Önceki günlerde basında TFF Başkanı Yıldırım Demirören'in bir sohbet sırasında, "Ben olsaydım Fenerbahçe Devler Ligi'ne giderdi" şeklindeki sözleri yayınlandı. Bu sözlere Trabzonspor sert tepki gösterirken, Demirören federasyonun resmi sitesinden bu sözleri söylediğini yalanladı, federasyon başkanının bu açıklaması Trabzonspor internet sitesinde de yer aldı. Ancak bu yalanlamaya rağmen Trabzonspor Genel Sekreteri Hasan Yener'in çok sert bir çıkış daha geldi. Demirören'in o sözleri söylediğine inandığını belirten Yener, şöyle konuştu:
"Bu söylemlerin bir sohbet anında yapıldığını tahmin ediyorum. Ama her ne kadar federasyon sitesinde yalanlansa bile bu söylemlerin bir kısmının yapıldığı düşüncesindeyim. Yanılabilirim de ama şu anki düşüncem bu. Türkiye'de bazı şeyleri söylerken konumunuza bakacaksınız. Hukuk devletinde yaşıyorsak geçerli olanın hukuk kuralları olması lazım. Kişilerin, 'ben olsaydım böyle olurdu şöyle olurdu' deme hakları yok. Demokratik ülkelerde bu tarz düşünceler son derece ilkel düşünceler. Demokratik ülkelerde geçerli olan hukuk kurallarıdır, kurumların koymuş olduğu kurallar, prensipler ve yasalardır. Bunun dışındaki söylemleri ben son derece yanlış buluyorum. Umarım söylenmemiş olsun."
Bu ülkede hakem kolay yetişmiyor
Türk futbolunun geri gittiğini ve hem medyanın hem de futbolun içinde olan kişilerin bu geri gidişi körüklediğini vurgulayan Yener, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Caner sahadan atılan ilk oyuncu değil. Hakeme hakaret eden futbolcunun atılması olayında eleştirilecek olan futbolcudur. Hakem olmamalı. Caner'in yaptığı bu yanlışı medya kuruluşları, TV programlarında yorum yapanlar eleştirecekken, maalesef zor hakem yetişen bir ülkede elit seviyeye gelmiş bir hakemimizi eleştiriyorlar. Bunun son derece yanlış olduğunu düşünüyorum. Bursa maçında son dakika attığımız nizami gol verilmedi, puanımız gitti. Diğer maçlarda puan kayıplarımız oldu. Ama Türk futbolunun geleceği açısından hep susmayı ve bu kurumlara güvenmeyi tercih ettik. Bundan sonraki tavrımız da bu olacak. Ama bazı kişiler de kendi başarısızlıklarını, başka kanallara yönlendirmemeli, kendilerini camiada önemli kılma adına yaptıkları yanlışları sürdürmemeli. Medyayı da, görsel basındaki yorumları da son derece yanlış buluyorum. Artık olay o boyuta geldi ki sahadaki davranışlardan veya sahada yapılan yanlışlardan çok işe eşler, çocuklar girmeye başladı. İş aile boyutuna getirilmeye başlandı. Bu son derece yanlış bir tutum. Ülkede kolay hakem yetişmiyor. Bunlara hep beraber sahip çıkacağız."
Bu memlekette hukuk varsa
Aykut Kocaman'ın şike sürecinde yapılanlarla son olayları örtüştürmesini de son derece yanlış bulduğunun altını çizen Hasan Yener, şunları söyledi:
"Şike sürecinin bir tek mağduru var. Bu da Trabzonspor kulübüdür. Fenerbahçe kulübünün çıkıp özür dileyeceği yerde bu işin mağduru gibi görünmesi veya kendini böyle göstermesi son derece yanlış. Daha önce söyledim yine söylüyorum. 2010 - 2011 kupası şu anda hak ettiği müzede değil, hiç hak etmeyen bir başka takımın müzesinde duruyor. Ama memlekette hukuk varsa bu kupa mutlaka Trabzonspor müzesine gelecektir."
Bizim yapamadığımızı UEFA yapsın
Kulüp olarak taraftarların 24 Kasım'da UEFA merkezi önünde yapacakları eylemi desteklediklerini de vurgulayan Yener, şöyle konuştu:
"Taraftarlarımızın Trabzonspor'un hak ettiği bu kupanın gelmesi adına son derece hassas eylemleri oluyor. Türkiye içinde de yapıldı, yurt dışında da yapılıyor. Avrupa'da en çok taraftarı olan takımlardan biriyiz. Bu eyleme de biz de kulüp olarak destek veriyor, onları kutluyoruz. Umuyorum herkes İsviçre'deki eylemde yerini alacak ve Trabzonspor'un hakkını UEFA'ya daha iyi duyuracaktır. Biz istiyoruz ki, UEFA disiplin kurulu bir an önce bu kararını versin ve Türkiye'de futboldaki yanlışlar bu şekilde düzelsin. UEFA bizim yapamadığımızı yapsın istiyoruz."
Yener, 3 hafta art arda pazartesi günü maç oynamalarını da eleştirerek, "Pazartesi günleri seyircinin maça çok rağbet edemeyeceği gündür. Trabzonspor'un 3 hafta üst üste oynaması manidar. Herhalde bu planlamayı yapanlar bunu gözden geçireceklerdir. Bu yanlıştan döneceklerdir diye düşünüyorum. Bu tarz düzenlemeleri yapan kişilerin daha da adil olmasını bekliyorum" dedi.