Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, "Futbolda şike" davasında, Yargıtay 5. Ceza Dairesinin kararına yapılan itirazı reddetmesinin ardından dosya 18 Nisan'da, İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesine ulaştı.
Dosyanın ulaşmasının ardından bugün Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayına gelen Aziz Yıldırım'ın avukatları, müvekillerinin yeniden yargılanması talebini içeren dilekçeyi, mahkemeye sundu.
Dilekçede, "Futbolda şike" davasına bakan Terörle Mücadele Kanunu'nun (TMK) 10. maddesiyle görevli İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesinin kanunda yapılan yeni düzenleme sonrası kaldırıldığı ve işlevini yitirdiği belirtildi. Dilekçede, "şike", "teşvik" ve "suç örgütü kurmak"tan yargılanarak ceza alan Aziz Yıldırım'ın haksızlığa uğradığı öne sürüldü.
Dilekçede, yeni düzenlemeye göre yapılan değişikliğin, Türk Ceza Kanunu'nun, "suç örgütü" suçlarını belirleyen 220. maddesiyle ilgili olduğu da ifade edilerek, Yıldırım'ın bu gerekçelerle yeniden yargılanması talep edildi.
Şike dosyanın adresi belli değil
Bu arada, Yargıtay 5. Ceza Dairesi tarafından 85 sanıkla ilgili verilen kısmen onama ve kısmen bozma kararları ile yapılan itirazların reddedilmesinin ardından, kapatılan İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesinin arşiv dosyalarına bakmakla yükümlü İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilen "Futbolda şike" dava dosyasıyla ilgili belirsizlik yaşandığı öğrenildi.
İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi, aralarında Aziz Yıldırım'ın da bulunduğu sanıklarla ilgili verilen onama ve diğer sanıklarla ilgili verilen bozma kararları dosyalarının hangi mahkemeye gönderileceği konusunda, İstanbul Adalet Komisyonu Başkanlığı'na görüş sordu. Dosyayı inceleyen Adalet Komisyonu Başkanlığının da konuyu Hakimler ve Savcılar Yüksek Kuruluna ilettiği öğrenildi.
Süreç
İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Aziz Yıldırım, Olgun Peker, Serdal Adalı ve Tayfur Havutçu'nun da aralarında bulunduğu 85 sanık hakkındaki kararının temyiz incelemesini 17 Ocak'ta tamamlayan Yargıtay 5. Ceza Dairesi, Aziz Yıldırım ve Olgun Peker hakkında verilen hapis cezalarını onamıştı.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı da karara yapılan itirazları yerinde görmeyerek, dosyayı posta yoluyla İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi'ne göndermişti.