Osmanlı Belge Ve Kaynaklarında Urfa Sempozyumu Başladı

Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesinin ev sahipliğinde bir çok ülkeden akademisyenin katıldığı II.Uluslararası İslam Tarihinde ve Medeniyetinde Şanlıurfa Osmanlı Belge ve Kaynaklarında Urfa Sempozyumu dualarla başladı.GAPTEM Konferans salonunda dualarla gerçekleştirilen II.Uluslararası İslam Tarihinde ve Medeniyetinde Şanlıurfa Osmanlı Belge ve Kaynaklarında Urfa Sempozyumunun açılış törenine, Şanlıurfa Valisi Güngör Azim Tuna, Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Nihat Çiftçi, Harran Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ramazan Taşaltın, Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Refik Turan, Eyyübiye Belediye Başkanı Mehmet Ekinci, Şanlıurfa İl Müftüsü İhsan Açık ve çok sayıda akademisyen ile vatandaş katıldı.Bir çok akademisyen, bilim ve ilim adamının katıldığı birincisi düzenlenen sempozyumun açılış konuşmasını yapan Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Nihat Çiftçi, "Şanlıurfa’yı gezdiğimize İslam medeniyetinde yerini görebiliyoruz. Belgelerle ve akademisyenlerin çalışmalarıyla Şanlıurfa’nın tarihi daha net olarak ortaya çıkıyor" dedi. Sempozyumun açılış konuşmasını gerçekleştirerek katılım gösteren tüm akademisyenlere ve katılımcılara teşekkür eden Başkan Nihat Çiftçi, Şanlıurfa’nın İslam ve Osmanlı tarihinde bilimsel verilerle desteklemek amacıyla bu sempozyumun hayırlı olmasını diledi."Çiftçi, Şanlıurfa ilim irfan yurdudur"Şanlıurfa’nın tarihi boyunca bir çok medeniyete ev sahipliği yaptığını ve kadim bir kent olduğunu vurgulayan Başkan Nihat Çiftçi, "Bu gün burada, Osmanlı belge ve kaynaklarına göre Urfa’nın son 400 küsur yıllık dini, kültürel, ekonomik ve sosyal tarihine ışık tutmak gayesiyle Uluslararası İslam Tarihi ve Medeniyetinde Şanlıurfa Sempozyumunun ikincisini gerçekleştirmenin gururunu yaşıyoruz. Şanlıurfa, tarihi çok eskilere dayanan bir şehirdir. Şehrin kadim bölgesi Harran 8 bin yıllık bir geçmişe sahip olup birçok medeniyete mesken olmuştur. Yanı sıra bir tapınak olan Göbeklitepe’nin keşfiyle elde edilen bulgularda 12 bin yıllık kalıntılara rastlanmıştır. Şehir Tevrat’da “Ur’el Keldanin”, İncil’de “Ur” olarak geçmektedir. Makedonya kralı büyük İskender’in fethinden sonra Edessa diye isimlendirilmiştir. İslam fethine kadar Bizans’a bağlı kalan Urfa İslam fethinden sonra “Ruha” ismini almıştır. Daha sonra Osmanlı Devletinin son devirleri ve Cumhuriyet devrinde “Urfa” olarak nitelenmiştir. İslam tarihçileri ve coğrafyacılarına göre Nuh Tufanından sonra yeryüzünde kurulan ilk yerleşim merkezlerinden biri olan Urfa, İslâm Medeniyeti tarihinde de önemli bir şehir olma özelliğini korumuştur. Tarihi Harran şehri, bağrında taşıdığı kültür varlıklarının yanı sıra tarihsel misyonu ile din, kültür, sanat edebiyat, felsefe ve astroloji gibi alanlarda dünyanın ilk üniversitesi olarak ilim ve irfan yurdu olmuştur. İbn-i Teymiye, Sabit bin Kurra, Sinan Bin Sabit, Ümmül Hayr, El Battani, Cabir Bin Hayyan bu bereketli topraklarda yetişmiştir.Urfa Akademisi ve tarihi Harran Üniversitesinden yetişen bu alimler eserleri ile dünya Medeniyetine büyük katkı sağlamış; ilim, felsefe ve sanatta modern Batı düşüncesine öncelik etmiştir" dedi.