SDÜ'de beyaz önlük heyecanı

Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi birinci sınıf öğrencileri, Prof. Dr. M. Lütfü Çakmakçı Kültür Merkezi’nde düzenlenen törenle beyaz önlüklerini giydiler. Törene Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Hasan İbicioğlu, Isparta ve Burdur Tabip Odası Başkanı Doç. Dr. İlker Büyükyavuz, Rektör Yardımcıları, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hüseyin Yorgancıgil, öğretim üyeleri ve veliler katıldı.Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın söylenmesinin ardından başlayan Tıp Fakültesi 2011- 2012 Eğitim- Öğretim Yılı “Beyaz Önlük Töreni”nin açılış konuşmasını Dönem-1 Öğrenci Temsilcisi Nurullah Yolal yaptı. Kutsal meslek olan doktorluğun her adımını atabilmek için çok çaba harcadıklarını belirterek “Altı yıllık eğitimimiz boyunca bu çabaların daha büyükleri ve bu yarışın güç olanlarıyla karşılaşacağımızı bilerek bundan sonra da değerli hocalarımızın disiplin ve tecrübelerinden istifade edeceğimize inanıyoruz. Türkiye’de sağlıklı yaşama muhtaç her kim olursa dil, din, ırk gözetmeksizin hizmet verebilmek için eğitimimizi dolu dolu geçireceğiz. Hem bu süreçte hem de meslek yaşamlarımızda önlüklerimizin beyazına leke getirmeyeceğimize, üniversitemizi her yerde en iyi şekilde temsil edeceğimize şahsım ve arkadaşlarım adına söz veriyorum” dedi.Daha sonra konuşmasını yapmak üzere kürsüye gelen Tıp Fakültesi Dönem 1 Koordinatörü Doç. Dr. Efkan Uz öğrencilere seslenerek şunları kaydetti: “Sizleri, ulusal ve uluslararası bilim dünyası ile işbirliği yapabilecek, bilimsel ve kültürel olarak donanımlı, kalbi insan sevgisi ile dolu ve dünyanın her yerinde çalışabilecek hekimler olarak yetiştirmek en büyük hedefimizdir. Kutsal, saygın ve cana can katan bir mesleğin ilk adımlarını atarken giyilen bu beyaz önlük; saflığın ve temizliğin, şeffaflığın, nezaketin, kardeşliğin, umudun, zorluklarla mücadelenin, fedakarlığın, örnek vatandaşlığın kısacası geçmiş ve geleceğinizin ifadesi diyebiliriz. Bu beyaz önlük size itibar kazandıracak. İtibarınız onurunuz olsun. Beyaz önlüklerinize sahip çıkın, onları temiz tutun. Okuduğunuz her satırı, öğrendiğiniz her tekniği insanlık yararına kullanacağınızın bilincinde olun”Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hüseyin Yorgancıgil ise tıp eğitiminin, insan hayatıyla direkt ilgisi olan çok önemli bir eğitim süreci olduğunu söyleyerek “Hekimlik denilince ilk akla gelen simge haline gelmiş bazı değerler vardır. Bunlardan biri de, hekimin mesleğini icra ederken giydiği beyaz önlüktür. Beyaz gömlek dürüstlük, fedakarlık, hastaya ve insana saygılı olma gibi ulvi değerlerin bir araya geldiği simge haline gelmiştir” dedi.Sizlerin bugünden itibaren ve mezun olduktan sonra da bu değerlere sahip çıkacağınıza inanıyorum ve bu gömleğin, beyazlığın, saflığın gelecek nesillere sizler tarafından temiz olarak iletileceğine eminim diyerek öğrencilere seslenen Prof. Yorgancıgil, konuşmasına şöyle devam etti: “Yapacağınız işlerin sonucunun iyi olması için niyetinizin iyi, kalbinizin ve vicdanınızın adil olması şarttır. Sizden en önemli beklentim hastalarınıza annenize babanıza davranılmasını istediğiniz gibi davranmanızdır. Mesleğinizi hakkıyla yerine getirmek için hayatınız boyunca öğrenmeyi, sabır ve disiplin içinde çalışmayı rehber edinin. Öğrenme iştahınız hiç dinmesin. Her öğrendiğiniz bilginin bazı hastaları kurtarmaya vesile olabileceğini asla unutmayınız. Mesleğinizin bir sanat olduğunu aklınızdan çıkarmadan bu sanatı en iyi şekilde icra edin.”Ardından konuşmasını yapmak üzere kürsüye gelen Rektör Prof. Dr. Hasan İbicioğlu, öğrenci velilerine seslenerek bir insanın yetiştirilmesindeki zorluklardan, fedakârlıklardan bahsetti. Beyaz rengin, kusursuzluğun, mutluluğun, saflığın ve sevginin sembolü olduğunu söyleyen İbicioğlu, ‘İnsanlara hayat verme ve hayatlarının idamesini sağlamada etkin bir role sahip hekimlerin beyaz rengi dünyada yaşayan tüm meslek gruplarından daha fazla hak ettiğine inanıyoruz” dedi.Hekimliğin onurlu bir meslek olduğunu vurgulayan İbicioğlu, “Hekimlik mesleği bir hayat tarzıdır. 24 saatinizle insanlığın hizmetinde olmak zorundasınız. Karşınızdaki hastalara sabırla yaklaşmak zorundasınız; insanlarla iletişimde oldukça mütevazı olmalı ve hastalıklara, problemlere çözüm üretirken doğru teşhisde bulunmak açısından sürekli kendinizi yenilemek zorundasınız” diye konuştu.Hekimin ontolojik bir otoritesi ve büyük sorumluluğu olduğunu ve kendilerine duyulan güveni çok etkin bir şekilde kullanmaları gerektiğini söyleyen Rektör İbicioğlu, bir hekimin, Hipokrat’ın ifadesiyle modern tıbbı derinden etkileyen yaklaşımlara sahip, sabırlı, alçak gönüllü, dürüst, okumayı alışkanlık haline getirmiş ve tamahkâr olmayan özelliklere sahip olması gerektiğini söyledi.İbicioğlu konuşmasının devamında günümüzde hekimlerin bir takım sorunlarla karşılaştığını ifade ederek “İnsanlık yaşadığı müddetçe hekimlerin sahip olduğu önem ve rol hiç bir zaman azalmayacak, artacaktır. Emin olunuz ki seçkin özelliklere sahip olduktan sonra hiçbir probleminiz olmayacaktır. Sizler SDÜ Tıp Fakültesi’ni tercih ederek bundan sonrası için önemli bir güç referansı elde etmiş bulunuyorsunuz. Bundan sonraki dönemde Türkiye’nin geleceği aydınlık, donanımlı genç nüfusumuzla daha da aydınlık olacak. Size olan ihtiyaç, evrensel bir şekilde uluslararası arenaya taşacaktır. Sahip olduğu teknolojik altyapısı ve uygulama alanlarıyla Türkiye' de ilk sıralarda yer alan bir tıp fakültemiz ve hastanemiz var. Dolayısıyla değerli veliler, siz evlatlarınızı bize emanet ettiniz; sizden aldığımız bu beyinlere çok daha fazla donanımlar yükleyerek insanlığın hizmetine sunacağız. Bundan sonra sadece sizin değil tüm Türkiye’nin insanlığın övünç kaynağı olacaklar... Atatürk’ün de dediği gibi bundan sonraki süreçte sadece Türkler değil tüm dünya hastalarını Türk tabiplerine emanet etmek zorunda kalacaktır, çünkü biz bir numara olacağız” dedi.