Bağış: “kimileri Nöbetçi Provokatörleri Yeniden Göreve Çağırdı”

Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, BDP’lilerin Sinop ziyareti sırasında çıkan olaylara ilişkin, “Maalesef kimileri bu süreçte nöbetçi provokatörleri yeniden göreve çağırdı" dedi.

Bakan Egemen Bağış, Metin Sabancı Merkezi’nde katıldığı “Cerebral Palsy'li Çocuk ve Gençlerin Sosyal Yaşama Katılımlarının ve Rehabilitasyon Hizmetlerine Erişimlerinin Artırılması Projesi”nin açılış toplantısında yaptığı konuşmada, Sinop’taki olaylara değindi. Toplumda engellerin ortadan kaldırılması gerektiğini dile getiren Bağış, “Birbirimizle belki de ülkenin en büyük engeli olarak, en büyük sorunu olarak gördüğümüz terör belasından kurtulmak için de empati kurabilmemiz lazım. Bu yüzden gerçekten çok hassas bir dönemden geçiyoruz. Türkiye’nin kendi ile barışabilmesi, kendi farklılıklarının zenginlik olduğunu yeniden algılayabilmesi için çok hassas bir dönemden geçerken maalesef kimileri bu süreçte nöbetçi provokatörleri yeniden göreve çağırdı. İşte dün Sinop’ta yaşananlar, ülkemizin içinden geçtiği bu hassas dönemde herkesin üzerinde düşünmesi gereken bir gerçeği ortaya koymuştur” diye konuştu.

Sinop’un sıradan bir yer olmadığını dile getiren Bağış, “1933 yılında Sabahattin Ali’nin ‘Aldırma Gönül Aldırma’ şiirini kaleme aldığı yer Sinop Cezaevi’dir. Sinop Cezaevi’nde maalesef bizim edebiyatımıza şekil vermiş birçok entelektüel, mahkum olarak yatmıştır. Refik Halit Karay, Mustafa Suphi, Ahmet Bedevi Kuran, Burhan Felek, Sabahattin Ali ve daha niceleri oradan geçmiştir ama bugünün Türkiye’si artık o eski Türkiye değil. Bugünün Türkiye’sini bir mıknatıs gibi geriye çekmeye çalışanlara aslında en güzel cevabı Sinop ve şu anda AB fonlarıyla artık bir müzeye dönüşmüş olan Sinop Cezaevi vermektedir” şeklinde konuştu.

“Türkiye’de artık o eski karanlık günlerin, bulanık suda balık avlayabildikleri, insanları birbirine düşürebildikleri günlerin geride kaldığını herkesin fark etmesi gerekir” diyen Bağış, şunları söyledi:

“Bu ülkede biz inadına kardeşlik, inadına barış, inadına bütün engelleri yıkma üzerine kurulu bir dostluğu hep birlikte inşa etmek durumundayız çünkü başka Türkiye yok. Bu ülkeye hep beraber sahip çıkacağız ve bu sahip çıkma sürecinde de Sinoplu olan Diyojen’in söylediği gibi, ‘Gölge etme başka ihsan istemem’ diyeceğiz çünkü bu konuda Türkiye olarak artık daha huzurlu, daha aydınlık, daha barış içerisinde yaşamayı hepimiz hak ediyoruz. AB standartlarında bir ülke olabilmemiz için birbirimizi anlayabilmemiz, birbirimizi anlayabilmemiz için de önce birbirimizi dinleyebilmemiz gerekir.”