Şanlıurfa peygamberler evliyalar ve şairler şehridirHz. Şuayb, Hz. Nuh, Hz. Eyyub, Hz. Elyasa Peygamberlerin yanı sıra yeryüzünde yaşayan insanların yaklaşık yüzde 70’inin mensup olduğu üç kutsal din, Musevilik, Hıristiyanlık ve Müslümanlık dinlerinin atası İbrahim Peygamber’in Urfa’da olması, Urfa’yı bir inanç merkezi haline getirmektedir. Hz. Eyyub sabır damlalarını bu topraklarda yudumlamıştır. “Ey ateş İbrahim’e karşı serin ve selamet ol” İlahi emriyle Nemrutun ateşi burada sönmüştür. Yine, Şanlıurfa’nın yetiştirdiği Osmanlı dönemi 16. yüzyıl divan edebiyatçısı sadece edebiyatın değil, edebin de zirvesi olan Urfalı şair Nabi şehridir. İşte Şanlıurfa böyle bir edep timsali, böyle bir hürmet timsali şair Nabi’nin şehri olmasından dolayı gurur duyuyoruz. Mezopotamya olarak tabir edilen bu coğrafya sahip olduğu değerler itibarı ile insanlığa ait değerlere her zaman beşiklik etmiş, sayısız medeniyetler bu topraklarda boy atıp gelişmiştir. Şehri gezdiğinizde bu medeniyetlerin kültürünü, sanatını, yaşam biçimini bu mekanlara nakış nakış işlediğini görmeniz mümkündür. bu kıymetli toplantının Şanlıurfa’da yapılması hepimiz için çok değerlidir. Bilim dünyasına katkı sunacağı ve Şanlıurfa’nın kimlik olarak ait olduğu tarihi derinlikte yer bulacağına inanıyorum" diyerek sempozyumda emeği geçen herkese teşekkür etti.Vali Tuna Şanlıurfa paylaşma sabır şehridirŞanlıurfa Vali Güngör Azim Tuna ise, "Şanlıurfa denince şöyle bir baktığımıza İslam tarihi itibariyle Mekke, Medine, Kudüs ve sonra bizim için Şanlıurfa Geliyor. Tarihçilerimiz, bilim adamlarımız ilmi çalışmalarla bugün yaşayan insanlara sunması önemlidir. Bu çalışmaların hepsini değerli buluyorum. Şanlıurfa Hz. İbrahim ve Hz. Eyyüp Peygamberle özdeşleşmiş durumda. Paylaşma ve sabrın timsali olanlara yaraşır bir şekilde yaşayan insanların şehridir" şeklinde konuştu.Harran Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ramazan Taşaltın ise, "Depolarda bekleyen, çürümeye terk edilen eserler gün yüzüne çıkıyor. Batı bizi tarihimizden koparmak için empoze ettiği şeylerle yetindik. Bugün Urfa denince Roma tarihi akla geliyor. Arada İslam üretmedi. Bir şey yok gibi. Bugünlerde çok iyi durumdayız. Artık tarihimizi biliyoruz" dedi.Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Refik Turan, İslam Tarihçileri Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Şeker ve Harran Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Murat Akgündüz, Şanlıurfa İl Müftüsü İhsan Açık selamla konuşması yaptı.Gerçekleştirilen açılış konuşmalarının ardından 10-12 Mart tarihlerinde yapılacak sempozyumuna Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Refik Turan, Ünlü Tarihçi Yazar Mustafa Armağan, STK Temsilcileri, yerli ve yabancı 60 akademisyenin katılımıyla 11 oturum halinde sunumlar yapılacak.Öte yandan Sempozyum ile Şanlıurfa’nın Osmanlı belge ve kaynaklarında yeri ve önemi; ayrıca bilim, mimari ve tarihi ile bilgiler ortaya konulduktan sonra elde edilen veriler sempozyum sonunda kaynak haline getirilip Medreselerde, Kütüphane ve bilgi evlerine dağıtılacak. Aynı zamanda belge olarak ilerleyen zamanlarda yapılacak araştırma konularına kaynak olacağı bildirildi. Sempozyum çerçevesinde "Tarihte Urfa", "Ebru ve Hat Sergisi" ve "Osmanlı Belgelerinde Urfa" sergileri yapılacak.