İki yıl boyunca kayınbiraderinin tecavüzüne uğrayan Gülay Armağan, kocası tarafından baltayla öldürüldü. Katil koca cezaevinde, tecavüzcü kayınbirader serbest
Akrabaydılar... İkisi de Adanalıydı. 1999'da evlendiler ve İstanbul'a yerleştiler. Ümraniye'nin tek göz gecekondularından birinde, kocasının ailesi ve kardeşlerine komşu oldular. Mutfakları, banyoları ortaktı. Evliliklerinin ilk yıllarında her şey yolunda gibiydi. İki çocukları oldu. Gülay ve Metin Armağan çiftinin hayatındaki dengenin bozulması, kocanın işsiz kalması ve yıllarca iş bulamamasıyla başladı, sonra hiçbir şey eskisi gibi olmadı.
2 YIL TECAVÜZ ETTİ
Saf bir kadındı Gülay... Saflığıyla pek çok şeye kanacak tiplerden... Kocasının ağabeyi Daimi Armağan'ın ilgisini de ilk önce anlamadı. 2009'da ailecek gittikleri bir sünnet düğününde kayınbiraderinin tecavüzüne uğradı. Tam o günlerde kocası işsiz kaldı, artık herkes ağabeyin eline bakıyordu. İddialara göre, Gülay Armağan ilk tecavüzden sonra Daimi Armağan'ın cinsel saldırılarından kurtulamadı. Ve bu 'zoraki' ilişki iki yıl boyunca devam etti. Üstelik bu ilişkiden ne Gülay'ın kocasının, ne de Daimi'nin karısının haberi olmadı. Ta ki 30 Kasım 2011 tarihine kadar. Koca Metin Kahraman'ın karakolda verdiği ifadeye göre; 30 Kasım günü Ümraniye'deki evlerine döndüğünde ağabeyi ve karısını sarmaş dolaş gördü. Daimi evden kaçarcasına çıktı, Metin Armağan karısından ilişkinin bütün detaylarını öğrendi. Anlatıldığına göre 'medenice' karşıladı, boşanma ve çocuklarının velayeti karşılığında karısına hiçbir şey yapmayacağını söyledi. Hatta durumu diğer kardeşlerine de anlattı ve karısı, kardeşleriyle birlikte karakola giderek ağabeyinden şikâyetçi oldu. Ama polis bunun suç olmadığını söyleyerek, onları evlerine gönderdi. Koca Armağan; karısının Mersin'deki kardeşi Serkan Kaya'yı da arayarak gelip ablasını götürmesini istedi. Kaya, kendi yerine arkadaşlarını eve gönderdi, ablasının başına bir şey gelmesinden korkuyordu. Ancak abla Gülay, endişelenecek bir şey olmadığını söyleyerek kardeşinin arkadaşlarıyla birlikte gitmek istemedi, muhtemelen çocuklarını bırakmak istemiyordu.
BOŞANMA GÜNÜ...
2 Aralık'ta anlaşmalı olarak boşanmak üzere Ümraniye Nöbetçi Aile Mahkemesi'ne başvurdular, sonrasında birlikte ikamet ettikleri eve döndüler. Anlatıldığına göre Metin Armağan, karısı evdeki 'rahat' tavırlarından rahatsız oldu ve "Bu ne rahatlık" dedi. Gülay Armağan da cevap olarak "Benden ne istiyorsun, çocukları sana veriyorum, boşanıyoruz. Bunun suçlusu ben değilim, erkeksen git ağabeyinden hesap sor" dedi. Kadın cinayetlerinin en bildik sözcüğü 'tahrik' de bu cümleden sonra oluştu. Ve Metin Armağan sobayı koydukları odunları düzeltmekte kullandığı nacar tabir edilen küçük balta ile Gülay Armağan'ın başına vurmaya başladı. Ümraniye Eğitim Araştırma Hastanesi'ne kaldırılan genç kadın, gece yarısı öldü. Otopsi tutanağında 'kesici alet yaralanmasına bağlı kafatası kırıkları ile birlikte beyin kanaması ve doku harabiyeti'nden öldüğü belirtildi. Davanın ilk duruşması 29 Mart'ta Üsküdar Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek.
ABİ NİYE DIŞARDA?
Gülay Armağan'ın ailesi ve avukatı sadece katil kocanın değil, tecavüzcü ağabeyinin de yargılanması gerektiğini söylüyor. Cinayetin aile meclisi kararıyla işlendiğini söyleyen aile avukatı Eren Keskin, "Ölüme yol açan Daimi Armağan neden tutuklanmıyor neden yargılanmıyor?" diye soruyor. Gülay Armağan'ın yengesi Pınar Kaya da "Koca ve ağabeyi Gülay'ın gönüllü ilişki kurduklarını söylüyor. Ama biz bunun yalan olduğunu biliyoruz. Birbirlerini koruyorlar. Bu cinayetin en önemli nedeni o ilişkiyse, neden Daimi Armağan dışarıda?" diyor.
SABAH
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz