MHP Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri, 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ölümüne ilişkin rapor hazırlayan Adli Tıp Kurumu'nun kafasının basın mensuplarının kafasından daha karışık olduğunu savunarak, "Ne şiş yansın ne kebap şeklinde bir açıklama yaptılar" dedi.
Meclis'te basın toplantısı düzenleyen Yeniçeri, bazı bakanlık binalarına ödenen kiralarla ilgili açıklamalarda bulundu. Dışişleri Konutu'na aylık 50 bin lira, Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü binasına 4 yılda 10 milyon 857 bin 134 lira 18 kuruş ödendiğini öne süren Yeniçeri, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın iki binasına da yüksek bedelde kira ödendiğini ileri sürdü. Yeniçeri, AK Parti iktidarının, harcama ve para söz konusu olduğunda insani hassasiyetten de nasibini almadığını ifade etti. İktidarın insan kaynağı israfı da yaptığını iddia eden Yeniçeri, bürokratların 'kızaktakiler', 'istifa etmesi için itilip kakılanlar' ve 'iş başındakiler' şeklinde üçe ayrıldığını ifade etti.
Gazetecilerin sorularını da cevaplayan Yeniçeri, Adli Tıp Kurumu'nun, 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ölümüyle ilgili hazırladığı rapora ilişkin soru üzerine Adli Tıp Kurumu'nun insanların kucağına 'zehir var zehirleme yok' diyerek bir çocuk bıraktığını söyledi. Adli Tıp Kurumu'nun yaklaşımıyla kamuoyunun kafasının karma karmaşık hale getirildiğini savunan Yeniçeri, "Balığı avlamak isterseniz suyu bulandırmanız gerekir. Ava çıkmış insanlar gibi Türkiye'de olaylar kafa karıştıracak, kaos yaratacak hale getiriliyor. Sonra da birileri dilediğini yapıyor. Atatürk'ten bu yana neredeyse normal ölen yok. Hepsine bir kılıf, komplo ilave ediliyor. Türkiye, komplo sever bir ülke oldu. Devlete, bürokrasiye, ölüme 'derin' eklemek moda haline geldi" şeklinde konuştu.
Türkiye'de meydana gelen olayların sütten çıkmış olmadığını dile getiren Yeniçeri şunları kaydetti:
"Kuşku varsa incelenecektir ama bütün yönleriyle açıklığa kavuşacak şekilde irdelenmesi gerekir. Adli Tıp Kurumu'nun kafası, basın mensuplarının kafasından daha karışık. Onlar ne şiş yansın ne kebap şeklinde açıklama yapıyor. 'Zehir vardır' diyerek komplocuları mutlu ediyor, 'zehirlenme yoktur' diyerek de meseleye farklı bakanları ikna etmiş gibi görünüyor. Kamu kurumlarının daha açık, net bilgilerle kamuoyunu aydınlatması gerekir. Benim kanaatim zehirlenme olmadığı yönünde. Bunların, 'bu ülkede hiçbir şey normal değildir, hepsini istediğimiz gibi yeniden inşa etmeliyiz' algısı oluşturmak amacıyla yapıldığını düşünüyorum."
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz