Bu aralar bu sözcüğü çok alıştım, nedense!..
Dört bir yandan gelen tehditlerden bıktım artık!..
Ama artık bu isimleri deşifre etme zamanının geldiğini düşünüyorum.
Yeni Ufuk internet sitesi dün akşam saatlerinde (21/02/2013) Kdz. Ereğli Özel Echomar Hastanesi ortaklarından beyin cerrahı Selami Altuntaş hakkında savcılıkça yakalama emri çıkarıldığını, bunun sebebinin ise 3 kez ifadeye çağırmasına rağmen adliyeye gelmediği, bunun için polis zoruyla getirildiğine yönelik bir haber yayınladı..
Bu haberin yarım saat sonrasında Selami Altuntaş'ın avukatı olduğunu söyleyen bir bayan cep telefonumdan beni aradı..
Adının Meryem olduğunu söyleyen bu kişi haberi sitemizden kaldırmamızı aksi takdirde bize tazminat davası açacağından bahsetti.
Avukat olduğunu iddia eden bu bayanın üslubu hiç de bir avukata yakışan tarzda değildi, fakat yinede kendisini dinledim.
Konuşmadan birkaç bölüm aktarıyorum
Avukat M.B: "Sina bey, size sitedeki yalan haberi kaldırmanız talimatı veriyorum"
S.Ç: "Hangi sıfatla pardon?"
M.B:"Bu haber yalan bir haber. Savcılık müvekkilimden yaptığı yanlış için özür diledi!.."
S.Ç: "Hanımefendi. Kiminle konuştuğumu bilmiyorum ama savcılığın özür dilemesi benim sorunum değil. Sonuçta müvekkiliniz polis zoruyla adliyeye getirildi."
M.B: "Bakın haberi kaldırın diyorum. Tazminat davası açarım size."
S.Ç: "İstediğinizi yapmakta özgürsünüz. Ama haberi kaldıramam. Savcılıktan yazılı olarak tekzip gönderirseniz seve-seve yayınlarım."
M.B: "Kaldırın diyorum. Yoksa biz gerekeni yapacağız."
S.Ç: "Nasıl isterseniz!.."
Gördüğünüz gibi yine tehditler havada uçuştu!..
Biz Beyin Cerrahı Selami Altuntaş'ı 2009 yılının son aylarında çakma tıbbi malzeme kullanarak devleti dolandırmaya teşebbüs ettiği iddiasıyla çıkan haberlerden dolayı tanıyoruz.
O tarihlerde Altuntaş, polisin 3 il ve 1 ilçede yaptığı eş zamanlı operasyonla gözaltına alınıp, saatlerce sorguda duruyor!..
Ardından Altuntaş'lar 2011 yılının eylül ayında tekrar sahneye çıkıyor.
Bu sefer 3 gazeteci hastane önünde diğer bir ortak Alp Demirzorlu ve Selami Altuntaş'ın kardeşi M.A. tarafından saldırıya uğruyor.
Konu mahkemeye taşınıyor. M.A'nın suçu sabit görülerek; mahkemece cezalandırılıyor.
Özel Echomar hastanesi serüvenleri ileriki günlerde de kendisini gösteriyor.
Otopark'ı bile olmayan hastane, daha sonra doğumdan sonra bir bebeğe sağlıklı raporu verip taburcu ediyor. Sağlıklı raporu verilen bebek, ölmek üzereyken soluğu Ankara'da alıyor. Ailesi Özel Echomar Hastanesi hakkında suç duyurusunda bulunuyor.
Bütün bunlar olup-biter ve bizler de gazetecilik görevimizi icra etmeye çalışırken, Özel Echomar Hastanesiyle tekrar yolumuz kesişiyor.
Daha önce hastane önünde saldırıya uğrayan bir gazeteci olarak, bu sefer de avukat olduğunu iddia eden Meryem adında bir bayandan tehdit alıyorum.
Aslında bu bayan gerçekten Altuntaş'ların avukatıysa hiç şaşırmadım!.
Kendilerine yakışanı yaptı.
Ama eğer değilse, yanlış yaptı!..
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz