Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye-İsrail ilişkilerinin düzelmesi için arabulucuya ihtiyaç bulunmadığını, Türkiye’nin taleplerinin belli olduğunu söyledi. Bakan Davutoğlu, ABD Başkanı Barack Obama’nın iki ülke arasındaki sorunun çözümü için devreye girmesinin olağanüstü bir durum olmadığını kaydetti.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Libya ziyareti sonrası ayağının tozuyla geldiği Konya’da AK Parti İl Koordinasyon Kurulu toplantısına katıldı.
Bakan Davutoğlu, daha sonra füze kalkanı radar sistemi, Türkiye-İsrail ilişkileri, Arap ülkelerine yönelik ziyaretler ve gündemdeki bazı önemli konularda değerlendirmelerde bulundu.
Davutoğlu, NATO şemsiyesi altında Türkiye'ye yerleştirilecek olan sistemin, füze sistemi olmadığının altını çizdi. Türkiye’ye radar sisteminin kurulduğu bilgisini veren Davutoğlu, Wall Street Journal’de yayınlanan ve ABD'li bir yetkiliye dayandırılan habere tepki gösterdi.
Bakan Davutoğlu, “Bu yetkili kim? Ne söylemiş, niçin söylemiş? Hangi kontekstte söylemiş belli değil. Öylesine dinamik bir uluslararası konjonktürde yaşıyoruz ki, ortalığı bulandırmak isteyen çok yetkili çıkıyor. Dolayısıyla bir kere kamuoyumuzun bu tür kendisinden menkul yetkililere dayandırılan haberlere itibar etmemesini hususiyetle rica ediyorum.'' dedi.
Üst düzey yetkililere dayandırılan haberlerin geçmişte Türkiye’de fırtınalar koparttığını anımsatan Bakan Davutoğlu, tepkisini şöyle sürdürdü: “Bunları söyleyecek olan kişilerin karşımıza çıkıp söylemesi lazım. Kim olduğunu ilan etmesi lazım. Bizim Amerika'da muhatap olarak gördüklerimiz bellidir. Onlar da bizim bu konuya bakışımızı bilirler. Türkiye’deki radar yerleştirilmesidir. Füze sistemi değildir. Bu radar sistemi NATO zirvesinde ele alınan bir NATO projesidir. Türkiye'nin de içinde olduğu ve Türkiye'nin ulusal güvenliğini de temin edecek bir projedir.”
İSRAİL’E NATO ÜYESİ GÖNDERMESİ
Bakan Ahmet Davutoğlu, füze kalkanı radar sisteminin NATO üyelerini korumaya yönelik olduğunun altını çizdiği konuşmasında isim vermeden İsrail’e göndermede bulundu.
“Biz NATO'da oldukça da böyle bir imkânın nasıl kullanılacağına biz karar veririz.” açıklamasında bulunan Davutoğlu, “Zaten Türkiye'nin bu konudaki öncelikleri bellidir. Biz Lizbon Zirvesi'nde bu prensipleri söyledik. Bu prensiplerin hepsi de yerine getirildiği için Türkiye'nin bütünüyle korunma altına alınmasını istedik. Yine bu sisteme TSK ve yetkililerinin içinde bulunması gerektiğini, o sistemin Türk egemenliğinin alanı içinde olmasını ve NATO'da en üst düzeyde bir Türk generalin bu sistemle ilgili görev yapmasını talep ettik. Bu şartlar kabul edildiği için bu görüşülmüştür. Manipülatif yorumlara hiçbir şekilde itibar edilmemelidir.” diye konuştu.
"TÜRKİYE-İSRAİL İLİŞKİLERİNDE ARABULUCULUK GEREKTİREN BİR DURUM YOK"
ABD Başkanı Barack Obama'nın Türk ve İsrailli yetkililerle görüşmek istemesiyle ilgili bir soruyu da yanıtlayan Davutoğlu, Türkiye’nin taleplerinin belli olduğunu yineledi.
Obama ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın New York'ta görüşeceğini aktaran Davutoğlu, açıklamalarını şöyle devam ettirdi: “Sayın Başbakanımız ile Sayın Obama arasında gerektiğinde Sayın Cumhurbaşkanımız ile Sayın Obama arasında görüşmeler yapılmaktadır. Ortada ara yol bulunmasını gerektiren bir durum yoktur. Türkiye'nin talepleri bellidir. Bu talepler yerine getirildiği zaman atılacak adımlar bellidir. Taleplerimiz yerine getirilmediği zaman atılacak adımlar da bellidir. Kimse bizim ciddiyetimizi sınamaya kalkmamalıdır. Tabii Sayın Obama ile başka konular konuşulacağı gibi Türkiye İsrail ilişkileri konuşulur ama Türkiye'nin bu konudaki ilkesel tutumunu belki de en yakından bilenler ABD muhataplarımızdır.''
"GÜNEY KIBRIS’IN YAPTIĞI PROVAKASYONDUR"
Bir gazetecinin Kıbrıs Rum yönetiminin Akdeniz'de doğalgaz ve petrol arama faaliyetleriyle ilgili olarak yönelttiği bir soruya Ahmet Davutoğlu şöyle cevap verdi: “Avrupa Birliği Dışişleri Bakanlığı toplantısında bazı şeyleri çok net olarak söyledik. Kıbrıs'ta yoğun müzakereler sürerken, Kıbrıs Rum Yönetimi'nin tek taraflı olarak Kıbrıs karasularında, münhasır ekonomik bölgesinde araştırma yapmaya kalkmasının her şeyden önce başlı başına bir provokasyondur. Türkiye'nin bu konuda uluslararası hukuktan doğan Kıbrıslı Türklerin haklarını koruma konusunda bir garantörlük statüsü var. Kıbrıs Türklerinin bu anlamda Kıbrıs'ın ekonomik, bilhassa ekonomik haklarından feragat etmesini kimse bekleyemez. Bu konuda bir eylem planı hazırladık. Bunun da ilk açıklamasını da yaptık. Eğer bu emrivaki devam ederse bizim de atacak adımlarımız var.''
İNTERNETE DÜŞEN SES KAYDI KONUSU
PKK -MİT ses kaydı iddiasını da değerlendiren Davutoğlu, istihbarat teşkilatlarının görevlerini hatırlattı. MİT Müsteşarı'nın kendisine verilen görevi hakkıyla her alanda yerine getirdiğini dile getiren Davutoğlu, Türkiye'nin PKK belasından kurtulması için her türlü hükümetin ve devletin kararlılıkla çalıştığının altını çizdi.
SURİYELİ MUHALİF SUBAY
Suriyeli Yarbay Hüseyin Harmuş'un teröristlerle değiştirildiği yönündeki iddiaları da değerlendiren Dışişleri Bakanı, Türk geleneklerinin aman dileyen kimselerle ilgili pazarlık konusu yapmaya izin vermediğini hatırlattı. Türkiye'deki kampa gelen Harmuş'un bir süre sonra kendi isteğiyle ayrıldığı bilgisini veren Davutoğlu, "Harmuş'un herhangi bir pazarlık karşılığında iade edildiği iddiası kesinlikle yanlıştır. Bizim geleneklerimiz, aman dileyen kim olursa olsun neyin karşılığı olursa olsun bir pazarlık konusu yapmaya izin vermez." şeklinde konuştu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz