Bakan Avcı: Öğrencilerimizi Kurda Kuşa Kaptırmayız

Eyüp KELEBEK/ ESKİŞEHİR, Bakan Nabi Avcı, Eskişehir'de AK Parti İl teşkilatı tarafından Devlet Demiryolları Düğün Salonu bahçesinde düzenlenen bayramlaşma programına katıldı. Partililerle tek tek tokalaşan Bakan Avcı, yaptığı konuşmada bayram gününde hep güzel şeylerden, güzel ve ümitli bir gelecekten söz etmemenin adet olduğunu söyledi. Avcı, "Çok şükür Türkiye'nin de bahtı açık, önü açık. Dolayısıyla bu anlamda Türkiye ile ilgili olarak, Türkiye'nin geleceğiyle ilgili olarak karamsar kötümser olmayı gerektirecek bir durum yok" diye konuştu.
Avcı, 7 Haziran seçimlerinde bir tek parti iktidarı teşekkül etmediğini belirterek, "Ama o günden bugüne, seçim akşamı da söylediğimiz gibi Türkiye'yi hükümetsiz bırakmamak için, Türkiye'yi sahipsiz bırakmamak için, Türkiye'yi sorumluluklarını üstlenen bir siyasi iradeden yoksun bırakmamak için elimizden gelen çabayı gösterdik bundan sonra da göstereceğiz" dedi.
KİMSE KOALİYSON YAPSIN DİYE OY KULLANMIYOR
Seçimlerde ortaya çıkan manzarayı herkesin gördüğünü ifade eden Nabi Avcı, seçmenlerle ilgili yapılan bazı yorumları eleştirdi. Seçmenlerin oy verdikleri partileri iktidarda görmek istediklerini söyleyen Avcı konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Seçimlerden sonra manzarayı hep beraber görüyoruz. Kim ne yapıyor, ne yapmak istiyor, kim ne yapmıyor, kim neden kaçıyor, kim elini taşın altına neden sokmak istemiyor. Bunları hep beraber görüyoruz. Pek çok yorumcular duyuyorsunuz siz de. Sanki bir tane seçmen var, seçmen diye bir tane irade var. Bu irade, bu seçmen tıpkı 19'uncu yüzyıl romancıları gibi, roman kahramanları gibi, roman yazarları gibi herkesin ne yapacağını biliyor ve bu seçmen diyor ki 'AK Parti sana yüzde 41 verdim, sen şurada şöyle yapacaksın, sana yüzde 25 verdim sen de şurada duracaksın, sana 16 verdim şurada şöyle yapacaksın.' Böyle bir seçmen yok. Her seçmen hangi parti için oy kullanmış olursa olsun onu iktidara getirmek için oy kullanıyor. Kimse öyle 'koalisyon yapsın o onunla birleşsin o şöyle yapsın böyle yapsın' diye oy kullanmıyor. En azından AK Parti seçmeninden bu yüzden çok eminiz. Yüzde 41'lik oy veren AK Parti seçmeni AK Parti'yi iktidarda görmesi için oy veriyor, iktidar istiyor. Çünkü biliyor ki ancak iktidarda hizmet olur. Onun için biz seçimlerden önce de o hizmet yapacak olana verilir demiştik. Vatandaş da ister AK Parti'ye oy vermiş olsun ister CHP'ye oy vermiş olsun, ister MHP'ye ister HDP'ye oy vermiş olsun. Kime oy vermişse onlardan bir hizmet beklediği için bir sorumluluk beklediği için oyunu vermiştir. Kimse, sen kenarda dur ben sana oy veriyorum ama sen kenarda dur bu işlere bulaşma diye oy verilmemiştir. Ama manzarayı görüyorsunuz, dediğim gibi AK Parti seçim günüden itibaren, seçim akşamından itibaren sorumluluk bilinciyle ülkeyi hükümetsiz bırakmamak için ne gerekiyorsa yapmaya hazır olduğunu söyledi ve onun gereğini de yapıyoruz. Eğer onun gereğini mevcut tablodan çıkartamazsak o zaman zaten Anayasa çok açık böyle durumlarda, o zaman bir erken seçime gideriz. Ve o zaman vatandaş tekrar oy kullanırken kimi bu seçimden sonra kenarda duracağının, kimin sorumluluk alacağını bilerek ona göre oy kullanır."
ÖĞRENCİLERİMİZİ ORTADA BIRAKMAYIZ
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, bayram süresince en çok konuşulan konunun Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı olduğunu belirtti. Anayasa Mahkemesi'nin dershanelerle ilgili gerekçeli kararını henüz açıklamadığını söyleyen Avcı şöyle konuştu:
"Anayasa Mahkemesi'nin gerekçeli kararı her ne olursa olsun, hangi gerekçeyle, hangi madde ne kadar iptal edilmiş onu bir görelim, gereğini yaparız, hiçbir çocuğumuzu, öğrencimizi mağdur etmeyiz, öğrencilerimizi ortada bırakmayız, öğrencilerimizi kurda kuşa kaptırmayız. Milli Eğitim Bakanlığı olarak iptal davası için Mart ayında müracaat edildiği günden beri bütün alternatif senaryolar üzerinde çalışmalarımızı tamamladık, bizimle birlikte çok verimli bir işbirliği yapan sektör temsilcileri ve gerçekten eğitime katkıda bulunmak isteyen özel girişimcileri mağdur edecek, yarı yolda bırakacak hiçbir kararı da onaylatmayız yürürlüğe koymayız. Dolayısı ile Anayasa Mahkemesi'nin kararını tabi ki dikkate alacağız ama o karar çerçevesinde, her neyse o karar, gerekçesi her neyse o karar çerçevesinde yine hukukun içinde kalarak çocuklarımızın, gençlerimizin ve girişimcilerimizin hukukunu koruyacak tedbirleri başından beri zaten aldık onları uygulamaya koymakta bir saniye bile tereddüt etmeyiz. Onun için herkes çok rahat olsun bu tür söylentiler üzerinden kargaşa ve kaos duygusu yaratmak isteyenlere de kimse fırsat vermesin, prim vermesin."
"Türkiye'de bugün de dün olduğu gibi bugün de sorumlu bir hükümet işbaşındadır" diyen Bakan Avcı, şunları söyledi:
"Yarın da sorumlulukların bilincinde olarak hizmetlerine devam edecektir, bunun için de rahat olalım. Tabi hukuka saygımız var ama mahkemelerin, Anayasa Mahkemesi de dahil mahkemelerin kararları verirken kararını zamanında yani uygulanabilir bir süre içinde vermeleri büyük önem taşıyor. Eğitim çok geniş bir alanı kapsıyor . Hemen her ailede eğitimle ilgili birileri mutlaka var. Çocuklarımız var, öğretmenlerimiz var, velilerimiz var. Dolayısıyla eğitim alanına ilişkin bozucu girişimler bütün toplumu ilgilendiriyor. Dolayısıyla önümüzdeki günlerde Milli Eğitim Bakanlığı'na yönelik, Milli Eğitim Bakanlığı'nın icraatına yönelik bu tür kanun dışı korsan girişimler olursa diye şimdiden bunları mahkemelere hatırlatıyorum. Kanunumuz açık herkes görevini yasalarda yer aldığı şekilde yapmak zorundadır. Biz Milli Eğitim Bakanlığı olarak ne yaptığımızı, ne yapacağımızı çok iyi biliyoruz, endişeye mahal yok çocuklarımızın geleceğini karartacak hiçbir girişime fırsat vermeyeceğimizi bir kez daha paylaşmak istiyorum."
AK Parti olarak Türkiye'nin her yerinde olan tek parti olduklarını söyleyen Bakan Nabi Avcı, sözlerini şöyle tamamladı:
"81 vilayette var olan tek partiyiz. Ve bu bize büyük bir sorumluluk yükletiyor. AK Parti Türkiye'nin partisi. Bu bilinçle yüklenebileceğimiz bütün sorumluluklara hazırız. İster mevcut tablodan çıkabilecek bir hükümet olsun, ister bir erken seçim olsun, her ihtimale hazırlıklıyız, gereğini yapmaya hazırız buna gücümüz de yeter."