Suriye Muhalif Güçler Ulusal Koalisyonu Başkanı Muaz El Hatip:

Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu Başkanı Muaz El Hatip, Suriye'de insanca yaşamak isteyen bütün gruplar adına savaştıklarını söyledi.

Halep ve bölgesini yönetecek idarecilerin seçimi için Gaziantep'e gelen Suriye Muhalif Güçler Ulusal Koalisyonu lideri Ahmet Muaz El Hatip Bülbülzade Vakfı'nda katıldığı toplantı sonrası Kanal 5’e Suriye'deki olayları değerlendirdi. El Hatip, Suriye halkının mücadele ve ayaklanmasında samimi olduğunu ve mevcut düzenin bu savaşı asla bertaraf etmeye gücünün yetmeyeceğini söyleyerek, "Şu andaki bu düzen 50 yıldır virüsler yükledi, yani sıkıntılar var, 50 yıllık sıkıntıdan geçmişiz. Bir anda bu işin bitmesi söz konusu olamaz” diye konuştu.

"UZUN MENZİLLİ FÜZE KULLANILIYOR"

Suriye'de mevcut yönetimin bazı şeylerin farkına varmasıyla uzun menzilli füzeler kullanmaya başladığını söyleyen Muaz El Hatip, "Son aylarda özellikle mevcut düzen, sistem bunu gerçekten de çok kötü kullanmaya başladı. Uzun menzilli füzeler kullanmaya başladı, bunun farkında. Yani tarihte, normallerde milletleri yok etmiş diktatörler yöneticiler vardır ama kendi milletini yok etmiş, kendi milletine savaş açmış hiç bir yönetici yoktur. Yani düşünün ki şu anda her şeyi yok ediyor, her şeyi yerle bir ediyor. Gerçekten insanın nefret edeceği bir boyut. Ve bildiğiniz gibi Türkiye sınırımız, komşumuz olmasına rağmen belki de Türkiye'deki kardeşlerimiz dahi bu olayın farkında değiller. Yani geçen ayın içerisinde 68 tane kadın ve çocukların olduğu, yaşlıların olduğu mahzenleri bombaladı. Yani son zamanlarda son haftalarda bildiğiniz gibi Halep Üniversitesi'nin öğrencilerin olduğu yeri bombaladı. Ve bildiğiniz gibi 80 civarında, gelen haberlere göre 80 genç kız ve erkek çocukları öldü" şeklinde konuştu.

“KARDEŞLERİ KARŞI KARŞIYA GETİREN SİSTEM”

El Hatip Suriye'de rejimin Aleviliği kullanmaya başladığını belirterek, şunları kaydetti:

"Eğer mevcut sistem Alevileri gerçekten korumuş olsaydı, Alevilerin olduğu bölgeler bu kadar fakir ve perişan olmazdı. Biz diyoruz ki oradaki Alevilerin hepsi bizim kardeşimiz.

Daha da tehlikelisi Suriye'deki kardeşleri karşı karşıya getiriyor, Suriye'deki halkı karşı karşıya getiriyor. Şu andaki düzen birini diğerine karşı sıkıntılı hale getiriyor. Bazıları da bunun Alevi bir sistem olduğunu söylüyor. Biz şunu söylüyoruz, Suriye'deki Aleviler bizim kardeşlerimizdir. Ve bu kendi vahşetini ortaya koymakta, başka bir manası yoktur yani. Eğer gerçekten Alevileri oradaki bu insanları sevmiş olsaydı, onların haklarını korumuş olsaydı, o bölgeler zaten gelişmiş olurdu. Ben kendi askerliğimi, askerlik görevimi o bölgede geçirdim yarısını. Ve defalarca da o manzaradan dolayı da ağladım. Ve bu bölgedeki insanlar, Alevi köyleri en fakir halktır, bölgedir, Alevilerin olduğu köyler. Kim zaten sahil bölgesine, sahil şeridine giderse bunu zaten rahatlıkla görür. Yani kesinlikle fakir Alevi köylerine, onlara bir insani yardımda bulunmamıştır. Burada sadece Aleviliği kullanıyor, kullanarak da yerinde kalmak istiyor, halkın arasında bölücülük oluşturuyor. Şu andaki Suriye ayaklanması kesinlikle birilerine karşı olmuş değildir. Ve biz diyoruz ki ilk günden beri bu ayaklanma, Suriye ayaklanması asla ve asla bir grubun değildir. Sünni’nin, Alevi’nin, Kürt’ün, Türkmen'in, Arap’ın tüm gruplarındır. Yani Suriye'yi oluşturan tüm gruplardan, Süryani, yani ne kadar gruplar varsa onlar için yapılmış ayaklanmadır. Yani şu anda var olan şey bu sistemden, bu düzenden gelmiştir, bunlar bu hale getirmiştir olayları. Yani normal bir bombaladığında, sivil halk, çoluk çocuk fark etmiyor orayı bombalıyor. Ve inanıyoruz ki ümit ediyoruz ki rabbimden en yakın zamanda kısa aylarda inşallah bu iş sonuçlanacaktır."

"SURİYE'NİN YALANCILIĞINDAN BIKTIK"

El Hatip Suriye Dışişleri Bakanı Velid Muallim'in "Silahlı güçlerle görüşmeye hazırız" şeklindeki açıklamasını da değerlendirerek, "Biz bunların bu sözlerine alıştık, maalesef yalancılıktan başka hiçbir şey yok. Yani bizim gecemizi ve gündüzümüzü harcayarak yaptığımız şey bu ümmetin halini daha iyi bir noktaya getirmektir. Bizim istediğimiz zaten askeri bir düzen değil, sadece ve sadece insanın hakları. Ve şu anda tutuklu olan insanların, medeni insanların bırakılmasıdır. Şu anda 160 bin, 170 bin civarında esir var, medeni insanlar onların ellerinde. Bunlardan binlercesi çocuk ve kadın. Bu basit teklifimize dahi yok dediler" dedi.

"KARDEŞLİĞİ TÜRK HALKINDA GÖRDÜK"

Türkiye'den çok büyük kardeşlik, iyilik ve yardım gördüklerini söyleyen El Hatip, "Ben özellikle Türkiye'deki halka Türkiye'deki kardeşlerime ve hükümete desteklerinden dolayı çok çok teşekkür ediyorum. Ve insan ancak tek başına bunları, kardeşinden hissedebiliyor, kardeşliği burada görüyor. Ben Türkiye'deki her insana, tek tek, özellikle bu güzellikleri yaşadıkları için, bize yaşattıkları için, bu duygularından dolayı çok çok teşekkür ediyorum. Biz Türkiye'deki her insanı kardeş olarak görüyoruz, kardeş olarak bildik. Tabii bunların sorumluları, yöneticileri daha fazla bu sorumluluktalar. Ve biz zaten Türkiye'de şu andaki değişimi, güvenliği, ekonominin gelişmesini, bunları çok iyi görüyoruz ve bundan çok mutluyuz. Ve umut ediyoruz ki Türkiye'deki her insan da mutlu bir şekilde yaşasın" dedi.