoruz. Gittiğim bütün ülkelerde görüyorum. Galatasaray bir dünya kulübü ve dünya devi. Son 2 yılda da şaha kalktı. Önceki başkanlarımızın da katkısı var. TV'de 40'a yakın personel var. Aldıkları ücretler çok düşük. Galatasaray aşkı ve ruhuyla çalışıyorlar. O ruhu ceplerinden veriyorlar, hepsine sevgi ve saygılarımı iletiyorum" ifadelerini kullandı.
"LİSELİ BİRİNİ GÖRÜNCE İKİ KERE SEVİNİRİM"
Lise düşmanı olmadığını vurgulayan Cengiz, şunları kaydetti:
"Bu sene bize 'bu yönetim lise düşmanı' diye bir şey yapıştı. Ben bunu bazı yerlerde duyuyorum. Liseyi benden iyi anlatan çok az insan olduğunu düşünüyorum. Eğitim hayatıma üniversitede başladığım andan itibaren arkadaşlarımızın çoğu liseliydi. Biz onlarla onur duyduk. Liseli birini görünce iki kere sevinirim. Divan üyesi görünce üç kere seviniyorum. Ben geç üye oldum. Devletteyken bütün gücümü kullandım üye olamadım. Alp başkan yakın arkadaşımdı üye olamadım. Hayatımda belki en mutlu olduğum andır üye olduğum an. Ben 141 kardeşimiz geldiğinde 'bunu açmayın aramızda kalsın' dedim. Deklare ettiler, olay açığa çıkınca bizim kontrolümüzden çıktı. Çocuklar bana tavırlıydı ona da kırıldım. Liseli olunca iki defa değerli oluyor benim için. Liseyi kendi çıkarları için kullanan olursa ben o menfaatçi grupların şiddetle karşısına çıkan insanım."
"O GÜN BIRAKIP GİTSEYDİM ARKAMDAN 100 YIL BOYUNCA 'KAÇTILAR' DERLERDİ"
Geçtiğimiz yıl idari açıdan ibra edilmemelerine de değinen Cengiz, "Tüzük tadil kongresini mutlaka yapmamız gerekir. Sadece 8. madde için değil. Diğer maddelerde de çok ciddi sıkıntılarımız var. Mahkemeye giderken 'Seçime gidersek seçilemeyiz, bu nedenle mahkemeye gidelim' düşüncesine sahip değildik. Şampiyonluk yarışı vardı. Bugünkü kadar zordu ve daha da zor olacak. Eğer o gün bırakıp gitseydim arkamdan 100 yıl boyunca 'kaçtılar' derlerdi. Tarih bizi yargılardı. Biz tarihe karşı durduk. Mali yönden olsa başım gözüm üstüne. Benim siyasi, ticari ajandam varsa beni uyar ama senin varsa çık mertçe söyle" şeklinde konuştu.
ÇIKSIN KONUŞSUN, PORNO KASETİMİZ Mİ VAR?
Dursun Özbek ile yaşanan gelişmelere değinen Cengiz, şunları söyledi:
"Benim Dursun Bey ile kişisel bir kavgam yok. İbra olmayınca bana el de salladılar. Bir düşmanlık gütmüyorum, kendisi de bunu iyi biliyor. Dursun Bey'in avukatı Kaan Bey arıyor, 'anlaşmaya uymazlarsa çarşamba günü konuşacağım' diyor. Çıksın konuşsun porno kasetimiz mi var? Ben burada Galatasaray Kulübü adına konuşuyorum. Ama karşımdaki kişi ilişkili kişi. Abdurrahim Bey'i eleştiriyorsunuz. Bizim ailemiz var, arkadaşlarımız var. En önemlisi sizler varsınız. Biz görmüyor muyuz bize edilen lafları. Ne beceriksizliğimiz kaldı ne vasatlığımız. Bazen en takdir ettiğim en sevdiğim insanlar sosyal medyada yazıyor. Sizin teşekkürünüz bizi tatmin ediyor. İki yılda almadık kupa bırakmadık. Mali açıdan ilk kez kara geçtik. İki denetimden geçiyor bu kulüp. Bunlar dünyanın sayılı denetçi kuruluşlarından. Dursun başkanın makyaj çantası mı burası. UEFA bugün bize saygı duyuyorsa avukatsız, tercümansız savunma yapabiliyoruz. 147 milyon avro borca rağmen ceza almıyoruz. Bizim açtığımız yoldan PSG ve Türkiye'den başka takımlar gitti."
"RODRIGUES'İ SATTIK AMA PARASINI ALAMADIK"
Galatasaraylıların zor duruma düşmesini istemeyeceğini söyleyen sarı-kırmızılı kulübün başkanı, "Ticaret bilmez' diyor bize. Bilmemek ayrı bir şey. Ben derneğe voleybola, basketbola para veriyorsam cebimden vermiyorum. Nijerya'dan da almıyorum. Bankadan alıyorum. Buna da bir faiz ödüyorum. Biz geldiğimizde basketbolda transfer yasağı vardı. 70 milyon lira borç vardı. Futbolda da transfer yasağı vardı. 5 gün vaktimiz vardı, hem transfer yasağını kapattık hem Nagatomo'yu aldık. Rodrigues'i sattık ama parasını alamadık. Adamlar bize 'bir yere verdik buradan gelecek parayla ödeme yapacağız' dedi. Adam bir yere geldi ama biz hala paramızı alamadık. Dursun Bey'in de ya da başkalarının zor duruma düşmesi beni rahatsız eder. Galatasaraylıların zor duruma düşmesini istemem" değerlendirmesinde bulundu.
"SON GÜLEN İYİ GÜLER, DOĞRU DUVAR YIKILMAZ"
Fatih Terim'e PFDK tarafından verilen 4 maçlık cezanın ardından sert açıklama yapmadığı için eleştirildiğini söyleyen Cengiz, "Ben sertlik yaptım 150 bin lira ceza yedim. Kimse bakmıyor. Kürsüde şiddetle eleştirildim. 'Galatasaray başkanı konuştuğunu bilmeli ceza almamalı' dediler. Bir arkadaşımız 'Galatasaray neden 100 bin lira ödüyor' dedi. Sorsaydı bizim ödediğimizi söylerdim. Şimdi tahkimi bekliyorum umarım düzelir. 6222 ilk kez Abdurrahim'e uygulandı. Bizim de medya sayesinde haberimiz oldu. Son gülen iyi güler, doğru duvar yıkılmaz" şeklinde konuştu.
Cengiz konuşmasını, "Galatasaray Lisesi, Galatasaray Kulübü'ne sahip çıkar. Aynı şekilde Galatasaray Kulübü de ana vatanı olan liseye sahip çıkar" diyerek bitirdi.
Copyright © MYNET A.Ş. Telif Hakları MYNET A.Ş.'ye Aittir.