Silifke’de Okul Öncesi Şenliği

Mersin’in Silifke ilçesinde Okul Öncesi Şenliği düzenlendi.İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünün Göksu Parkı’nda düzenlendiği etkinliğe Zübeyde Hanım Anaokulu, Çilek Anaokulu, Gülbahar Hatun Anaokulu, Fatma Feyzi Sevgen Anaokulu, Taşucu Turaç Anaokulu, Özel Silifke Anaokulu, Gazipaşa İlkokulu Anasınıfı, Cumhuriyet İlkokulu Anasınıfı, Yeşilovacık İlkokulu Anasınıfı, Veysel Balcı İlkokulu Anasınıfı, Ahmet Necati Hancıoğlu İlkokulu Anasınıfı, Göksu İlkokulu Anasınıfı ve Özel Yıldırımhan İlkokulu Anasınıfı katıldı.Silifke Milli Eğitim Şube Müdürü Abdurrahman Akbuğa, etkinlikte yaptığı konuşmada, okul öncesi eğitim döneminin; çocukların hızla geliştiği, temel alışkanlık ve becerileri kazandığı bir dönem olduğunu belirterek, "Yetişkinlikteki zihinsel kabiliyetin yüzde 80’i altı yaşından önce oluştuğu hepimizin malumudur. Okul öncesi eğitim, zorunlu eğitimden farklı olarak dışa dönüktür ve eğitim dışındaki konuları da ele alır, Okul öncesi eğitim, iyiliğin ve gelişimin tüm yönleriyle geliştirildiği bir eğitime dayalıdır. Bilimsel araştırmalar, okul öncesi eğitime katılım ile akademik başarı arasındaki bağlantıyı ortaya koymaktadır. Okul öncesi eğitim, gelişen çocukların bilişsel gelişimine, dil ve iletişim becerileri yardımcı olmaktadır. Okul kazanmasına boyunca var olan okul öncesi eğitimi almayan çocuklar, hayatları potansiyellerini tam olarak ortay koyamama tehlikesi altındadır. Aynı zamanda okul öncesi eğitim alan çocukların bilinmektedir. Bu anlamda okul öncesi eğitim alanında ses getirmek, okul öncesini yaygınlaştırmak amacı ile ilçemizdeki Anaokulları, ana sınıfları ile her yıl düzenlemiş olduğumuz okul öncesi şenliğini bu yılda hep birlikte gerçekleştiriyoruz. Bu organizasyonun gerçekleşmesinde emeği geçenlere teşekkür ediyorum” dedi."ÇOCUK, ANAOKULLARINDA ÖNCELİKLE DÜZEN ÖĞRENİR"Girne Amerikan Üniversitesi Silifke Koleji Eğitim Koordinatörü ve Anaokulu Müdürü Hayriye Cinbir ise, “Okulöncesi eğitim yani anaokulu çocuğun yaşamındaki ilk gerçek sosyal deneyimdir. Çocuğun merkez olduğu ve tüm ilginin üzerinde olduğu bir ortamdan uzaklaşıp ilgiyi, sevgiyi paylaştığı, bir düzen içinde grup halinde hareket ettiği, beklemeyi, sabretmeyi öğrendiği, tüm ihtiyaçlarını karşılaması için desteklendiği ilk ortamdır. Çocuk Anaokullarında öncelikle düzen öğrenir. Her gün aynı saatte kalkıp, aynı düzen içinde okuluna gitmektedir. Bu ev yaşamında da düzen sağlar. Belirli bir saatte yatmayı, düzenli olarak kahvaltı etmeyi öğrenir. Düzenli ve sürekli arkadaşlıkları olur. Arkadaşlarını aramaya, onlar tarafından aranmaya başlar. Arkadaşlık ve arkadaşlarıyla paylaştıkları önemli olmaya başlamıştır. Anne-babası dışında öğretmeni ve okuldaki arkadaşları hayatında önemli olmaya başlarlar. Başka insanlarla ilişki kurmayı ve sürdürmeyi öğrenir. Evde ortaya çıkan sorunlarda sorun çözmek zorunda kalmayabilir ancak okulda örneğin oyuncağını paylaşması gerektiğinde uygun yöntemle yaklaşamazsa hayal kırıklığı yaşayabilir ve bu yolla zaman içinde problem çözmeyi öğrenir. Kabul görmek, kabul etmek gibi sosyal kavramlar gelişmeye ve önem kazanmaya başlar. Yaşayarak, deneyerek öğrenme fırsatı elde eder. Her tür bilgi grupla etkileşim halinde öğretilmektedir ve mümkün olduğunca çocukların birçok duyusuna hitap edebilecek bir öğretim planı uygulanır. Bu nedenle çocuğa evde öğretilen sistemsiz ve düz bir bilgiye oranla çok daha kalıcı ve muhakemeye olanak veren zengin bir öğrenme ortamı sağlanmaktadır. Bu tarz öğrenme çocukta sürekli bir öğrenme isteği ve ihtiyacı yaratmaktadır” diye konuştu.